TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#anne sütü

anne sütü haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, anne sütü haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Bu gıdanın eşi benzeri yok: Anne sütü Haber

Bu gıdanın eşi benzeri yok: Anne sütü

Anne ile bebeğin arasındaki ilk temas, kopmayacak bir bağın ilk düğümü olan emzirmenin psikolojik sağlığın yanında fiziksel sağlık açısından da büyük önem taşıdığını belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Bekir Çakmak, “Tüm besin öğelerini içinde barındıran tek gıda anne sütüdür” dedi. Anne sütü, özel bir besin kaynağı olması nedeniyle bebek beslenmesinin en temel yapı taşı olarak biliniyor. Ancak bu süreçte annelerin “Sütüm yeter mi?”, “İlaç kullanıyorum nasıl emzireceğim?”, “Ya yanlış emzirirsem”, “Çok kilo aldım, kilo verebilecek miyim?” şeklinde kaygıları olabiliyor. Bu kaygıları bir kenara bırakıp, emzirme sürecinde annelerin kilo vermek için diyet yapmaması, bebek emmiyorsa biberon denenmemesi gerektiğini belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Bekir Çakmak, yeni annelere ve anne adaylarına emzirmeyle ilgili önemli bilgiler verdi. “Anne sütü, çok özel bir besin kaynağı olması nedeniyle bebek beslenmesinin en temel yapıtaşıdır. Anne sütü ile beslenen bebek su dahil hiçbir ek gıdaya gereksinim duymaz. Bebekleri ilk 6 ay yalnızca anne sütü ile beslemek, sağlıklı büyümeyi ve gelişimi destekler. Anne sütü alan bebekler, başta ishal olmak üzere çeşitli mikroplu hastalıklardan korunurken, ilerleyen dönemlerde de daha az hastalanır” diyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Bekir Çakmak, "Anne sütü, bebeklere gereksinimi olan tüm besin öğelerini tek başına ilk 6 ay sağlayabilen en iyi besindir. Emzirmenin devamını sağlamak da kritik bir öneme sahiptir” dedi. Emzirmenin önemi Bebeklerin her acıktığında emzirilmesi gerektiğini ifade eden Uz. Dr. Çakmak, şöyle devam etti: “Emzirmenin devamı önemlidir. Bebek her acıktığında emzirilmelidir. Böylece meme bezlerinize daha fazla süt salgılama sinyali gider. Her zaman bebeğinizin önce bir memeyi bitirmesine izin vermek gerekir. Eğer süt bitmek üzereyse sütün yağ içeriği artar. Bebeğin sadece meme ucunda emmemesi konusunda dikkatli olunmalıdır. Ayrıca bebeği memeden direkt olarak çekmemek gerekir. Bu annenin canını yakar. Anne küçük parmağını bebeğin ağzı ve meme ucu arasına sokarak vakumu rahatlıkla durdurabilir." Emzirme döneminde ilaç kullanılır mı? "Annenin emzirme dönemi öncesinde var olan ve yeni ortaya çıkan hastalıklarının tedavisi için ilaç kullanımı gerekebilir" diyen Dr. Çakmak, "Hem anne hem bebek için sayısız faydası olan emzirmenin devamlılığını korumak ise kritik öneme sahiptir. Emzirme döneminde ilaç kullanımının bebek üzerinde olası yan etkileri ile ilgili endişeler nedeniyle annenin tedavisiz kalması, anne ve bebek açısından istenmeyen kalıcı olumsuzluklara neden olabilir. Emziren annede ilaç seçimi her bireyde ayrı değerlendirilmesi gereken ve içinde birçok faktörü barındıran bir süreçtir. Mutlaka doktora danışılarak karar verilmesi gereken bir durumdur" dedi. Anne yeterli miktarda protein almalı Emzirme döneminde zayıflama diyetleri uygulanmaması gerektiğini vurgulayan Dr. Çakmak, "Bu tarz diyetler sütün miktarını ve kalitesini olumsuz yönde etkileyecektir. Yeterli miktarda protein almak için her gün kahvaltıya yumurta eklenmeli. Kalsiyumun yeterli alınması ve kemik sağlığı için her gün en az 2 porsiyon süt ve süt ürünlerini tüketmek gerektiğini unutmayın. Anne sütünün yeterli miktarda üretimi için de annelerin günde en az 10-12 bardak su içmesi önem taşır. Kafein içeriği olan çay, kahve ve meşrubatlar mümkün olduğunca tüketilmemelidir. Bunlar yerine miktarına dikkat edilerek rezene, anason veya ısırgan otu çayı tercih edilebilir. Çay içmek isteyen anneler de yemeklerden 1-2 saat sonra açık ve limonlu çay tüketmelidir. Uyku düzeni bozulsa da asla öğün atlanmamalıdır" diye konuştu. Emzirmede en sık yapılan hatalar Yeni annelerin emzirme sürecinde bazen hata yapabildiğini ifade eden Uz. Dr. Bekir Çakmak, “Ağlayan bebeği sakinleştirmeden emzirmek, emmiyorsa hemen biberonla deneme yapmak, annenin bir an önce hızlıca kilo vermeye çalışması, bebeğe su içirmek, emzirme döneminde ağır egzersiz yapmak, sütün miktarını ve kalitesini etkileyeceği için dikkatli davranmak gerekmektedir. Bu süreçte bir bebek hemşiresinden destek almak, hekime danışmak önem taşımaktadır” şeklinde konuştu. BU HABER DE İLGİNİİZ ÇEKEBİLİR: Eris varyantının etkileri neler?

