TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#bal

bal haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, bal haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Bütün köy, kayadan akan bu balın peşinde Video Galeri

Bütün köy, kayadan akan bu balın peşinde

Kastamonu'nun Taşköprü ilçesinde bulunan ve Türkiye'de tek olma özelliği taşıyan 2 bin 700 yıllık kaya mezarlarının bulunduğu bölgede yeni bir kaya mezarı daha keşfedildi. Kastamonu'da, Taşköprü Yerel Eylem Grubu Derneği öncülüğünde Kastamonu Üniversitesi ile Taşköprü Belediyesinin ortaklığında yürütülen çalışmalar ile “macera rotası” belirleniyor. Bu çerçevede Taşköprü ilçesinde rota belirleme çalışmaları yapan ekip, Donalar köyünde bulunan ve birçok medeniyete ait üzerinde hayvan figürleri bulundurması sebebiyle Türkiye'de tek olma özelliği taşıyan kaya mezarını inceledi. Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Öğretim Görevlisi Hikmet Haberal'ın liderliğinde, Erzurum'un İspir Belediyesi kültür turizm elçisi Bülent Erkan, Artvin'in Yusufeli Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü Başkanı Emin Bülbül ile Yusufeli Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü Sporcusu Erkan Akyürek, üzerinde barındırdığı hayvan figürleri sebebiyle Türkiye'de tek olma özelliği taşıyan 2 bin 700 yıllık geçmişe sahip kaya mezarlarının bulunduğu bölgede incelemede bulundu. Bölgede yaşayan vatandaşlarla Soğucak kayalıklarına yürüyüş gerçekleştiren ekip, yaklaşık 4 kilometrelik bir yürüyüşün ardından kayalıklara ulaştı. Soğucak kayalıklarına ip yardımıyla iniş yapan ekip, kaya üzerinde mezar olduğunu tespit etti. İp yardımıyla kaya mezarının içerisine giren ekip, yaptıkları incelemede mezarların beton kırıcı ile patlatıldığı ve mezara zarar verildiğini tespit etti. Kaya mezarının hemen girişinde çeşitli figürlerin ve yazıların olduğunu belirleyen ekip, bunların ne anlama geldiğini arkeologların incelemesi sonrasında bilinebileceğini kaydetti. Henüz daha kültür envanteri olarak kayıtlarda bulunmayan kaya mezarının Kültür ve Turizm İl Müdürlüğünce kayıt altına alınabilmesi için girişimde bulunan ekip, bölgedeki çalışmalarını devam ettirdiği sırada bal kayasına ulaştı. Yabani arıların kaya üzerine yaptığı balların olduğunu gören ekip, balların kayalıklarda çok yüksek olması ve ulaşımın zor olmasından ötürü köylüler tarafından ulaşılamadığı ve kaya üzerine aktığını öğrendi. Ekibin çalışmasına eşlik eden köylüler, kayadan akan balın çok yüksekte kalması sebebiyle sadece bakınmakla yetindiklerini kaydetti. Kaya mezarı, tamamen vadiye hakim bir bölgede yapılmış Artvin'in Yusufeli Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü Başkanı Emin Bülbül, “Kaya mezarı, 2 metre uzunluğunda ve 1,5 metre genişliğinde, 90 santimetre eninde ve 1 metre de yükseklikte bulunuyor. Kaya mezarının girişinde bizim bilemediğimiz işaretler ve yazılar bulunuyor. Neyi ifade ettiklerini arkeologlar inceleyerek anlamlandırabilir” dedi. “Mağaraya ulaştığımızda kayalık alanda kaya mezarının olduğunu keşfettik” Taşköprü Yerel Eylem Grubu Derneği öncülüğünde “macera rotası” belirlenmesine yönelik çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Öğretim Görevlisi Hikmet Haberal ise, “Kastamonu Üniversitesi, Ormancılık ve Tabiat Turizmi alanında ihtisaslaşmasıyla ilgili çalışmalarını sürdürüyor. Bizler de saha çalışmalarına bu doğrultuda devam ediyoruz. Turizm çeşitlendirmesi yaparak saha çalışmalarımızdan bir tanesi de kültür turizmidir. Bunlardan yola çıkarak Taşköprü ilçemizde saha çalışmalarımızı sürdürürken kültürel miras taşıyan bir eseri de daha ortaya çıkarmanın