TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#BASİFED

BASİFED haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, BASİFED haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Başkan Kasalı’dan 100. Yıl mesajı Haber

Başkan Kasalı’dan 100. Yıl mesajı

BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kasalı, Cumhuriyet’in kuruluşunun 100. yılı için bir mesaj yayımladı. Başkan Kasalı mesajında şunları söyledi: “Kurtuluş ve kuruluşun kadim kenti İzmir’den Cumhuriyetimizin 100. Yılını selamlamanın onurunu yaşıyoruz. Yoksulların zaferiyle taçlanan, Milli Mücadele’nin bittiği, farklı bir ifadeyle kuruluşun tüm ülkeye ve dünyaya haykırıldığı İzmir… Savaşın duman ve külleri hâlâ İzmir körfezinin ufkunu kaplarken, 2 Şubat 1923 günü, Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın çağrısıyla toplanan Kadınlar Kongresi’nin kenti İzmir… 17 Şubat – 4 Mart 1923’te genç iktisat vekili Mahmut Esat (Bozkurt) Bey’in önerisi, Gazi Paşa’nın olurları ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) desteğiyle toplanan Türkiye İktisat Kongresi’nin kenti İzmir… XX. Yüzyılın başında, kendi köyünden öteyi vatan bilmeyen 13.5 milyon yoksul köylüler ülkesindeki tüm üretici ve yaratıcı güçleri, yani tüccarları, çiftçileri, sanayicileri, işçileri bir araya toplayan ve kurulacak olan devlet ve onun yönetim şekli Cumhuriyet için yeni bir ‘modus vivendi’nin oluşumundaki temel harç olan 302 adet Kongre kararının İktisad Esaslarımız başlığıyla kitaplaştırıldığı kent İzmir… İzmir’deki Türkiye İktisat Kongresi’nin 302 adet kararın hülasası, Gazi Mustafa Kemal tarafından, 8 Nisan 1923’te, TBMM’ne, Dokuz Umde Bildirisi olarak takdim edilmiş ve bu bildiri kurulacak devletin ve ilan edilecek Cumhuriyetin kurucu iradesinin partileşmiş hali olan Halk Fırkası’nın ilk programı olacaktır / olmuştur. Bizler, Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu BASİFED olarak yukarıda özetlediğimiz, kurulacak Cumhuriyetin esaslarının İzmir’de kararlaştırıldığının bilinci ile bu kadim kentin bir kurumu ve toplumsal / tarihsel mirasın takipçisi olarak, Cumhuriyetimizin 100. Yılını büyük bir saygı ve derin bir minnetle kutluyoruz. Bilindiği üzere Cumhuriyet, Osmanlı İmparatorluğu’nun fetih ve fütuhata dayalı özgüven mirasını geride bırakarak, üretime dayalı özgüvenin bu toprakların çocuklarına / yurttaşlarına yaygınlaştırılması için büyük bir toplumsal dönüşüm başlatmış ve bunu on beş yıl gibi kısa bir sürede başarmıştır. Bu büyük toplumsal dönüşümün taşıyıcı kolonu, stratejik bir tercihle sanayileşme olarak seçilmiş ve Anadolu coğrafyasındaki kurtuluş mücadelesinin çoban ateşi yerleşimler, fabrika bacalarının aydınlattığı bahtı değişen şehirlere dönüşmüştür. Kuvayı Milliye’nin komuta karargâhı, bozkırın Ankara’sının, Cumhuriyetin kalbi, devrimin başkentine dönüşümünde kadim kent İzmir ve İzmirliler hep Ankara’nın, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve Cumhuriyet kadrolarının yanında olmuş ve yol göstericiliğini kılavuz bilmiştir. Kuruluş döneminin ilk altıncı yılını tamamlarken Cumhuriyet, ABD’nde başlayan kapitalizmin büyük krizi, yani 1929 Dünya İktisadi Buhranı’nın etkilerini erkenden fark ederek bu krizi fırsata çeviren birkaç ülkeden biri olmuştur. Dünya İktisadi Buhranı derinleşirken Cumhuriyet Yönetimi, 22 – 23 Nisan 1930’da, Ankara’da, bu ülkenin ilk Sanayi Kongresi’ni düzenleyerek sanayileşme stratejisini ve yol gösterici yatırım planlamasının sektörel önceliklerini belirlemenin ilk adımını atmışlardır. İşte bu Kongre’ye kadim kent İzmir, İzmir Sanayiciler Birliği’nin 20 maddelik önerilerini kapsayan bir teknik raporla katılmıştır. “Türkiye Sanayileşmek Mecburiyetindedir” şiarını her fırsatta gündemde tutan Cumhuriyet yönetimine o dönemde destek olan İzmirli Sanayici ve İş İnsanlarının takipçisi BASİFED birinci yüzyılın tarihinin aynı zamanda halkın gelişme ve kendini dönüştürme destanı olduğunun farkındadır. BASİFED, Atatürk’ün manevi miras olarak bıraktığını ifade ettiği “akıl ve bilim” i düstur kabul ederek Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında da gayretlerini artırarak sürdürmeyi Cumhuriyetimize bir borç ve ödev olarak görmektedir.” BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Tunç Soyer: Körfez’i 29 Ekimde izleyin

