TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#ağız kokusu

ağız kokusu haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, ağız kokusu haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Ağız kokusuna dikkat! Diş çürüğü belirtisi olabilir Haber

Ağız kokusuna dikkat! Diş çürüğü belirtisi olabilir

Diş üzerinde bulunan bakteri plaklarının, düzenli diş fırçalama ile temizlenmediği takdirde asidik bir ortam oluşturduğunu ifade eden Diş Hekimi Özge Nur Durkaya, “Oluşan asit diş yüzeyindeki mineralleri çözerek dişte madde kaybı oluşturur ve diş yüzeyinde çürük oluşumu başlatır” diye konuştu. Tüketilen besinlerdeki asit, tükürüğün içeriği ve kalitesi, dişlerin yapısı ve çeşitli hastalıkların da diş çürüğü için ortam oluşturabileceğine dikkat çeken Durkaya, “Diş çürüğü, dişin dış yüzeyinin çözünmesiyle meydana gelen boşluklardır. Bu boşluk tedavi edilmediği takdirde genişler ve şiddetli ağrı ve hassasiyet gibi belirtilerle gündelik hayatınızı olumsuz etkileyecek duruma gelebilir” dedi. Bazı çürükler fark edilmeyebilir Dişlerin çiğneme yüzeyindeki çürüklerin gözle görülebildiğini ancak diş aralarında ve arka kısımlarında, üst çenede oluşan çürüklerin daha zor görüldüğünü aktaran Diş Hekimi Durkaya, “Fark edilmeyen çürükler düzenli diş muayenesi yaptırmayan bireylerde, çürüğün ilerleyerek dişin ağrımasına sebebiyet verir” şeklinde konuştu. Belirtilerin dikkate alınması gerekiyor Diş Hekimi Özge Nur Durkaya, diş çürüğünün belirtilerini ise “Tatlı, sıcak, soğuk içecek ve yiyecekler tüketilirken dişlerde meydana gelen hafif ya da keskin bir ağrı, nedensiz şekilde meydana gelen ağrı, dişlerde gözle görülebilir renk değişimi, lekelenme ve çukur oluşumu, herhangi bir yiyecek ısırıldığında ortaya çıkan ağrı, ağızda kötü koku oluşumudur” şeklinde açıkladı. “Başlangıçtan itibaren çürüğü kontrol altına almak gerekir” Bu belirtilerden biri görüldüğünde mutlaka bir diş hekimine muayene olunması gerektiğini belirten Diş Hekimi Özge Nur Durkaya, şu ifadeleri kullandı: “Düzensiz yapılan hekim kontrolleri veya var olan semptomların kaybolması halinde doktora danışmamamız meydana gelen çürüklerin ilerlemesine sebebiyet verebilir. Gitgide ilerleyen çürükler ağrı ile gündelik hayatı olumsuz etkileyebilir. Aynı zamanda dişin yapısında meydana gelen çözünmeler ilerledikçe, yapılan tedavide daha fazla dokunun kaybolması anlamına gelir. Bu nedenle başlangıçtan itibaren çürüğü kontrol altına almak gerekir. Düzenli bakım, sağlıklı diyet, düzenli hekim kontrolleri ile diş çürüklerini kontrol altına alabilirsiniz.” BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Çocuklarda ağız kokusu hastalık habercisi olabilir