gururunu yaşıyoruz. Taşköprü ilçemize yaklaşık 14 kilometre uzaklıkta bulunan Bademci köyünde üst tarafına doğru saha çalışmamızda bir kaya sütunu gördük. Bu kaya sütununun üst tarafında yaklaşık 4 kilometrelik bir yürüyüş sonunda bir alana ulaştık. Bu alanda bir kaya mezarı olduğunu gördük. Soğucak kaya denilen bu kayaya doğru ilerlemeye çalıştık. Bir süre yol aldıktan sonra köyden o bölgeyi bilen bir kişiyi daha yanımıza almıştık. Kaya Mezarının hemen yanında da Bal Kayası denilen kayalıkların olduğunu tespit ettik. Bizim asıl amacımız Bal Kayasına keşfetmek ve incelemede bulunmaktı. Bal kayasına gittiğimizde alt bölümünde bir mağara olduğunu fark ettik. Mağaraya ulaştığımızda kayalıkta kaya mezarının olduğunu keşfettik. Kayanın Soğucak kayası olduğunu söylediler bizlere. Ama incelediğimizde kaya mezarının kayıtlarda olmadığını belirledik. Bizlerde kaya mezarının görüntülerini alarak kayıt altına alınmasını sağladık. Bu kayıtları da Kültür ve Turizm İl Müdürlüğüne bildirerek kayıt altına alınmasını talep ettik. İnşallah bu girişimlerimizle kaya mezarı tescillenir ve kayıt altına alınır” diye konuştu. “Kaya mezarının içerisine yaklaşık 2,5 kilometrelik bir tırmanış sonucunda ulaştık” Kaya mezarının içerisine yaklaşık 2,5 kilometrelik bir tırmanış sonucunda ulaştıklarını ifade eden Haberal, “Kaya mezarı, bölgeye hakim olan bir noktada bulunuyor. Büyük bir kaya kitlesinin tam orta gövde kısmında bulunuyor. Kayanın hemen altından bir ırmak akıyor. Kaya mezarının içerisine yaklaşık 2,5 kilometrelik bir tırmanış sonucunda, zorlu bir tırmanış olmadan kaya mezarının içerisine giriş yaptık. Kaya mezarının içerisine girdiğimizde bir mezar silueti ile karşılaştık. Mezar silueti de deforme edilmiş, oraya da insan eli bulaşmış, doğayı orada da kirletmişler. Güzel bir görüntü, kayadan dışarıya bakıldığında tamamen doğaya hakim ve birçok güzellikleri görebiliyorsunuz. Köye hakim olan bir noktada bulunuyor mezar. Demek ki buraları seçmelerinin sebebi, vadiye, bölgeye tamamen hakim olabilecek bir noktayı tercih ettiklerini gösteriyor. Bundan da o dönemin insanlarının kaya mezarlarını bu tür noktalara yaptıklarını söyleyebiliriz” şeklinde konuştu. “O bal yıllardır öyle akar, bizler de bakarız” Bademci köyü sakinlerinden Maksut Hergüner de, “Bademci köyü Soğucak oluğunun başında bulunuyoruz. Bu oluğun üst tarafından ballı ismini verdiğimiz ballı kayası var. Ballı kayası dediğimiz yerde arılar bal yapar ve o bal, kayanın üzerine doğru sapsarı akıyor. Orası çok yüksek, o yüzden bizler oraya çıkamıyoruz. Oradaki balı da alamıyoruz. Bazen böyle ancak seyrediyoruz. Kayanın üzerine arı kolonilerini koyarız, oraya oğul atarlar, oğulları alıp köyümüze götürürüz. Fakat kayadan balı almak mümkün değil. O bal yıllardır öyle akar, bizler de bakarız. Biz de buraya bu yüzden ballı kaya diyoruz. Balların olduğu bölüme inmek biraz cesaret istiyor. Teknolojinin olması gerekiyor. Ancak o şekilde inilebilir, tabi onlarda bizler de yok” ifadelerini kullandı. “Kayalıklarda bulunan mağaraya Şerifin Evi deriz” Soğucak kayasının bulunduğu alandaki mağaraya "Şerifin Evi" dediklerini kaydeden Hergüner, “Bademci köyünde yaşayan yaşlı bir kadın, köyden kocası ya da babası tarafından evden kovuluyor. Kovulunca kadının gidecek bir yeri yok, o da çıkıp köyün üst tarafından bulunan mağaraya geliyor. Kayalıklarda bulunan mağaraya sığınarak, burada yaşamını sürdürüyor. Ama kadının sonunu bilen yok. Bu çok eski bir hikaye, bu yüzden bu mağaraya 'Şerifin Evi' derler. Burada iki göz mağara bulunur. Bazen ben, çobanlık yaparken şiddetli yağışlarda hayvanları bu mağaraya koyarım” dedi.