Tunç Soyer BASİFED toplantısında konuştu Haber

Tunç Soyer BASİFED toplantısında konuştu

BASİFED’in toplantısına katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, derinleşen ekonomik krize dikkat çekerek “Ülke yangın yeri ise ortak aklı inşa etmekten başka çaremiz yok” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yazdığı mektuba da değinen Başkan Soyer, “İzmir hakkı alınan bir şehir. İzmir yıllardır hazineye 40 verip, 1 alan şehir. İzmirlinin cezalandırmasına razı değiliz” diye konuştu. "TÜRK MİLLETİ DİLERİM LOZALIN'IN ÖNEMİNİ BİR GÜN ANLAR" İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu’nun (BASİFED) Portekiz Sinagogu’nda düzenlenen toplantısına katıldı. Toplantıda konuşan Başkan Tunç Soyer, Lozan Antlaşması’nın 100. yılına değinerek, “Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan önce imzalanan barış antlaşması. Ama bu barış antlaşması aynı zamanda Türkiye’nin tam bağımsızlığının tescil edildiği bir barış antlaşması. Bu hepimiz için doğuş belgesi. Cumhuriyet ne kadar bizim hayatımızda önemli ise Lozan da bir o kadar önemli. Çünkü Lozan Antlaşması olmadan Cumhuriyet olamazdı. Lozan, 1950 yılına kadar ‘Lozan Bayramı’ diye kutlanmış. 1950’den itibaren iktidar değişince, İnönü’ye fayda sağlar diye o günkü iktidar bunu kutlamaktan vazgeçmiş. Yani siyasete alet edilmiş. Biz İzmir olarak Lozan’ı her yıl bayram olarak kutlayacağız. Dilerim ki Türk milleti de Lozan’ın önemini bir gün İzmir kadar anlar. Milletçe bir milli bayram olarak kutlamaya devam ederiz” dedi. Anadolu’nun işgali sırasında Sivas, Erzurum, Amasya kongresi yapıldığını da hatırlatan Başkan Tunç Soyer, bunların her birinin aslında halk meclisi olduğunu ifade ederek, “Bu meclislerde ortak akıl inşa edilmeye çalışılmış. Ülke yangın yeri ise ortak aklı inşa etmekten başka çaremiz yok. Birbirimize el vermekten, birbirimize omuz vermekten, birbirimizi duyup dinlemekten ve dertlerimize derman aramaktan başka çaremiz yok. Bu toplantıları hep o meclislere benzetiyorum. Buna ihtiyaç var. Bizim birbirimizi duyup dinlemeye ihtiyacımız var” dedi. "VERGİLERDEN ALDIĞIMIZ PAY DÜŞTÜ" Toplantıda ekonomik krizin boyutuna “Ülke yangın yeri” sözleri ile vurgu yapan Soyer, “Seçimden sonra inanılmaz zamlar geldi. Yeni zamların kapıda olduğunu biliyoruz. Hayat pahalılığı yaşıyoruz. Herkesin mutfağında yangın var. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin de mutfağında yangın var. Bizim bundan etkilenmememiz mümkün değil. Bizi doğrudan etkileyen sebepler de var. Mart ayı içerisinde çıkan bir genelge ile deprem bölgesinden toplanan vergilerin ertelenmesine karar verildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak her ay Maliye’de toplanan vergilerden aldığımız pay yaklaşık yüzde 30 oranında düştü” dedi. "BORCUMUZU AŞAĞI İNDİRDİK" Göreve geldiğinde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 649 milyon avro dış borcunun bulunduğunu ifade eden Başkan Tunç Soyer, şunları söyledi: “Görevde olduğum 4 buçuk yılda borcu 550 milyon avroya indirdik. Yüzde 14 oranında dış borcumuzu aşağı indirdik. Ama borcumuz dörde katlandı. Yeni kaynak yaratmaya çalışıyoruz. Çok daha tasarruflu olmaya çalışıyoruz. Ama durum bizimle bitmiyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin hizmet aldığı tüm firmalar da aynı yangından payını alıyor.” RECEP TAYYİP ERDOĞAN'A MEKTUP YAZDI Seçimden sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a mektup yazdığını anımsatan Başkan Soyer, “Sayfalarca yazdığım mektupta İzmir ile ilgili bugüne kadar yapılmayanları, bekletilen kararları, onay imzalarını hatırlattım. Bunun takipçisi olmamız lazım. Lozan’ı siyasete alet edip bu millete unutturmaya çalışan siyasi iktidarlar görmüşse bu millet, CHP’li olduğu için İzmir’i cezalandıran siyasi iktidarla da karşılaşabiliyor.  Bunu hiçbir İzmirli hak etmiyor. Varsa bana keseceği ceza bana kessin. Ama beni cezalandırmak için İzmirliyi cezalandırmasına razı değiliz. Bunu kabul etmediğimi net şekilde ifade ettim. Bundan sonra sizin de bu sese ortak olmanızı dilerim. İzmir’in hakkını talep etmenizi dilerim. İzmir hakkı alınan bir şehir. İzmir yıllardır hazineye 40 verip, 1 yatırım alan şehir. 95 milyar lira vergi ödüyorsa 2 buçuk milyarlık yatırım alıyor. Bu yıllardır böyle. İzmir bunu hak etmiyor. İzmirli devletine, vergi borcuna sadık. Ama 40 veriyor, 1 alıyor” diye konuştu. "BİZ BAŞIMIZIN ÇARESİNE BAKACAĞIZ" Tüm bu olumsuz tabloya rağmen uluslararası derecelendirme kuruluşlarının İzmir’in bilançoları ile ilgili yaptıkları değerlendirmenin bu yıl da değişmediğini belirten Başkan Soyer, “AAA ile yine güvenilir, yatırım yapılabilir bir kent belediyesiyiz. O nedenle yurt dışı kaynaklarını zorluyoruz. 2 ay önce Fransız Kalkınma Ajansı’nın başkanı ve diğer yöneticileri ile toplantı yaptık. 300 milyon avroluk protokol imzaladık. Bu İzmir’in altyapı yatırımları ile ilgili. Hem arıtma tesisleri, hem elektrikli otobüsler hem de elektrikli feribot alımları ile ilgili… Biz başımızın çaresine bakacağız. Bu koşullar bize geri adım attırmayacak. Sadece şu an yaşadığımız sıkıntıları aşmakta zorlanıyoruz ama biliyoruz ki bunları aşacağız” diye konuştu. "320 AMATÖR SPOR KULÜBÜNÜN TAKIMINA DETSEK OLUYORUZ" Başkan Soyer, kentte bulunan spor kulüplerine destek verdiklerini, bu sayede birçok çocuğun uyuşturucuyla tanışmasını engellediklerini söyledi. Soyer, sözlerini şöyle tamamladı: “İzmir’in çınarları, 100 yıllık kurumları var. Göztepe, Karşıyaka, Altınordu… Her biri 100 yıllık çınarlar. Bu çok sağlam bir kök. Bunun üzerine yapılabilecek çok şey var. İzmir’de bulunan 320 amatör spor kulübünün tamamına destek oluyoruz. Aynı sanatta olduğu gibi sporu da sadece yapanların tükettiği, birilerinin seyrettiği alanlar olmaktan çıkarmak istiyoruz. Sporcu yetiştiren bir şehir olmak istiyoruz. O nedenle 326 kulübün tamamına malzeme ve maddi yardım gibi birçok konuda destek oluyoruz. Buna devam edeceğiz. Yaptığımız hizmetin boşa gitmediğini görüyoruz. Karşılığını aldığımızı gördük. Uyuşturucu kullanımının küçük yaşlara kadar düştüğü mahallelerde çocukların bundan vazgeçtiklerini gördük. Özellikle ihtiyaç sahibi daha arka sıradaki mahallerde bulunan çocukların spor imkanlarıyla buluşmasını desteklemeye devam edeceğiz. İzmir’in spor tabanına güveniyoruz. Büyütmeye kararlıyız.” HABER MERKEZİ