Çocuklarda ağız kokusu hastalık habercisi olabilir Haber

Çocuklarda ağız kokusu hastalık habercisi olabilir

Yüz kemikleri arasına yerleşmiş olan havalı boşlukların (sinüslerin) iltihaplanmasıyla ortaya çıkan enfeksiyona 'sinüzit' denir. Sinüzitin akut ve kronik (müzmin) olmak üzere iki tipi vardır. Akut sinüzitte; burun tıkanıklığı, sarı, yeşil veya kanlı burun akıntısı, gözlerin etrafında ağrı, öne eğilmekle artan yüz veya baş ağrısı, ateş belirtileri bulunabilir. Kronik sinüzitte ise bu belirtilerden ziyade koyu burun akıntısı, geniz akıntısı, burun tıkanıklığı ve yerleşmiş bir başağrısı daha sık görülür.Üç   aydan daha uzun süren bir sinüzit kronikleşmiş demektir. "Uçak seyahatlerini önermiyoruz" Burunda tıkanıklığı olan kişiler risk altındadır. Burun kemiğinin eğri ya da kırık olması, burun etlerinin aşırı büyümesi,polip varlığı sinüzite karşı kişiyi daha hassas hale getirir. Alerjisi olanlarda da sinüzit sık görülür. Eğer nezle, grip bir kişide bir haftadan daha fazla sürüyorsa bu durum arık büyük ihtimalle sinüzittir. Özellikle hafif nezle grip hali varken uçak seyahatlerini kesinlikle önermiyoruz, bu şekilde basınç değişikliği yaratan durumlar sinüzit gelişimini kolaylaştırır. Sigara içiminde kolaylaştıran bir faktördür. Çocuklarda sinüzit geçirebilir.Belirtileri çocuğun yaşına göre farklılık göstermekle birlikte, 5 yaşın altındaki çocuklarda baş ağrısını nadir görürüz. Büyük çocuklarda ise sinüzitte baş ağrısı daha sık olur. Özellikle gece öksürmeleri , geniz akıntısı ve ağız kokusu olan çocuklarda,10 günden uzun süren burun akıntısı da mevcutsa sinüzit ihtimali akla gelmelidir.''diyerek sözlerine şöyle devam etti, "İnatçı ve geçmeyen öksürük sinüzitte geniz akıntısına bağlıdır. Öksürükle birlikte sarı, yeşil burun akıntısı da vardır.Sinüzitte geniz akıntısına bağlı ağız kokusu olabilir. Kişi genellikle dilinde pas tadı olduğunu zanneder, başkası söylemediği takdirde ağız kokusunun farkına varmaz." İlk seçenek ilaç tedavisidir Sinüzit tedavisinde ilk seçenek ilaçla tedavidir. Bu amaçla antibiyotikler, burun akıntısı ve burun içindeki dokuların şişliğini azaltan ilaçlar (dekonjestanlar) ve üst solunum yollarını temizleyen buradaki koyu salgıları azaltan ilaçlar birlikte kullanılır.Son zamanlarda özellikle çocuklarda sinüzite bağlı gelişen komplikasyonlara oldukça sık rastlamaya başladık.Göz çevresinde ve göz kapaklarında kızarıklık ve şişlik geliştiğinde iltihabın göze yayıldığını ve göz de ciddi hasar yapabileceğini unutmamak lazım.Bu durumda çocuğunuzu mutlaka acil olarak KBB doktoruna götürmelisiniz. Erişkinler içinde bu durum geçerlidir.7 günü geçen koyu renkli burun akıntısı, yüksek ateş ve şiddetli baş ağrısı olan hastalarda antibiyotik tedavisi 10-14 gün süreyle  mutlaka uygulanmalıdır. Op. Dr. Bahadır Baykal,''Akut sinüzitler de komplikasyon gelişmediği sürece ameliyata çok nadir gereksinim duyulur. Eğer kişi uzun süren ilaç tedavisinden fayda görmemiş ve sinüziti kronikleşmişse ameliyat alternatif bir yöntem olarak düşünülmelidir. Tomografi ile kronik sinüzitinin değerlendirilmesi yapılan hastanın,burun kemiği eğriliği, burun eti büyümesi yada polipi varsa sinüzitle beraber bunlarda tedavi edilmelidir.''dedi. HABER MERKEZİ

Ramazan'da ağız kokusuna karşı tavsiyeler Haber

Ramazan'da ağız kokusuna karşı tavsiyeler

Ramazan ayında oruç tutan kişilerde açlık nedeniyle de ağız kokusu meydana gelebilir. Ramazan ayında da ağız ve diş sağlığına dikkat edilmesi son derece önemlidir. Ağız içinde oluşmuş çürükler, uyumsuz diş kaplamaları, dişeti iltihapları ve besin birikmiş olan dil yüzeyi ağız kokularına neden olmaktadır. Ramazanda ağız kokusuna karşı öncelikle hem iftarda hem de sahurda bol su tüketilmelidir. Su tüketimi dilin kurumasına engel olur,ağız içinde bulunan bakterileri azaltır ve tükürük salgını fazlalaştırarak ağız kokusunun azalmasına yardımcı olur. Yine Ramazan'da ağır yemekler tüketmek yerine hafif olan besinler tercih edilmelidir. Soğan ve sarımsak gibi besinlerden uzak durun. Uygun olan yiyecek ve içeceklerle birlikte tarçın tüketerek ağız içindeki bakterilerin azalmasına yardımcı olabilirsiniz. İftar yapıldıktan ve sahur sonrası mutlaka dişetleri, dişler ve dil fırçalanmalıdır. Ayrıca her beslenme sonrası ağız çalkalanmalıdır. Yine ağız ve diş temizliği için diş ipi mutlaka kullanılmalıdır. Ağız gargaraları da kullanılabilir. Ağız kokusunun çoğunlukla nedenleri; Nefeste oluşan kötü koku, büyük oranda ağız içi kaynaklıdır. Ağız içi bir enfeksiyon, ilerlemiş bir diş eti hastalığı ya da ağız içinde birkaç saatten fazla kalmış gıda artıklarına yerleşen bakteriler kokuya sebep olabilir. Kokuya sebep olan diğer sistemik problemler ise: sinüzit, şeker hastalığı (aseton kokusu), mide ve bağırsak hastalıkları, böbrek yetmezliği (balıksı koku), karaciğer ve metabolizma bozukluklarıdır. Ağız kokusunun öncelikle sebebi teşhis edilmeli ve buna göre tedavisi yapılmalıdır. Çürük dişlerin ve diş eti hastalıklarının tedavisi, çekilmesi gereken dişlerin çekimi ve yenilenmesi gereken restorasyonların değişimi ile oral hijyen düzeyi arttırılarak halitosisin önüne geçilebilir. HABER MERKEZİ

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.