Yalova Arıcılar Birliği toplantı düzenledi Haber

Yalova Arıcılar Birliği toplantı düzenledi

Geçtiğimiz günlerde Yalova Arıcılar Birliği tarafından Engelsiz Cafe’de istişare toplantısı düzenlendi. Düzenlenen toplantıya, Başkan Mustafa Tutuk da iştirak etti. Tutuk, Yalova Arıcılar Birliği üyeleriyle, Yalova Balı’nın tanıtım ve pazarlanmasına yönelik yapılacak destekleri istişare etti. Yalova Arıcılar Birliği Başkanı Hakan Gündüz, toplantıda yaptığı konuşmada; “Sayın başkanım sizleri aramızda görmekten ötürü memnuniyetimizi ifade etmek isteriz. İlk defa başkanlık düzeyinde büyük bir destek görüyoruz. Karşılıklı istişare etmek istedik. Arıcılık hobi değil bir sektördür. Bu bizim geçim kaynağımız. Yalova Arıcılar Birliği olarak destek bekliyoruz. 500’e yakın üyemiz var. Arıcılık doğaya zarar vermeden yapılan bir sektör. Arıcılar aynı zamanda doğanın koruyucularıdır. Piyasada etiketsiz, sahte ballar var. Pazar yerleri cami önlerinde bal satışının yapılmasını istemiyoruz. Yalova’nın gerçek balını, tüketici ile buluşturmak istiyoruz” şeklinde konuşarak yaşanan sorunlara ilişkin görüşlerini belirtti. Toplantıda konuşan Başkan Tutuk ise şunları kaydetti: “Yalova balının pazarlanması konusunda sizlere elimizden gelen desteği sunacağız. Özellikle İDO yanında yer alan satış ofisinde kadın kooperatifine yönelik satışlar yapılmakta. Bizler, burada Yalova balının da yer almasını sağlayabiliriz. Sizlerin ürünlerini nakde çevirmek üzere çalışma yapacağız. Bu ofisin önünden gün içerisinde binlerce insan geçiyor. Bu konuda sunabileceğim en büyük destek tanıtıma katkı sağlamak, markalaştırmak ve bunun satılmasına imkan sağlamak olacaktır. Kestane, ıhlamur ve çiçek balı olmak üzere satışlarını yapabiliriz. Arıcılar birliğinin amacı da birliğe para kazandırmak değil arıcıya para kazandırmaktır. Bizler de buna destek olmaya çalışacağız. Yalova Balımız da tıpkı Yalova aronyası ve Yalova kivisi gibi coğrafi işaret tescilli ve katma değeri yüksek bir ürün olarak yerini alacaktır.” Programın sonunda Yalova Arıcılar Birliği Başkanı Hakan Gündüz, Başkan Tutuk’a desteklerinden ötürü teşekkür plaketi takdim etti. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Yalova’nın ihracatı arttı