Dijital Gelecek Zirvesi yapıldı Haber

Dijital Gelecek Zirvesi yapıldı

AYSELİN UZUN Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu’nun (BASİFED) düzenlediği “Dijital Gelecek Zirvesi” Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde Alphan Manas’ın açılış konuşmasıyla başladı. Zirvede dijital gelecek tüm yönleriyle masaya yatırıldı. Açılışta konuşan BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kasalı, teknolojilerin fayda ve risklerini göz önüne alarak, hayatımıza entegre etmenin öneminin bilincinde ve bu bilinci yaymaya kararlı olduklarını söyledi. 20 MİLYON BİLİŞİMCİ YETİŞTİRİLMESİ HEDEFLENİYOR Yenilikçi teknolojiler, yeni endüstriler ve ürünler oluşturarak dünyanın en büyük 10 ekonomisine girebilmenin mümkün olduğunu söyleyen Mehmet Ali Kasalı, “İyi eğitimli ve nitelikli bir iş gücü ile bu alana gerekli yatırımları yapmak ve bu alandaki çalışmaları sürekli ve kalıcı ulusal politikalar ile desteklemek gerekiyor. Örneğin, Avrupa Birliği Komisyonu’nun, 2030 yılı dijital hedeflerini içeren ‘2030 Dijital Pusula’ başlıklı çalışmasına göre; AB çapında bilişim ve iletişim teknolojileri alanında, 20 milyon bilişimci yetiştirilmesi hedefleniyor. Son dönemlerde, dünyadaki bilişim ve yazılım teknolojilerinde koyarak ilerleme zorunluluğu ortaya çıktı” diye konuştu. Günümüz ve gelecekteki teknolojik gelişmeleri ele alarak, insan yaşamını kökten değiştirecek teknolojileri tartışmanın önemine dikkat çeken Kasalı, “Yapay zekâ, arttırılmış gerçeklik, sanal gerçeklik gibi yeni teknolojilerin nasıl gelişeceği, insan hayatına nasıl etki edeceği konularını masaya yatırıyoruz ve tüm bu teknolojilerin gelecekteki gelişimleri ile kullanım alanlarını tartışıyoruz. Bu teknolojilerin fayda ve risklerini göz önüne alarak, hayatımıza entegre etmenin öneminin bilincinde ve bu bilinci yaymaya kararlıyız” dedi. HAYIRSEVERLİK PROGRAMI DEĞİLDİR Kadının güçlenmesi için toplumsal olarak aynı dili konuşmak ve ortaklaşmak gerektiğini vurgulayan BASİFED Yönetim Kurulu Üyesi ve İzmir İş Kadınları Derneği (İZİKAD) Başkanı Betül Sezgin, “İZİKAD olarak yaptığımız kız çocukları okulları yönetiyor projesinde kız erkek dayanışmasını çok net ve başarılı bir şekilde gördük. Sadece okullarda ve evlerde değil kurumlarda da toplumsal cinsiyet eşitliği çok önemli. Kadınların üst düzey yönetimlerde yer alması sadece kadınlar için değil şirketlerimiz için de bir kalkınma modeli. Toplumsal cinsiyet eşitliği dediğimiz şey, zihinsel bir dönüşümdür, hayırseverlik programı değildir” şeklide açıklamalarda bulundu. “TEKNOLOJİYLE İLGİLİ, DAHA ÇOK ETKİNLİK YAPMALIYIZ” İnternet ilk ortaya çıktı yıllarda interneti öğrenenlerin o yıllarda dünyayı yönettiği gibi, bugün de yapay zekâyı öğrenen ve uygulayanın da dünyayı yöneteceğini vurgulayan BASİFED Girişimcilik Komisyonu Başkanı Özden Erten, “Yapay zekânın insanların öğrenme şekillerini, seyahat etme şekillerini, sağlık hizmetlerini ve birbirleriyle iletişimlerini, kısaca tüm yaşam biçimimizi değiştireceği öngörülüyor. Yapay zekâ trenini kaçırmamamız için hepimize büyük sorumluluklar düşüyor. Tüm Türkiye’de teknolojiyle ilgili, daha çok insana ulaşabilen etkinlikler yapmalıyız. Her yaştan insana hitap eden, farklı alanlarda bilim, teknoloji ve sanat müzeleri açıp, çocuklarımızın anaokulundan itibaren bu konularla iç içe olmasını sağlamalıyız. İzmir’de bu konuda öncü olalım, tüm paydaşlar birleşerek toplumdaki okuryazarlığı artırmakla işe başlayıp, dijital yol haritası oluşturarak dijital geleceği birlikte yaratalım” sözlerini etti. “RİSK ALIP, MAYINA BASMAMIZ GEREKİYOR” Zirveye Onur Konuğu olarak katılan İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rektörü Prof.Dr. Yusuf Baran ise “Kilogram başına daha kıymetli ürünlerden ziyade artık fikirler en kıymetlisi oldu. Günde milyonlarca insanın zaman geçirdiği metaverse dünyalar var. Tarihi kitaplardan öğreniyorduk, şimdi bir gözlükle dünyanın içerisine girerek öğreniyoruz. Bir ülkenin en büyük sermayesi beşeri sermayesidir. Bunun farkında olan ülkeler dünyanın bütün beyinlerinin kendine göç etmesini sağlamışlar. Yapmamız gereken tek şey, risk almak, mayına basmak” dedi.