Bebeklerde balık tüketimi anne sütü kadar önemli Haber

Bebeklerde balık tüketimi anne sütü kadar önemli

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı da olan Yalova Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Vefik Arıca, AA muhabirine, denizlerde av sezonunun 1 Eylül'de başladığını söyledi. Sık balık tüketiminin çocukların zeka, hücre ve kemik gelişimine önemli katkı sağladığını vurgulayan Arıca, "Balıklarda yüksek oranda protein, omega 3 ve iyot bulunuyor. Bu da çocuklarda özellikle beynin zeka gelişimini, hücre yenilenmesini, kemik gelişimini sağlıyor. Bu nedenle özellikle 10. aydan itibaren bebeklerde balığı öneriyoruz." dedi. Arıca, EPA ve DHA olarak bilinen omega 3 yağ asitlerinin kaliteli, insan sağlığı ve gelişimi için çok önemli olduğunu dile getirdi. Söz konusu omega 3'lerin bulunduğu besinlere değinen Arıca, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bunlar vücudumuzda üretilmiyor, sadece anne sütünde bulunuyor. Anne sütünden sonra tek alabileceğimiz yer balık. Evet dışarıdan birtakım vitamin veya maddelerle alabiliriz ama doğal olarak balığın haftada en az 2 hatta 3 öğün şeklinde çocuklara verilmesini istiyoruz. Çocuk okula gidiyorsa bu öğünü atlamamalıyız, mutlaka balık yedirmeliyiz. Çünkü zeka gelişimi ve IQ gelişiminde faydalı olduğunu biliyoruz." Büyük ve yağlı balıklar daha çok tercih edilmeli Prof. Dr. Arıca, çocuklara sadece balık yedirmekle ihtiyaçları olan omega 3 yağ asitlerinin, iyot ve yüksek miktarda proteinin verilebileceğini anlattı. Çocukların kılçık sorunu yaşamaması için küçük olanlardan ziyade büyük balıkların tüketilmesini tavsiye eden Arıca, "Bebeklerin özellikle büyük balıkları yemesinde fayda var. Çünkü çocuklar kılçığı ayıramaz veya ailesi tarafından yanlışlıkla verilebilir. Ailelerin büyük ve yağlı balıkları tercih etmeleri gerekiyor. Haftada en az 2 defa verilmeli 3 defa verildiğinde de IQ ve zeka gelişiminin çok ileri düzeyde olacağını biliyoruz." diye konuştu. Dondurulmuş balıkların bebeklere verilmesini önermediklerini kaydeden Arıca, "Balıkta bizim dikkat edeceğimiz en önemli konu; çocukta alerji yapabilir. Öksürük, vücutta kızarıklık, gözler ve yüzde şişlik, nefes almada problem yaşadığı zaman 'Çocuğun balığa karşı alerjisi var' diyoruz ve balığı kesinlikle vermiyoruz." ifadesini kullandı. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Gebelik öncesi hastalıkları tespit etmek mümkün mü?

