TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Adalet Bakanı Bekir Bozdağ

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Bakan Bozdağ'dan yeni personel alımı açıklaması Haber

Bakan Bozdağ'dan yeni personel alımı açıklaması

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirerek, "'Biz gelince falan özgür olacak, filan özgür olacak.' Bunlar yargıya müdahaleden hep şikayet ediyorlar. Biz de yargıya kimsenin müdahale etmesini istemeyiz. Müdahale etmesine de izin vermeyiz ama şimdi Sayın Kılıçdaroğlu yargıç, 'Hemen çıkacak.' Ne yapacaksın? Beraat mı vereceksin? Sen hakim misin, savcı mısın?" ifadelerini kullandı. 14 Mayıs'ta yapılacak 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nde Şanlıurfa'dan AK Parti milletvekili adayı olarak gösterilen Bozdağ, Balıklıgöl'de yapılan TRT Haber canlı yayınında, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı. Kentte, kendini evinde gibi hissettiğini belirten Bozdağ, Şanlıurfa'nın evlatlarından biri olarak şehre hizmet edeceğini söyledi. Bozdağ, Şanlıurfa'da zorlaştıran değil kolaylaştıran, ayıran değil birleştiren bir anlayışla çalışacaklarını, yeni dönemde Şanlıurfa'nın tarım, sanayi ve diğer alanlarında geldiği noktayı daha ileri taşıyacaklarını anlattı. Kentin en büyük şikayetinin enerji alanında olduğunu dile getiren Bozdağ, sulama elektriği ile ilgili problemleri azaltmak için Karacadağ Güneş Enerji Sistemi Projesi'nin devreye alınacağını, şehrin enerji bakımından endüstriyel bölge ilan edilerek özel yatırımların destekleneceğini bildirdi. Bekir Bozdağ, kentsel dönüşümle ilgili de Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Şanlıurfa'da çalışmalar yapılacağını bildirdi. "Kararsızların AK Parti'ye, Cumhurbaşkanı'mıza kaydığını görüyoruz" Seçimlerin ilk turda sonuçlanıp sonuçlanmayacağının sorulması üzerine Bozdağ, halkla beraber siyaset yapan birisi olarak halkın tepkilerine baktığını ifade ederek, şunları kaydetti: "Vatandaş seçimle ilgili kararını vermiş, bu seçim birinci turda bitecek, çok net. Taraf olarak söylemiyorum, gördüğüm bunca seçim tecrübesine istinaden söylüyorum. Katılım yüksek olacak, kararsızların da Türkiye'nin hayrını düşünerek karar vereceğine inanıyorum. Çünkü her seçimde toplumun bir kesimi 'A', bir kesimi 'B' diye ayrıştığı için kararsızlar esasında iktidarı tayinde önemli rol oynuyor. Onlar da ülkenin menfaatine bakıyorlar. Bazıları 'kararsız şuna, buna bakıyor' diyor. Kararsız, nefretine, kinine göre bakan insanlar değil. Bu ülkenin, milletin çıkarı nerede, ona göre bakıyor. Her defasında kararsız seçmen, 'Türkiye'nin çıkarı Cumhurbaşkanı'mız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'da' dedi, oraya verdi. Seçim anketlerine de bakarsanız kararsızların dağılımının gittikçe AK Parti'ye, Cumhurbaşkanı'mıza kaydığını görüyoruz." Türkiye'de iktidarda sorun olmadığını, bugüne kadar 15 seçimi kaybeden muhalefetin sorunlu olduğunu ifade eden Bozdağ, "İnsanların bıktığı, usandığı iktidar değil. Çünkü her yeni şeyi söyleyen iktidar. Tayyip Bey'den daha yeni şey söyleyen ikinci bir lider yok ama 'eskiye döneceğiz' diyen, Türkiye'nin krizlerine, kaoslarına geri dönmeyi vadeden, eskiyi yeni diye takdim eden zihniyet var. Türkiye'de muhalefet sorunu vardır. Muhalefeti de değişimi yapmaya halk sandıkta mecbur edecektir. 