İzmir İş Dünyası’ndan 23 Nisan kutlaması Haber

İzmir İş Dünyası’ndan 23 Nisan kutlaması

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ü saygı, minnet ve sevgiyle anan STK Başkanları, çocuklara armağan edilen bu bayramın anlamına işaret ederek geleceğe umutla bakmaya ve Türkiye Cumhuriyeti’ni yüceltmek için çalışmaya devam edeceklerini söylediler.   BASİFED YÖNETİM KURULU BAŞKANI MEHMET ALİ KASALI: ÇOCUKLAR AYDINLIK YARINLARA ÖNCÜLÜK EDECEKLER”  Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin atıldığı ve millet egemenliğinin ilan edildiği 23 Nisan 1920 tarihimizin dönüm noktalarından biridir. Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde bağımsızlığını kazanan Türkiye, 103 yılda her alanda büyük kazanımlar elde etmiş, gerçekleştirdiği atılımlarla büyük başarılarla ulaşmıştır. Çocuklarımızın yurt sevgisine ve çalışkanlığına olan güçlü inancıyla TBMM’nin açıldığı bu günü çocuklara armağan eden Atatürk, geleceği öngörebilen nadir liderlerden biridir. Evlatlarımızın önemli sorumluluklar üstlenerek ülkemizin aydınlık yarınlara ulaşmasına öncülük edeceklerine yürekten inanıyorum. Bu duygularla Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü Kurtuluş Savaşı Kahramanlarını bize bu vatanı armağan eden tüm şehit ve gazilerimizi bir kez daha rahmet, şükran ve minnetle anıyorum. GİFED YÖNETİM KURULU BAŞKANI HURİYE SERTER: “ÇOCUKLAR GELECEĞİMİZİN TEMİNATIDIR” İstiklal Harbimizin karargâhı aynı zamanda bağımsızlığımızın sembolü olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 103. Yıldönümünü kutlamanın sevincini, heyecanını ve coşkusunu yaşıyoruz. 23 Nisan 1920 sadece TBMM'nin açılış tarihi değil, vatanımızın dört bir tarafının işgal edildiği, milletimizin yok olmanın eşiğine geldiği hayati bir dönemde, Türk Milletinin yeniden dirilişinin, şahlanışının timsali, aynı zamanda millet egemenliğine dayanan demokrasinin ve Cumhuriyet'in temellerinin atıldığı gündür.  “Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir” şiarıyla Kurtuluş Savaşını başlatan aziz milletimiz, tüm imkansızlıklara rağmen, ayağına pranga vurulmasına izin vermemiş, o çetin mücadeleyi zaferle neticelendirmiştir.  Gazi Mustafa Kemal’in 23 Nisan’ı “Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” olarak çocuklara hediye etmesi, şanlı bir maziye sahip milletimizin mirasçısı çocuklarımızın, geleceğe güvenle bakabilmemizin en güçlü teminatı olmasındandır.  Çocuklarımıza düşen görev, bilime ve gelişen teknolojilere açık, okuyan, sorgulayan, araştıran ve bunlarla birlikte düşünen ve düşündüklerini düzgün bir şekilde ifade edebilen, dürüst, çalışkan ve başarılı fertler olmaktır.  Bu dileklerle; Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve Kurtuluş Savaşı’nın tüm kahramanlarını rahmet, minnet ve şükranla anıyor, tüm çocuklarımızın, tüm dünya çocuklarının bu müstesna bayramını gönülden tebrik ediyorum. İZSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HASAN KÜÇÜKKURT: “CUMHURİYETİN TEMELİNİN ATILDIĞI GÜN” Bu özel günde, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılışının 103. yıldönümünü ve Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutlarken, tarihimizin önemli bir dönüm noktasını anıyoruz. 23 Nisan 1920, milletimizin egemenlik hakkını resmen ilan ettiği, demokrasinin ve Cumhuriyetin temel taşlarının atıldığı bir gündür. Bugün, aynı zamanda çocuklarımızın bayramıdır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün "Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz” sözleriyle çocuklara verdiği önemi ve gelecek kuşaklara olan umudu işaret etmiştir. Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza, sevgi, saygı ve eşitlik değerlerini aşılayarak, onları çağdaş ve ileri bir Türkiye için hazırlamak en büyük sorumluluğumuzdur. Onların eğitimine ve refahına verdiğimiz önem, ülkemizin geleceğine yatırım yapmaktır. Bu anlamlı günde, sevgi, kardeşlik ve hoşgörü duygularıyla dolu bir bayram coşkusu içinde olmamız dileğiyle, tüm çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı en içten dileklerimizle kutluyoruz. İZİKAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI BETÜL SEZGİN: “23 NİSAN EGEMENLİĞİN HALKA VERİLDİĞİ GÜNDÜR” 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Türkiye Cumhuriyeti için bir dönüm noktasıdır. Bu tarih, Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerinin atıldığı, demokrasinin ve egemenliğin halka ait olduğunun ilan edildiği anlamlı bir gündür. 