Prof. Dr. Aslan: Anne sütü hayat iksiridir Haber

Prof. Dr. Aslan: Anne sütü hayat iksiridir

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Yenidoğan (Neonatoloji) Bilim Başkanı Prof. Dr. Yakup Aslan, anne sütünün bebeğin ilk 6 ay ihtiyacı olan her türlü besin ve vitaminleri tek başına karşılayabilen eşsiz bir besin kaynağı olduğunu belirterek “Anne sütü dışında, 6 ay süre ile herhangi başka bir besin veya sıvı almadan bir insanı veya canlıyı besleyecek besin yoktur. Bu nedenle bebekler için anne sütüne ‘hayat iksiri’ diyoruz” dedi. KTÜ Farabi Hastanesi’nde 1-7 Ekim Emzirme Haftası nedeniyle etkinlikler düzenlendi. Yenidoğan Kliniğinden Prof. Dr. Yakup Aslan ise Anne sütü ve emzirme hakkında şu açıklamalarda bulundu. Sağlıklı doğan her bebeğin doğumdan sonraki ilk yarım-bir saat içinde emzirilmesi ve ilk 6 ay sadece anne sütü alması gerektiğine vurgu yapan Aslan “Altıncı aydan sonra ise anne sütüne ek olarak tamamlayıcı ek gıdalara başlamak gerekir. Çocuklara 2 yaşına gelinceye kadar Anne Sütü verilmesi hem Modern Tıbbın hem de Kutsal Kitabımız Kur’an-ı Kerim’in önerisidir” ifadelerini kullandı. Anne sütünün bebeklere, emzirmenin annelere faydaları Anne sütünün bebeklere faydaları ile ilgili de bilgi veren Aslan “Anne ve bebek arasındaki bağ güçlü olur ve bebek sağlıklı bir kişilik kazanır. Bebeğin zeka gelişimine ciddi yarar sağlar. Alerjik hastalıklar daha az görülür. Pişik gelişimini önler. Reflü hastalığı daha nadir görülür. Bebeğin her türlü enfeksiyonlardan korunmasını sağlar. Kabızlık ve infantil kolik (gaz sancısı) görülme sıkılığı azalır. Bebeklerin huzurlu olmasına ve rahat uykuya geçmelerine imkan verir. Emzirmenin ise anneye faydaları vardır. Bunlar, doğum sonrası rahim toparlanması hızlanır ve kanama riskini azaltır. Kemik erimesi riskinin azaltır. Yumurtalık ve meme kanseri riskini azaltır. Emzirirken salgılanan oksitosin hormonu mutluluk hormonudur ve annenin ruhsal sıkıntılarını gidermede yardımcı olur. Gebelikte alınan kiloların verilmesini kolaylaştırır. Bebek beslenme sonrası huzurlu ise ve sürekli meme aramıyorsa, bebek günde 6-8 kez, bol miktarda ve açık renkli idrar yapıyorsa, bebek haftada en az 150 gram ve ayda en az 500-600 gram kilo alıyorsa yeterli anne sütü alıyor demektir” bilgilerini paylaştı. Anne sütünün erken kesilmesinin nedenleri “Anne sütünün erken kesilmesinin en sık nedeni annenin ‘Bebeğim benim sütümle doymuyor veya sütüm bebeğime yetmiyor’ düşüncesidir” diyen Aslan “Yani negatif düşünce en olumsuz faktördür. Çünkü sütün salgılanmasını ve sağlayan prolaktin ve meme ucuna gelmesini sağlayan oksitosin hormonları beyinden salgılanmaktadır ki olumsuz düşünce beyinden bu hormonların salınımını durdurur ve çok kısa sürede süt kesilir. Süt yeterli değil diyerek mama başlanması bebeğin memeyi emme isteğini yok eder. Bu nedenle