Antalya’da Bal Şenliği: 2 dakikada 2 kilo bal yedi Haber

Antalya’da Bal Şenliği: 2 dakikada 2 kilo bal yedi

Kaş Belediyesinin Türkiye’nin önde gelen bal üretim merkezlerinden Doğantaş Mahallesi’nde düzenlediği şenlik, renkli görüntülere sahne oldu. Etkinlikte, bal yeme yarışması ve konserler gerçekleştirildi. Kaş Belediye Başkanı Mutlu Ulutaş, Bal Ormanı Meydanı’nda yaptığı konuşmada, şenlik ile Doğantaş balının tanıtılmasının, bilinmesinin ve pazarının artırılmasının amaçlandığını söyledi. “Bölgemizde üretilen yöresel ürünleri turizmle buluşturacağız” Yöresel ürünlerin önemine dikkat çeken Başkan Mutlu Ulutaş, “Kaymakamlık ve belediye iş birliğinde ‘Yöresel Ürünler Turizmle Buluşuyor’ projesi çerçevesinde teşhir alanları oluşturuyoruz. Özellikle Kalkan bölgesinde bir teşhir alanı tamamlanmak üzere, yakın zamanda açılışını yapacağız. Kaş’ta da yakın zamanda böyle bir alan yapacağız. Bu alanda Barak kilimi, Doğantaş balı, Köyre tahini, Kasaba tarhanası, Margaz üzümü gibi bölgemizde üretilen özel ürünleri turizmle buluşturacağız. Tarımsal üretim yapan hemşehrimiz, vatandaşımız, köylümüz, ürünlerini turizmde değerlendirebilecek, pazarlayabilecek. Bunun önünü açıyoruz. Bu ürünleri, bu şekildeki etkinliklerle tanıtıyoruz. Biz yerel yönetim, belediye olarak, üreticinin her daim yanındayız ve yanında olmaya devam edeceğiz” dedi. “İlçemizde hizmetler yapıyoruz, yatırımlarımıza devam ediyoruz” Başkan Ulutaş, Kaş’ın 2 bin 231 kilometrekare alana sahip büyük bir coğrafya olduğunu, bölgedeki ihtiyaçlara göre hizmet verdiklerini belirterek, şu ifadeleri kullandı: “Köylerimizin genel ihtiyacı olan yol, su, elektrik ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Karadağ’dan buraya geniş bir yol yapıyoruz. Keklik Alanı yolunu hizmete açtık, yaklaşık 8 kilometrelik bir etabı bitirdik. Ortabağ, Gürsu tarafında sıcak asfalt çalışması yaptık. Yıllardır Kaş’ın özlemi olan Kaş-Gömbe yolunu başlattık, çalışmalar devam ediyor. Kasaba Barajı’yla ilgili yerleşim konusundaki sorun çözülmeye çalışılıyor, bununla ilgili süreç devam ediyor. Barajı yaptığımız zaman buradaki tarımsal üretim, hak ettiği yere taşınacak. İlçemizin birçok noktasında çeşitli hizmetler yapıyoruz, yatırımlarımıza devam ediyoruz. Önemli olan, sizlersiniz. Sizlerin yanımızda olduğunuzu bilmek, sizlere hizmetkar olarak çalışmaya devam etmek, önemli. Bugüne kadar vermiş olduğunuz destekler için teşekkür ediyorum. İnşallah çalışmaya, hizmet etmeye devam ediyoruz.” "Bal yeme yarışması ve konserler gerçekleşti" Şenlik bünyesinde iki kategoride bal yeme yarışması yapıldı. Erkeklerde birinci Adem Tatlıkulak, ikinci Ahmet Güzeloğlu, üçüncü Abdurrahman Gül oldu. Kadınlarda ise Fadime Aşkın birinci olurken, Saliha Akdeniz ikinci, Aysel Güzeloğlu üçüncü sırada yer aldı. Doğantaş’tan yarışmaya katılan Adem Tatlıkulak, yarışma sonunda yaptığı açıklamada, “Şenlikte 4 kez üst üste birinci oldum. Arıcılıkla uğraşıyorum. Bu balın değişik bir tadı var. İnsanın iştahını açıyor, daha olsa yiyecektim. Kazandığım için mutluyum” dedi. Burdur-Ağlasun’dan yarışmaya katılan Fadime Aşkın ise, “Kazanabileceğimi zannetmiyordum ama kazandım. Balı yerken zorlanmadım, bir sıkıntı olmadı. Balın tadı çok hafifti. Başardığım için çok memnunum” diye konuştu. Yarışma sonucunda dereceye girenlere gram altın ve bal verildi. Şenlikte, sanatçılar Çiğdem Gül ve Hasan Yılmaz ile Komedi Dans Üçlüsü sahne aldı. Konserlere, vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Ayrıca, üreticiler de stant açarak mahallede üretilen balı sergiledi ve satış yaptı. Şenlikte; İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Ali Erol, kamu kurum ve kuruluşlarının, siyasi partilerin temsilcileri, belediye meclis üyeleri, oda başkanları, Doğantaş Mahalle Muhtarı Ali Karataş ile Elmalı Mehteran Takımı ve Korkuteli Halk Eğitimi Folklor Ekibi de yer aldı. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Antalya semt pazarları