23 Nisan aynı zamanda çocuklarımıza armağan edilmiş bir bayramdır. Atatürk, çocuklara olan güvenini vurgulamış ve onlara geleceğin liderleri olarak güçlü bir inançla bakmıştır. Çocuklarımız, ülkemizin geleceğidir ve onlara en iyi eğitimi sağlayarak, onların potansiyellerini ortaya çıkarmak ve onları milli değerlere sahip çıkan bireyler olarak yetiştirmek, hepimizin ortak görevidir. Bu anlamlı günde, tarihimizin kahramanları olan şehitlerimizi ve gazilerimizi bir kez daha rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz. Onların vatan için gösterdikleri fedakarlıklar, Türk milletinin bağımsızlık ve güvenliği için gösterdikleri azim ve cesaret her zaman hatırlanacaktır. Bugün aynı zamanda, Türkiye Cumhuriyeti'nin kazanımlarını kutlama ve daha da ileriye taşıma fırsatıdır. Özellikle biz kadınlar Türkiye Cumhuriyeti’ne çok şey borçluyuz. Birlik ve beraberlik içinde, demokratik değerlere ve laikliğe sahip çıkarak, Türkiye'nin daha güçlü, daha müreffeh ve daha adil bir gelecek inşa etme kararlılığını taşıyoruz. Bu vesileyle 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı bir kez daha kutluyorum. EGİKAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI ŞAHİKA AŞKINER: “TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN AYAK SESLERİ DÜNYAYA DUYURULDU” 23 Nisan 1920 halk iradesini temsil eden Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açıldığı gündür. Cumhuriyetimizin en önemli yapı taşı olan “Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir” sözünün vücut bulduğu TBMM, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde çok zor şartlarda, büyük özveri ve emekle oluşturulmuştur. Milli mücadele şartlarında dahi hedeflediği demokratik cumhuriyet yolunda yürümekten vazgeçmeyen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, o şartlar altında TBMM’yi toplayarak Türkiye Cumhuriyeti’nin ayak seslerini tüm dünyaya duyurmuştur. Bu kutlu günü tüm dünya çocuklarına armağan eden Atatürk, bu anlamda dünya çocuklarına bayram hediye eden ilk ve tek önder olarak dünya sahnesinde bir kez daha yer edinmiştir. Çocuklarımıza özgür, bağımsız, laik ve demokratik bir cumhuriyet bırakmak, onlara cumhuriyetimizin faziletlerini öğretmek, göstermek ve hatırlatmak da hepimizin görevidir. Bu ülkeyi ve TBMM’ni bizlere emanet eden  başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, rahmet  ve minnetle anıyorum. Bu duygu ve düşüncelerimle tüm ulusumuzun ve çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı en içten dileklerimle kutluyorum. İZMİR YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI BAŞKANI YAŞAR ZENGİN: “ATATÜRK ÇOCUKLARA BAYRAM ARMAĞAN EDEN TEK LİDER” Egemenliğin kayıtsız ve şartsız olarak millete devredildiği, bağımsızlığımızın ve milli iradenin hâkimiyetinin tüm dünyaya ilan edildiği Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşunun 103’inci yıl dönümünü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı büyük bir gurur ve sevinçle kutluyoruz. Dünyada çocuklarına bayram armağan eden ve bu bayramı bütün dünya ile paylaşan ilk ve tek ülke olduğumuzu ifade ederek yarınlarımızın teminatı olan çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutluyor, tüm dünya çocuklarına barış ve mutluluk getirmesi temenni ediyorum. Bu vesileyle, 23 Nisan'ı armağan eden Cumhuriyetimizin ve Türkiye Büyük Millet Meclisimizin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi, büyük bir minnet ve şükranla anıyorum. TÜGİAD EGE ŞUBESİ YÖNETİM KURULU BAŞKANI ENGİN KORKMAZ: “23 NİSAN IŞIĞI 103 YILDIR PARLAMAYA DEVAM EDİYOR” Öncelikle 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın tüm ülkemize kutlu ve mutlu olmasını dilerim. 103. yıl önce, 23 Nisan 1920 tarihinde halkın egemenliğinin tesis edilmesi anlamına gelen Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılması vesilesiyle bayram olarak kutlanmaya başlanan bu kutlu gün, tam 103 yıldır Türkiye Cumhuriyeti’nin yönetim şeklini ve halkın iradesinin en net göstergesi olarak parlamaya devam ediyor. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün kurtuluş mücadelesinde yetim ve öksüz kalan yoksul çocuklarından yola çıkarak bu günü tüm dünya çocuklarına armağan etmesi de atamızın gelecek nesillere verdiği önem ve değeri gösteriyor. Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin temelini ve kuruluş felsefesini bünyesinde barındıran, Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir sözü ile dimdik ayakta olan TBMM, hala ilk günkü gibi değerli, önemli ve ağırlıktadır. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı tüm ulusumuza ve çocuklarımıza kutlu olsun. EGOD YÖNETİM KURULU BAŞKANI MEHMET TORUN: “ULUSAL EGEMENLİĞİN TESCİLLENDİĞİ GÜN” Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılış tarihi olan 23 Nisan 1920, asırlardan beri hür ve bağımsız yaşamış ve bağımsızlığı hayatın şartı kabul etmiş olan Türk Milletinin ulusal egemenliğinin tescillendiği gündür. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, dünyadaki ilk ve tek çocuk bayramı olmakla birlikte Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün çocuklara verdiği değerin ve duyduğu güvenin en büyük göstergesidir. Bu duygularla, siz çocuklarımıza armağan edilen ve milli iradenin her şeyin önünde olduğunun ifade edildiği bu anlamlı günde, başta Cumhuriyetimizin ve Türkiye Büyük Millet Meclisimizin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü, kahraman silah arkadaşlarını, şehitlerimizi ve gazilerimizi saygı, rahmet ve minnetle anıyor, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyor, saygılar sunuyorum. EGSD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HAYATİ ERTUĞRUL: “ÇOCUKLARIMIZI İYİ BİREYLER OLARAK YETİŞTİRMELİYİZ” Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışının 103. yıl dönümünü ve Ulusal Egemenlik Çocuk Bayramı’nı büyük bir coşku ve gururla kutladığımız, 23 Nisan 1920 tarihi sadece Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılış tarihini değil, aynı zamanda millet egemenliğine dayanan demokrasinin ve Cumhuriyetin temellerinin atıldığı gündür. Çocuklarımızın ulusal bağımsızlığın teminatı olduğunu her fırsatta dile getiren Gazi Mustafa Kemal Atatürk, dünyanın hiçbir ülkesinde yapılmayanı yaparak, Millet Meclisi’nin açıldığı günü çocuklarımıza bayram olarak armağan etmiştir. Bize düşen görev ise çocuklarımızı bilime ve gelişen teknolojilere açık, okuyan, sorgulayan, araştıran ve bunlarla birlikte düşünen ve düşündüklerini düzgün bir şekilde ifade edebilen, dürüst, çalışkan, başarılı, demokrasiye ve insan haklarına saygılı vatan ve milletini seven bireyler olarak yetiştirmektir. Bu vesileyle yarınlarımızın güvencesi, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın ve bütün vatandaşlarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyor, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmet, sevgi ve özlemle anıyorum. KALDER İZMİR ŞUBESİ YÖNETİM KURULU BAŞKANI DR. SENEM KILIÇ: “GÜÇLÜKLERLE BAŞ EDEBİLECEK YETENEKLİ GENÇLER YETİŞTİRMELİYİZ”  Türkiye Büyük Millet Meclisi’mizin açılışının ve "Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir" ilkesi ışığında, milli egemenliğimizin ilan edilişinin 103. yıldönümünü coşku ve heyecanla kutlamanın mutluluğu içerisindeyiz. 23 Nisan 1920, kader ve gönül birliği içerisindeki Türk Milleti’nin istiklal ve istikbal mücadelesi için şaha kalktığı kutlu bir tarihtir. Her yıl dünya çocukları ile birlikte kutlamakta olduğumuz 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dünyada ilk ve tek çocuk bayramıdır. Geleceğimizin güvencesi olan çocuklarımızın, kendi başına karar verebilen, hayatın güçlükleri ile baş edebilecek ölçüde donanımlı ve yetenekli gençler olarak yetiştirilmeleri ortak hedefimizdir. Dileğimiz, tüm dünya çocuklarının sevgi, barış ve huzur içinde, kardeşlik duygularıyla her günü bayram coşkusuyla yaşamalarıdır. Bu duygu ve düşüncelerle, Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, Milli Mücadelede emeği geçen herkesi saygı ve rahmetle anıyor, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını en içten dileklerimle kutluyorum. KESİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI MUTLU CAN GÜNEL: “BİRLİK VE BERABERLİK İÇİNDE KUTLAMANIN MUTLULUĞUNU YAŞIYORUZ”  Bugün; bağımsızlığımızı ve vatanımızın bölünmez bütünlüğünü ifade eden, Türk Milletinin iradesini temsil eden, Milleti’nin kendi geleceğini belirlediği Türkiye Büyük Millet Meclisinin 103. Kuruluş Yıl Dönümü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı milletçe birlik ve beraberlik içerinde kutlamanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz. 23 Nisan 1920, sadece Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılış tarihi değil, aynı zamanda kader birliği yapan aziz milletimizin istiklal ve istikbal mücadelesinde dönüm noktası, milletin egemenliğine dayanan demokrasimizin ve Cumhuriyetimizin temellerinin atıldığı gündür. 23 Nisan 1920, “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” şiarıyla kurulan Meclisimizin, tam bağımsızlık uğruna sarf ettiği azim ve kararlılığını dünyaya ilan ettiği gündür. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bu kutlu günü “Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” olarak egemenliğimizi sonsuza kadar koruyacak olan çocuklarımıza armağan ederek, aziz milletimizin bağımsızlığımız uğruna verdiği kutsal mücadeleyi nesilden nesile unutulmadan aktarılmasına vesile olmuştur. Bu duygu ve düşüncelerle, bize bu güzel vatanı armağan eden tüm şehit ve gazilerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyor, çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyorum. HABER MERKEZİ