emzirmede ısrarcı olunmalı ve mama gerekip gerekmediğine Doktor tarafından karar verilmeli. Ek besinlere erken başlanması sütün erken kesilmesine neden olmaktadır. Beslenmede biberon kullanılması bir diğer nedendir. Çünkü biberonlardan mama akışı kolaydır ve bebek bunu kolay emdiği için gerçek memeyi almak istemez. ‘Küçüktür anlamaz’ zannedilen bebekler aslında gözü kapalı iken dahi hangi sütü emdiğini ve nereden (yani memeden mi biberondan mı) emdiğini gayet iyi anlar ve emmesi kolay olanı yani biberonu tercih eder” şeklinde konuştu. Anne sütünü artırmak ve uzun süreli verebilmek için neler yapılabilir? Prof. Dr. Yakup Aslan, anne sütünü arttırmak için ise şu önerilerde bulundu: “Doğumdan sonraki ilk yarım-bir saat içinde, hatta normal doğumlarda mümkün ise doğum anında bebeğin anne memesine konulması ve emzirmeye başlanması gerekmektedir. Bebeğin hastalığı veya erken doğumu nedeni ile anne memesini emmesi zayıf ise süt sağılarak verilebilir veya annenin sütü ilk günlerde yetersiz ise süt yeterli miktarda gelene kadar geçici olarak Mama vermek gerekebilir. Bu gibi durumlarda bebeğin biberona alışıp memeyi bırakmaması için biberon emziği yerine kaşıklı biberon, kaşık, kap veya enjektör ile beslenmeli. Anne sütü yeterli olduğu sürece zamanında doğan bebeklere ilk 4-6 aylık dönemde D vitamini dışında hiçbir besin veya vitamin verilmemelidir. Erken doğan veya özel beslenme veya vitamin desteği gerektiren bebeklere ise Doktor tavsiyesi ile destek sağlanmalı. Bebek ile annesi ile aynı odada kalmalı. Anne huzurlu ve stresten uzak olmalı, uykusunu alması ve dinlenmesi için diğer aile bireyleri tarafından desteklenmeli. Meme başı çökmesini önleme için gebeliğin beşinci ayından sonra belli aralıklarla memeye elle masaj yapılarak meme ucu belirgin hale getirilmeye çalışılmalı. Meme ağrısı veya şişliğini önlemek için bebek sık sık emzirilmeli, süt fazla ise sağılmalı. Meme başında çatlak olmaması için, emziren anne her emzirmeden sonra meme ucuna bir iki damla kendi sütünden sürmeli. Anne emzirme döneminde kilo vermek için zayıflama diyeti yapmamalı ve yeterli miktarda beslenmeli. Çünkü yeterli ve başarılı emzirme ile annelerin büyük bir kısmı 6 ayda normal kiloya inilebilmekte. Ancak sütü artırır düşüncesi ile fazla tatlı (karbonhidrat) tüketilmesi sütü artırmaz tam tersine bebekte gaz artışına neden olur. Annenin her gün en az 10-12 bardak su tüketmesi süt üretimini artırır. Bebek doğmadan önce Kadın Doğum Uzmanlarından, bebek doğduktan sonra ise Çocuk Uzmanları ve her dönemde Aile Hekimlerinden Emzirme ve Anne Sütünün artırılması konusunda eğitim ve yardım almalı. Başarılı emzirmenin anahtarı; annenin bebeğini emzirmesi gerektiğini düşünmesi ve bunu başaracağına inanmasıdır.” BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Besinlerin değerini düşüren 10 hata