14 Mayıs akşamı Sayın Kılıçdaroğlu da yok, diğer genel başkanlar da partilerinin başında duramayacaktır. Halk değişim düğmesine basmıştır." dedi. TBMM'deki milletvekili dağılımıyla ilgili nasıl bir sonuç çıkabileceğinin sorulduğu Bozdağ, Cumhur İttifakı'nın salt çoğunluğu sağlayacağını söyledi. Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bölgesel söylemlerde bulunduğunun belirtilmesi üzerine Bozdağ, bunun "riyakar bir siyaset" olduğunu kaydetti. "Birtakım ahitleşmelerin olduğu anlaşılıyor" Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala'nın serbest bırakılacağına yönelik vaatler var. HDP'ye verilmiş sözler mi var?" sorusuna, şu yanıtı verdi: "Sayın Kılıçdaroğlu gitti, görüştü. Meclis'te görüştü, partiye gidemedi. Madem ittifak yapıyorsun partisine git. Partiye gitmeye cesaret edemedi. Bunu da HDP'ye oy veren vatandaşlarımızın dikkatine sunmak isterim, HDP'li vatandaşlarımızın oylarına ihtiyacı varken HDP'yi ziyaret etme cesaretini gösteremeyen, fotoğraf vermekten çekinen birisi seçimden sonra, oy alışverişinden sonra, ihtiyacı kalmazsa o binaya, binanın arkasındakilere dönüp bakar mı, bunu değerlendirmelerini istiyorum. Bu görüşmelerde birtakım ahitleşmelerin olduğu anlaşılıyor. 'Biz gelince falan özgür olacak, filan özgür olacak'. Bunlar yargıya müdahaleden hep şikayet ediyorlar. Biz de yargıya kimsenin müdahale etmesini istemeyiz. Müdahale etmesine de izin vermeyiz ama şimdi Sayın Kılıçdaroğlu yargıç, 'Hemen çıkacak.' Ne yapacaksın? Beraat mı vereceksin? Sen hakim misin, savcı mısın? Yargıtay mısın? İstinaf mısın? Değilsin. Sen nasıl yapacaksın? O zaman işte demek ki başka birtakım kanuni düzenlemeler yapacak. O zaman onu söyle." Cumhurbaşkanı yardımcısı modeli Millet İttifakı'nın 7 cumhurbaşkanı yardımcısı modelinin sorulması üzerine Bozdağ, dünyanın hiçbir yerinde 7 başkan yardımcılığının bulunmadığını, "7 Kocalı Hürmüz" modelinin vaat edildiğini söyledi. Bozdağ, Millet İttifakı'na ilişkin, "Bir solcuyu cumhurbaşkanı seçmek için beş tane sağcı ittifak etmiş uğraşıyor. Bir sağcıyı indirmek için, bütün sağcı genel başkanların bir kısmı bir araya gelmiş, solcu birini onun yerine getirmek için canla başla çalışıyorlar. Çok ilginç bir şey bu. Bizim siyasi tarihimiz bakımından da. Bunların motivasyon kaynağı kin, nefret ve intikam, buna esir olmuşlar. O yüzden kinlerini nefretlerini ve intikam duygularını rehber edinenlere halk iktidar vermez." diye konuştu. Adalet Bakanlığına personel alımı Yeni anayasayla ilgili de açıklamalarda bulunan Bozdağ, mevcut anayasanın darbe anayasası olduğunu, milletin anayasası olmadığını kaydetti. Anayasanın 423 yerinde değişiklik yapıldığını aktaran ve "423 yamalı bir anayasayla biz karşı karşıyayız." diyen Bakan Bozdağ, yeni bir anayasa yapılması gerektiğini vurguladı. Bozdağ, Adalet Bakanlığına yeni personel alımıyla ilgili soruyu yanıtlarken de daha önce 18 bin 500 yeni personel alımı yapılacağını açıkladığını hatırlattı. Yeni kadrolar ilave edildiğini bildiren Bozdağ, "Şu anda 22 bin 120 personel alımı için yazımızı Cumhurbaşkanlığına gönderdik. Önümüzdeki hafta hangi ilde, hangi branşta kaç kişi alacağımızın ilanını yapacağız. 22 bin 120 personel alımı için ilana çıkacağız." bilgisini paylaştı. AA