Soyer’den kadınlara mesaj: İktisadınıza muhtacız Haber

Soyer’den kadınlara mesaj: İktisadınıza muhtacız

TENZİLE AŞÇI İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, 15-21 Şubat tarihlerinde düzenlenecek İktisat Kongresi kapsamında Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu (BASİFED) iş birliğiyle düzenlenen Kadın ve İktisat Kongresi Toplantısı’nda konuştu. Toplantıya Soyer’in yanı sıra; CHP’li ilçe belediye başkanları, kadın dernekleri ve ekonomi dünyasının önemli isimleri katıldı. Toplantının ana gündeminde kadınların iktisadi alanda önemi yer alırken Soyer, “Kadınlar olmadan yarımız” diye konuştu. “KADINLARA ÖZÜR BORÇLUYUZ” İktisat Kongresi’yle geleceğin Türkiye’sini eşitlikçi bir anlayışla inşa ettiklerini belirten Soyer, “Biz bugün, geleceğin Türkiye’sinin inşasına kadın erkek yan yana başlıyoruz. Kadınlara özür borçluyuz. Bedensel gücümüzü bir şiddet kaynağına dönüştürdüğümüz, kadınlar üzerinde tahakküm kurmaya yeltendiğimiz, onlar adına yargılar ürettiğimiz ve onları temel haklarından mahrum bıraktığımız için. Bu vesileyle forumda talep edilen yüzde 50 erkek kotasını kabul ettiğimizi duyuruyorum. Biliyoruz ki kadınların varlığı olmadan sağlam bir iktisadi yaşam tesis edemeyiz. Giderek derinleşen yoksulluğa, savaşlara, açlığa, iklim krizine asla kalıcı çareler bulamayız. Çünkü bu eşsiz güzellikteki gezegeni başımıza yıkan bunca felaket, erkek egemen düzenin sonuçları. Yaşamak için kadınların aklına muhtacız. Umudu örgütlemek için kadınların iktisadına muhtacız. Bugün kadınların eşitlik talebi için kadın erkek birlikte mücadele etmek zorundayız. Çünkü bir toplumda hakları çiğnenenler, kendi kendini savunmak zorunda kalırsa o zaman orada vicdan bitmiş, umut tükenmiş demektir” dedi. “KADINLAR YOKSA YARIMIZ” İktisat Kongresi’nin ve kadın buluşmalarının toplumların geleceğindeki önemine vurgu yapan Soyer, “Kadınlar yoksa daima yarımız. Biz çocuklarımıza yarım bir gelecek bırakmayacağız. Bu yüzden 100 yıl önce Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri, özünde kadın duruşu olan bu buluşmayla mayalandı, güçlendi. Bu buluşmada, toplumsal cinsiyet eşitliği üzerinde yükselen bir iktisadın tarifini yapacağız. Bu irademizi, 21 Şubat’ta İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nin ana bildirgesiyle dünyaya duyuracağız. Sekiz aylık kapsamlı bir sürece yayılan 2. yüzyılın İktisat Kongresi’nde geleceğe iz bırakmak için büyük bir kararlılıkla çalıştık. Kongremiz, bu ülkenin geleceğine dair söyleyecek sözü olan, bir şeylerin yanlış gittiğini gören herkesin emeğine, düşüncesine, katkısına açık bir meydan. Şundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Biz, geleceğiz! Bir şey değişecek, her şey değişecek” ifadelerini kullandı. “KADIN SORUNUNU GÜNDEMDE TUTMALIYIZ” BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kasalı ise “İzmir İktisat Kongresi bir Türkiye İktisat Kongresi’dir. Kongrede, her kurumun temsil ettiği gruba yönelik 2. yüzyıla dönük hayallerini, beklentilerini, taleplerini belirlemesi kendi tabanına karşı sorumluluğudur. Kadın meselesi çözülmeden toplumumuzun hemen hiçbir sorununun temelden çözülemeyeceğine inanıyoruz” diye konuştu ve kadınlara yönelik yapılan bir araştırma sonuçlarını paylaşarak şunları söyledi: “Bulgular çok önemli. Kadın girişimciler en önemli sorunların cinsiyet ayrımcılığı olduğunu ve başarılı olmak için finansmana ihtiyacı olduğunu ifade etmişler. Sonuç olarak, Atatürk medeni kanunun işaretini vermek için İzmir’i seçti. Bu, İzmir olarak bize büyük sorumluluklar yüklüyor. Biz, eğer bir kadın sorunu sürekli olarak gündemde tutulacaksa, Mustafa Kemal’in 2 Şubat’taki hedeflerini sürekli yerine getirebilmek amacıyla, bu yakaladığımız verileri her yıl tekrar değerlendirme ve ilerleme raporuna dönüştürmeliyiz. Geriye ya da ileriye gittiğimizi tespit edip gereğini yapmalıyız. Bizler bu şekilde kadın sorununu gündemde tutup karar vericileri belirli tedbirler almaya zorlamalıyız.”