Bebeğin ilk aşısı: Anne sütü Haber

Bebeğin ilk aşısı: Anne sütü

Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, Emzirme Haftası dolayısıyla yaptığı açıklamada, ilk 6 ay anne sütü ile beslenmenin sağlıklı olacağı hakkında önemli bilgiler verdi. Anne sütünün içinde 30’dan fazla madde olduğunu belirten Sarıkaya, anne sütünün sindirimi en kolay besin maddesi olduğu, ishale neden olan mikroorganizmaların oluşmasını engellediği, bebeği enfeksiyonlardan koruduğu, ani bebek ölümü riskini azalttığı ve ilerideki yaşlarda ortaya çıkabilecek hastalıkları azalttığını söyledi. 'Anne sütü daima taze, temiz ve bebeğe vermek üzere hazırdır' Bebeğin ilk 6 ay anne sütüne ihtiyacı olduğunu ifade eden Sarıkaya, “Bebeğin ilk altı ay ihtiyacı olan protein, yağ, demir, vitamin gibi her türlü besin değerini içeren ideal besin kaynağıdır. Bu nedenle ilk altı ay sadece anne sütü ile beslenen bebek, D vitamini ve flor dışında hiçbir ek besine, ek sıvıya, vitamine ihtiyaç duymaz. Anne sütünde yeterli miktarda su ve vitamin bulunduğu için, çok sıcak iklimlerde bile bebeğe su vermeye gerek yoktur. Anne sütü, daima taze, temiz ve bebeğe vermek üzere hazırdır. Anne sütü alan bebeklerde pişik, karın ağrısı ve kabızlık daha az görülür. Anne sütüyle beslenen bebekler daha az ağlarlar, daha iyi uyurlar çünkü anne sütü bebeğiniz için doğal bir sakinleştiricidir” dedi. 'Hiçbir yapay gıda anne sütünün yerini tutamaz' Anne sütünün yaş gruplarına göre değişkenliklerini belirten Sarıkaya, “Anne sütü ilk 6 ayda bebeğin ihtiyacının yüzde 100’nü, 6-12 ayda yüzde 50’sini ve 12. aydan itibaren de yüzde 30’nu karşılar ve hiçbir yapay gıda anne sütünün yerini tutamaz. Emzirmenin bebek açısından sayısız yararları olduğu gibi anne için de birçok yararları vardır. Emzirme sırasında anne ile bebek arasında duygusal bir alışveriş olur ve anne ile bebek arasındaki bağ güçlenir. Emziren annelerde meme, rahim kanserine yakalanma riski daha düşüktür. Emzirmeyle doğum sonu kanamalar çabuk kesilir, emziren annelerin göğüslerinde şişme, iltihaplanma olmaz, anne loğusalık dönemini daha rahat, problemsiz geçirir. Emzirme sırasında anne oksitosin (sevgi hormonu) ve serotonin (mutluluk hormonu) salgılar. Böylece anne kendini daha mutlu hisseder” şeklinde konuştu. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Çocuklukta doğru beslenme hastalıklardan koruyor

Emziren anne nasıl beslenmeli? Annenin beslenmesi sütünü etkiler mi? Haber

Emziren anne nasıl beslenmeli? Annenin beslenmesi sütünü etkiler mi?

Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Onur Yılmaz, emziren annelerin psikolojisinin emzirme sürecinde önemli bir rolü olduğuna değinerek, eşi başta olmak üzere çevresindeki insanların bu süreçte anneyi desteklemesinin sütünün artmasına yol açacağını belirtti. Emziren annenin iyi beslenmesi, öğün atlamaması ve bol su içmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Onur Yılmaz, anne sütünün bebeğin bağışıklığını güçlendirdiğini ifade etti. Anne sütünün bir annenin bebeğine verebileceği en sağlıklı, en güvenilir, en kaliteli ve en ucuz besin kaynağı olduğunu belirten Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Onur Yılmaz, ilk 6 ay bebeklere sadece anne sütü verilmesini tavsiye ederek, “Her annenin sütü kendi bebeğine özgü olarak üretilir. Şeker ihtiyacı olan bir bebekte karbonhidratı daha fazla olan bir süt üretilirken, kilo alması gereken bir bebekte ise daha yağlı bir süt üretilir. Bu yüzden ilk 6 ay sadece anne sütü yeterli” ifadelerini kullandı. Anne sütünün önemi Yenidoğanların midesinin çok küçük, bir misket tanesi kadar olduğunu söyleyen Dr. Onur Yılmaz, “Doğumla birlikte annenin vücudu, yeni doğan bebeğe özel olarak kolostrum denilen ‘ağız sütü’ üretir. Bu süt daha sarımsı renkte, daha koyu kıvamda, protein ve bağışıklık koruyuculuğu açısından yüksek olan bir besin kaynağıdır. Daha sonra süt artarak, beyazlaşır ve normal anne sütüne dönüşür” diye konuştu. Anne sütünde yağ asitleri, karbonhidratlar ve proteinlerin özel olarak üretildiğini ve bunların çocuğun büyüme ve gelişiminde, sinir sistemi gelişiminde ve IQ’nun artmasında çok önemli rolü olduğunu vurgulayan Dr. Onur Yılmaz, ayrıca anne sütünün bağışıklık sistemini güçlendirdiğini ifade etti. Anne sütünde bulunan demir ve çinko gibi minerallerin, bebeğin bağırsaklarından daha kolay emilerek büyüme ve gelişmeye daha fazla katkıda bulunduğunu belirten Dr. Onur Yılmaz, “Anne sütündeki yağlar, proteinler ve şekerler çok yüksek miktarda olmasına rağmen anne sütünün sindirimi daha kolaydır. Bağırsaklardan daha kolay emilir ve böbreklere yük getirmez. Bu da iyi bir besin kaynağı olduğunu bize gösterir. Bunlarla beraber postpilorik ve probiyotikler de bağışıklık sisteminin korumasına faydalı olur” dedi. Emziren anneler nasıl beslenmeli? Emzirme sürecindeki psikolojik faktörlere de değinen Dr. Onur Yılmaz, eşlerin anneye olan ilgisinin anne sütünü artıran bir sebep olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Anne sütünü artırmak için öncelikle annemizin özgüveninin yerinde olması gerekir. Bunun için doğum öncesi eğitimler çok önemlidir. Bunlarla birlikte annemizin hayata olumlu bakması, psikolojisinin iyi olması ve eşinin de anneyle ilgili olması anne sütünü artıran etkenlerdendir. Annemizin iyi beslenmesi, özellikle öğünlerini atlamaması, kaliteli beslenmesi daha çok protein ağırlıklı beslenmesi anne sütünü artırır. Anne sütü artırıcı besinler vardır. Bu besinlerden birincisi sudur. Bir annemiz günlük 3 litreye kadar su içmelidir. Sonrasında sarımsak, havuç, yulaf ve tahin bunlarda yine anne sütünü artıran besinlerdendir. Dereotu, çemen tohumu ve rezene bunlarda sık kullanılan süt artırıcı besinlerdir. Fakat bu besinlerin de sütü artırsın diye rastgele ve çok miktarda alınmaması gerekir. Bu konuda mutlaka bir uzmana başvurmalı ve neyi, ne zaman yenmesi ve içilmesi gerektiği konusunda bilgi alınmalıdır.” Anneye de bebeğe de çok yararlı Uzun süre anne sütü alan bebeklerde üst ve alt solunum yolu enfeksiyonu, kulak enfeksiyonları, diyabet, astım, lösemi ve lenfoma görülme sıklığının çok azaldığını belirten Dr. Onur Yılmaz, anne sütünün anneye de çok faydası olduğunu, emziren annelerin kemik erimesine daha az maruz kaldığını, meme kanseri gibi kanserlerden daha çok korunduklarını ve doğum sonrası komplikasyon riskinin azaldığını dile getirdi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Sonbahar ve kış aylarında solunum yolu enfeksiyonları artıyor