Bal neden bozulmaz? Haber

Bal neden bozulmaz?

Dünya üzerinde yer alan tüm gıda türlerinin içerisinde tek bozulmayan ürün baldır. Hatta öyle ki Antik Mısır mezarlarında kazı çalışmaları yürüten arkeologlar, çalışmaları esnasında içerisinde binlerce yıldır bal bulunan çömlekler buldurlar ve bu balların hala ilk günkü tazeliğini koruduğunu fark ettiler. Bu da demek oluyor ki üzerinden ne kadar zaman geçerse geçsin, bal hiçbir şekilde bozulmaya uğramıyor. Bütün haliyle yenilebilir halde kalan bal neden bozulmaz, birlikte inceleyelim. Balın bozulmama sebepleri Bal, içerisinde bulunan şeker oranı, asitlik derecesi ve antimikrobiyal bileşikler nedeniyle bozulmaya uğramaz. Bal bu üç madde sayesinde yıllara meydan okur ve ilk günkü lezzetini korur. Bu maddelerin detaylarına göz atalım. Bala tatlı tadını veren unsur, arıların bal yaptıkları petekleri havalandırması ve nektarda yer alan su oranını azaltmasıdır. Su oranı düşük olan balda mikroorganizmalar çoğalamaz. Bu da dayanıklılığının artmasına neden olur. Asitlik derecesi de aynı şekilde mikroorganizmaların yaşaması için uygun bir ortam değildir. Aşırı asidik ve aşırı bazik ortamlarda mikroorganizmalar ölür. Bu tarz ortamlarda yalnızca ekstrem mikroorganizmalar yaşamsal faaliyetlerini sürdürebilir. Balın asidik düzeyinin artması için; glikozun ari salgılarındaki enzimler yardımıyla parçalanması ve balda baskın asit olan aside (glokonik) dönüşmesi gerekir. Buna ek olarak ortaya çıkan formik, sitrik ve bunlar gibi diğer ait türleri, balda yer alan pH düzeyinin azalmasına yol açar. Tüm bu durumlar neticesinde son derece asidik olan bu ortamda mikroorganizmalar çoğalma şansı bulamaz. Balda bulunan antimikrobiyal bileşikler de mikroorganizmaların çoğalmasına engel olan bir diğer unsur olarak karşımıza çıkar. Buradaki işleyiş şu şekilde olur: Glikoz, glukonik aside dönüşürken, hidrojen peroksit ortaya çıkar. Hidrojen proksit bileşeninde, iki adet hidrojen atomu ve iki adet oksijen atomu yer alır. Bu bileşende üretilen hidroksil radikaller, birçok mikroorganizmanın yapısal bileşenlerle hiç zorluk çekmeden tepkimeye girebilir. Ortaya çıkan tepkimeler ise mikroorganizmaların yapılarında yer alan bileşenlerde çeşitli bozukluklar oluşmasına yol açar. Tüm bu maddeler ve sağladıkları engellemeler, balın bütünlüğünün bozulamamasına ve yıllarca ilk günkü halini korumasına neden olur.  BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Balıkesir’e 'Bal şehri' tescilli