100 yıl sonra yeniden: Kadın ve İktisat Kongresi Haber

100 yıl sonra yeniden: Kadın ve İktisat Kongresi

SULTAN GÜMÜŞ KAYA İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu’nun (BASİFED) ortaklığı ve Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu’nun (TÜRKONFED) desteğiyle Tüpraş’ın Tema sponsorluğu ile gerçekleştirilecek ‘Kadın ve İktisat Kongresi’ yarın Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) düzenlenecek. Bu kapsamda Nefes Restoran’da İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in de katıldığı basın ile tanışma toplantısı yapıldı. 50’DEN FAZLA KADIN DERNEĞİ TEMSİLCİSİ Kongreye, ulusal ve uluslararası düzeyde çalışma yürüten 50’den fazla kadın derneği temsilcisinin katılacağını aktaran BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kasalı, “Hazırlık toplantıları, buluşmalar ve forumlar sürüyor. ‘Geleceğin Türkiyesi’ni inşa ediyoruz’ sloganıyla yola çıkan kongrenin hazırlık çalışmalarına paralel olarak yapılacak forumlardan ilki Kadın ve İktisat Kongresi olarak belirlendi. Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde düzenlenecek forumda birçok farklı meslek grubundan kadın bir araya gelecek. Buluşmaya ulusal ve uluslararası düzeyde çalışma yürüten 50’den fazla kadın derneği temsilcisi katılacak. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise 100 yıl sonra yeniden düzenlenecek olan kongreye herkesi davet ederek toplantıya katılanlarla hatıra fotoğrafı çekti. FORUMUN AÇILIŞINA DAİR İdil Türkmenoğlu moderatörlüğündeki forumun açılışını İzmir İş Kadınları Derneği (İZİKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Betül Sezgin, Ege Yönetim Danışmanları Derneği (EgeYDD) Yönetim Kurulu Başkanı E. Pınar Kılıç, Ege Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Sibel Zorlu ve Ege İş Kadınları Derneği (EGİKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Şahika Aşkıner yapacak. Forum kapsamında İzmir Köy-Koop Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Neptün Soyer, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve İş Dünyasında Kadın (İDK) Komisyonu Başkanı Reyhan Aktar birer konuşma yapacak. KADINLARIN İKTİSATTAKİ YERİ Gazeteci ve yazar Özlem Gürses’in akışını yöneteceği ve moderatörlüğünü Index Grup Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik’in üstleneceği öğleden sonraki ikinci bölümün açılışı İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer ve BASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kasalı tarafından yapılacak. ​Tarih, demokrasi, ekoloji ve inovasyon alanlarında kadınların iktisattaki yeri ve önemi üzerine gerçekleştirilecek çeşitli oturumlarda Dr. Serdar Şahinkaya, Özge Bulut Maraşlı, Güliz Öztürk, Didem Duru, Bekir Ağırdır, Doç. Dr. Özlem Kaygusuz, Raziye İçtepe Akyol, İrem Oral Kayacık, Burak Aydın, Zehra Öney, Elvan Ünlütürk, Nilay Kökkılınç, Buket Uzuner, Mert Fırat gibi değerli konuşmacılar bulunacak.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.