Muğla'da anne sütünün önemi vurgulandı Haber

Muğla'da anne sütünün önemi vurgulandı

Gebe bilgilendirme sınıfı eğitimci ebeler Dilek Çelik ve Gülşah Gürel tarafından poliklinik giriş arenasında kurulan stantta, anne adaylarına ve emziren annelere anne sütünün önemi ve emzirme hakkında bilgilendirmeler yapılarak, lohusa şerbeti ve kurabiye ikramında bulunuldu. Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Turhan Togan ve hastane idarecileri de ziyaret ettiği stantta ebelere çalışmalarında destek verdi. Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Turhan Togan “Sağlıklı Nesiller Ve Sağlıklı Gelecek İçin Anne Sütü Bir Hazinedir, Anneden Bebeğe İlk Aşıdır. 1991 yılından itibaren Ülkemizde, Sağlık Bakanlığı ve UNICEF iş birliğiyle "Anne Sütünün Teşviki ve Bebek Dostu Sağlık Kuruluşları Programı" başlatılmıştır. Bu çerçevede bebek dostu hastane olarak gebe okulumuzda gebelerimize eğitim ve danışmanlık hizmeti sunmaktayız. Anne sütü bebeklerimizin gelişimi için en uygun içeriğe sahip, doğal, her an hazır olan bir besindir. Bebeklerimizin doğumdan itibaren ilk yarım bir saat içerisinde emzirilmesine başlamak, ilk 6 ay bebeklerimizin ihtiyaçlarının tamamını karşılayan anne sütüyle beslenmelerine devam etmek ve emzirme sürelerini 2 yılın üzerine taşımak en önemli hedefimizdir. Sağlıklı ve doğru emzirme hakkında eğitimlerimiz gebe okulumuzda ve yeni doğum yapmış değerli annelerimize yataklı servislerimizde ebelerimizce de anlatılmakta ve destek olunmaktadır. Sağlıklı nesiller için hayata anne sütü ile başlayalım” dedi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Diş hekimi Sarıyar’dan diş hassasiyeti uyarısı

Anne Sütü Saklanır mı? Anne Sütü Saklama Kabı nedir? Anne Sütü Saklama Kabı Nasıl Kullanılır? Haber

Anne Sütü Saklanır mı? Anne Sütü Saklama Kabı nedir? Anne Sütü Saklama Kabı Nasıl Kullanılır?

Anne sütün bebeklerin gelişimi için çok önemli bir kaynak olmaktadır ve tek bir damlasının bile ziyan edilmemesi gerekmektedir. Bu nedenle de günümüzdeki birçok bilinçli anne kendi sütlerini çeşitli yollarla saklamaktadır. Herhangi bir durumda bu sütler kullanım için uygun hale getirilmektedir. Bundan kaynaklı olarak da birçok marka bu işlem için özel olan ürünleri tasarlamayı tercih etmektedir. Anne sütünün saklama koşulları göz önüne alınarak tasarlanan bu kaplar ya da ürünler anne ve bebek için çok değerli ürünler olmaktadır. Emziren anneler tarafından tercih edilen anne sütü saklama kabı doğru kullanıldığında sütün kalitesini korur. Bebek ürünleri arasında sıklıkla tercih edilen bu ürün özellikle çalışan anneler için oldukça avantajlıdır. Süt Saklama Kaplarının Sağladığı Avantajlar Nelerdir? Süt saklama kaplarının her biri üretildikleri ham maddenin ne olduğuna göre çeşitlilik göstermektedir. Bu bağlamda da cam süt saklama kapları ya da biberon gibi sağlığa zararlı olmayan ve oldukça pratik olan ürünler tercih edilebilmektedir. Cam doğal bir madde olması ve kolay temizlenmesi bakımından diğer ürünlere göre daha revaçtadır. Ancak polipropilen malzemeden üretilen ürünlerinde hafifliği ve dayanıklılığı da büyük bir etkiye sahip olabilmektedir. Bu ürünlerin sağladıkları yararlar açısından bakıldığında seçilecek ürünün ne olacağı önemli olmaktadır. Bu nedenle sizler için bu faydaları derledik. Süt saklama kaplarının sabit yapılarının olması nedeniyle sütlerinizi daha kolay bir şekilde saklamak mümkün olmaktadır. Kapların üzerine yazabileceğiniz sağılma zamanları sayesinde de tazeliklerinin kontrolünü tamamıyla elinize almanız mümkün olabilmektedir. Süt saklama poşetleri dış etkenlere yani delinme, zedelenme gibi etkenlere karşı daha dayanıksızken süt saklama kapları bu açıdan daha yararlı olabilmektedir. Süt saklama kapları kolaylıkla temizlenebilen ve birden fazla kullanım imkânı tanıyan ürünlerdir. Bu sayede, bu tür kaplar bütçeniz için de uygun seçenekler olmaktadır. Süt saklama kaplarının birçoğuna biberon başlığının takılabiliyor olması da bebeğinizin daha rahat süt içmesine olanak sağlanmaktadır. Süt saklama kaplarının tercih edilmelerinin ana nedenlerinden biri de kullanım kolaylığı sunmalarıdır. Hatta birçok süt saklama kabı direkt olarak süt sağma pompasına takılabilmektedir. Bu sayede anne, hiç zahmet etmeden sütünü saklayabilmektedir. Philips Avent 5’li Anne Sütü Saklama Kabı ile anne sütü doğru bir şekilde saklanabilir. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Anne sütü artar mı? Anne Sütü Arttırmak için ne yenmelidir? İşte Anne Sütünü Arttırmak İçin 5 Öneri