Bal ormanlarının sayısı 752'ye ulaştı Haber

Bal ormanlarının sayısı 752'ye ulaştı

Tarım ve Orman Bakanlığından edinilen bilgilere göre, bal üretimi noktasında dünyada önemli bir konumda bulunan Türkiye'de Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2022 raporuna göre 8 milyon 734 bin 938 kovan bulunuyor. 2022 yılında 118 bin 297 ton bal üretilen kovanların varlığının artırılarak bal üretiminin daha da artması planlanıyor. Bugüne kadar 752 bal ormanı kuruldu Arıcıların desteklendiği ve ülke ekonomisine katkı sağladığı bal ormanları sayısında da önceki yıllara göre artış yaşandı. Geçmişten 2023 yılının eylül ayının sonuna kadar 90 bin 657 hektar alanda 963 bin 43 koloni kapasiteli 752 bal ormanı kuruluşu gerçekleştirildi. Yıl sonu hedefi ise 794 olarak açıklandı. Geçtiğimiz yılın 118 bin 297 olan bal üretim miktarının yüzde 85'i ormanlar ve benzer alanlardan elde edildi. Bal üretiminin yaklaşık yüzde 25'i çam balı şeklinde doğrudan basralı sahalardan elde edildi. Bal ormanlarına verimin artışı için çeşitli türler ekildi Kızılçam, kestane, ıhlamur, akasya, orman gülü, ahlat gibi orman ağaçları ve özellikle orman örtüsünün baskın olmadığı alanlarda orman altı tabakayı zenginleştirmek için kekik, arı otu, korunga, üçgül, fiğ, püren, ada çayı, karabaş, nane, biberiye gibi nektar verimi yüksek ve bölgeye uyumlu bitkilerin ekimine öncelik verildi. Böylece bal ormanlarından alınacak verimin artması planlandı. En fazla bal ormanı Mersin'e tesis edildi Orman Genel Müdürlüğünce en fazla bal ormanı tesis edilen illerin başında 36 bal ormanıyla Mersin geliyor. Antalya'da ve Kütahya'da 25, Çanakkale ve İzmir'de 24, Adana ve Afyonkarahisar'da 20, Konya'da 19, Sakarya, Balıkesir, Bursa ve Isparta'da da 18 bal ormanı bulunuyor. Bal ormanında hedef 850 Bakanlık tarafından hazırlanarak Orman Genel Müdürlüğünce uygulamaya konulan '2018-2023 Yılları 2. Bal Ormanı Eylem Planı' çerçevesindeki çalışmalarla 2023 yılı sonuna kadar 60 bal ormanı kurulması, 2024 yılında ise toplam sayının 850'ye ulaşması hedefleniyor. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Ankara’da maden işçileri yaralandı!

Doğu Karadeniz'in bal ihracatı 2 milyonu aştı Haber

Doğu Karadeniz'in bal ihracatı 2 milyonu aştı

Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ahmet Hamdi Gürdoğan, AA muhabirine, Doğu Karadeniz'den yılın 8 ayında 734 ton bal ihraç edildiğini söyledi. Söz konusu ihracattan 2 milyon 101 bin dolar gelir sağlandığını vurgulayan Gürdoğan, "Bölgemizden geçen yılın aynı döneminde ise 451 ton karşılığı 1 milyon 105 bin dolarlık bal ihraç edilmişti. Böylece, Doğu Karadeniz'den yapılan bal ihracatı geçen yılın aynı dönemine oranla miktarda yüzde 63, değerde ise yüzde 90 artmış oldu." diye konuştu. Gürdoğan, bölgeden ocak-ağustos döneminde en fazla balın ABD'ye ihraç edildiğini belirterek, "ABD'yi İsrail ve Suudi Arabistan takip etti. Bölgemizden bu dönem ABD'ye 1 milyon 2 bin 62, İsrail'e 378 bin 786 ve Suudi Arabistan'a da 200 bin 134 dolarlık bal satıldı." dedi. Bölgeden geçen yılın aynı döneminden farklı İsrail, Suudi Arabistan, Almanya, Ürdün ve Azerbaycan'a da bal ihraç edildiğini anlatan Gürdoğan, "Bal ihracatından elde ettiğimiz gelir sevindirici. İlerleyen günlerde ihracat artışımızı sürdürerek yılı çok daha güzel rakamlarla tamamlayacağımıza inanıyoruz." ifadesini kullandı. Gürdoğan, bal ihracatının ürün çeşitliliği, organik ürün, coğrafi işaretli ürün ve markalı ürün ihracatı ile daha da artırılabileceğini kaydetti. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Batı Karadeniz için denizde fırtına uyarısı

Bornovalı arıcıların hasat mutluluğu Haber

Bornovalı arıcıların hasat mutluluğu

Her yıl düzenlediği arıcılık eğitimleriyle Bornovalıların arıcılığa ilk adımlarını atmalarına destek olan Bornova Belediyesi, kursiyerlere hem kovan ve malzeme desteği veriyor hem de Kayadibi Mahallesi’ndeki arılıkta kovanları için yer tahsis ediyor. Bu yıl Bornova Belediyesi 120 Bornovalı’ya arıcılık kursu verdi. Yıl boyunca Arılık’ta kovanlarının bakımını yapan arıcılar hasat mevsimlerinde emeklerinin karşılığını bal olarak almanın mutluluğunu yaşıyor. Bu yıl da hasat mevsiminin başlamasıyla birlikte Bornovalı arıcılar, ballarını hasat etmeye başladı. 70 üreticinin kovanlarının bulunduğu arılıkta Bornova Belediyesi’nin makineleriyle 500 kilo bal sağımı gerçekleştirilirken, elde edilecek süzme bal miktarının bir aylık hasat mevsiminin sonunda 1 tona ulaşması bekleniyor. Kayadibi Mahallesi’ndeki arılıkta Bornova Belediyesi’ne ait kovanlar da bulunuyor. Bakımı Bornova Belediyesi personelleri tarafından yapılan kovanlardan elde edilen ballar ise ‘Bornovam’ etiketiyle Bornova Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nin Büyük Çarşı’daki dükkanında satışa sunuluyor. Bornova Belediyesi’nin en doğal yöntemlerle ürettiği bu ballar vatandaşlardan büyük ilgi görüyor. Arıcılığı desteklemeye devam edeceğiz Bornova’da tarıma verdiklerinin desteklerin öneminin her geçen gün daha da çok anlaşıldığını söyleyen Bornova Belediye Başkanı Dr. Mustafa İduğ, “Belediyemizin arılığındaki eğitimlerimiz ve verdiğimiz diğer destekler artarak devam edecek. İlçemizdeki bal üretiminin ekonomik bir değer olarak daha da artmasını hedefliyoruz” dedi. Her türlü imkan sunuluyor Her yıl arıcılık eğitimi verdiği kursiyerlere arıların olduğu birer adet kovan ile arıcılık ekipmanları da hediye eden Bornova Belediyesi, kovanların konulduğu 23 dönümlük alanı, arılar için uygun çevrenin sağlanması amacıyla bal ormanına dönüştürdü. Alana farklı çeşitlerden 700 meyve fidanı, 750 kök lavanta dikimi gerçekleştirildi. Ayrıca 3 dönüme arı otu ekildi. Arılıkta hasat yapılması için sağım makinesi de bulunuyor. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Tarımda teknoloji kullanımı üreticilere büyük avantaj

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.