Anne sütü artar mı? Anne Sütü Arttırmak için ne yenmelidir? İşte Anne Sütünü Arttırmak İçin 5 Öneri Haber

Anne sütü artar mı? Anne Sütü Arttırmak için ne yenmelidir? İşte Anne Sütünü Arttırmak İçin 5 Öneri

Anne sütü bir bebeğin en büyük ihtiyaçlarından biridir. Çünkü özellikle de yenidoğan bebekler hiçbir şekilde dışarıdan bir yiyecek alamıyor olmaları nedeniyle tek besin kaynağı olarak anne sütü tüketebilmektedir. Ancak, anne sütü zaman zaman azalabilmektedir ve bu oldukça doğal bir durumdur. Anne sütü sonsuz bir kaynak olmamaktadır ve bebeğin beslenmesi için annenin sütünü arttıracak emzirme ürünleri  gibi çeşitli yollar bulması gerekmektedir. Aksi takdirde annenin sütü bebeğe yetmeyebileceği için bebeğin gelişiminde bazı problemler meydana gelebilmektedir. Bu problemlerin önüne geçmek için ise size anne sütünü arttıracak beş öneri hazırladık. Anne Sütünü Artıran Besinleri Alınmalıdır Anne sütünün çok önemli olduğu bilinmektedir. Ancak zaman zaman anne sütü yeterli gelmeyebilir. Çünkü, anne yeteri kadar süt arttırıcı besinler tüketmeyebilmektedir. Bunun için de Galactago Neo Anne Sütü Arttırıcı Bitkisel Damla gibi çeşitli süt arttırıcı ürünleri kullanması gerekmektedir. Bol Bol Emzirilmelidir Anne bebeğini ne kadar emzirirse o kadar süt üreteceği çeşitli araştırmalar ile ortaya konmuştur. Çünkü, süt üretim süreci anne ile bebeğin arasındaki hormonal süreçler içerisinde gerçekleşir. Annenin vücudu bebeğin ihtiyaç duyacağı kadar süt üretir. Ancak, eğer anne bebeğin daha sık emzirirse bu durumda vücut, bebeğe yetmediğini düşüneceği için çok daha hızlı bir süt üretim sürecine girecektir. Süt Sağma Makinesi ile Sağma Yapılmalıdır Anne her zaman bebeğin yanında olamaması durumunda süt sağma makinesi kullanılması önerilmektedir. Anne bebekten ayrı kalacağı süre boyunca bebeğin beslenme ihtiyacını karşılayacak kadar sütü sağmalı ve güvenle saklamalıdır. Aksi takdirde annede sağılmayan süt ağrı yapabilir ve bebekte aç kalabilir. Çok Su İçilmesi Önemli Günlük hayatımızda su yaşamımız için çok önemlidir. Çünkü hem yaşamamız için hem de annenin süt üretebilmesi için suya ihtiyaç duyulur. Bu bağlamda da eğer annenin vücudunda su oranı yüksek olursa süt üretebilmesi çok daha kolay bir hale gelecektir. Kendinize Dikkat Edin Annenin bebeği kadar kendine de dikkat etmesi, beslenme şeklini düzenlemesi, sinir, stres, endişe gibi duyguları minimum düzeye indirmesi önerilmektedir. Aksi takdirde annenin o gerginliğini bebek de hissedeceği için bebeğin huysuzlaşması durumu ile karşılaşılabilir. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Aspir yağı nedir? Aspir Yağı Neye İyi Gelir? Aspir Yağı Faydaları nelerdir?

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.