“Müteahhit firma 360 gün içinde bin 122 konutu teslim edecek” Haber

“Müteahhit firma 360 gün içinde bin 122 konutu teslim edecek”

Kahramanmaraş merkezli depremin yıkıma uğrattığı Diyarbakır'da evi hasar gören depremzedeler için Karacadağ eteklerindeki Oğlaklı Mahallesinde hazineye ait 6 bin 200 dönümlük mera arazisi TOKİ'ye devredildi. Depremzede vatandaşlar için planlanan konutların çalışmaları başladı. Temel kazma işlemi başlayan ve ilk etapta ihalesi tamamlanan bin 222 konutun şantiyesi tamamlandı. İş makineleriyle aralıksız çalışmaların sürdüğü konut inşaatı, 61 bloktan oluşacak. Karacadağ eteklerinde bulunan bin 100 nüfuslu Oğlaklı Mahallesinde toplamda 27 bin konut inşa edilecek. Deprem bölgesinde görevli koordinatör bakan olan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, bu alanda incelemelerde bulunduktan sonra gazetecilere açıklamalarda bulundu. Bakan Bozdağ, Diyarbakır’da yaşanan deprem felaketinde yıkılan evlerin yeniden inşasıyla ilgili belirlenen mevkide çalışmalar başladığını, Oğlaklı Mahallesinde 17 Mart 2023 tarihinde ihale yapıldığını hatırlattı. “Adeta burada yeni bir kent inşa ediyoruz” Bin 122 konutun temel atma çalışmasının devam ettiğini ifade eden Bakan Bozdağ, “Yakında Cumhurbaşkanımızın da katılımıyla bu temel atma töreni gerçekleşmiş olacak. Müteahhit firma 360 gün içinde bu bin 122 konutu yapıp teslim edecektir. 17 Mart 2024 tarihinde de konutlar hak sahiplerine teslim edilecektir. Şimdiden Diyarbakırımıza ve hak sahiplerine hayırlı olmasını temenni ediyorum. Buranın zemini de çok sağlam olan bir yer. Karacadağ gölgesinde, zeminde de kayalık bir durum var. Bu deprem nedeniyle güçlü zemin olan yerlerden birisi. Burası Diyarbakırımızın yeni ve en güzel yerlerinden birisi olacak. Adeta burada yeni bir kent inşa ediyoruz” dedi. “Burada 100 bine yakın nüfus yaşam imkanı bulacaktır” Diyarbakır genelinde 27 bin civarında yapılacak bağımsız konutların bunun muhtemelen yaklaşık 20 binini bu alana inşa etmiş olacaklarını kaydeden Bakan Bozdağ, “Burada 100 bine yakın nüfus yaşam imkanı bulacaktır. Burası yeni bir şehir, belki ileride Diyarbakır’ın büyük bir ilçesi olmaya aday yeni bir yaşam alanıdır. Buradaki süreci valimiz, ilgili birimlerimiz ve hepimiz yakından takip edeceğiz. Kısa sürede bitmesi hususunda elimizden gelen ne varsa tamamını yapacağız. Burada sadece konutlar yok; cami, resmi yerler, sağlık, sosyal, ticaret tesisleri ve merkezleri var” diyen Bakan Bozdağ, “Onlarda ikinci ihalenin içerisinde yer alacak. Burası bir bütün alan olarak düzenleniyor. Hem yeşil alanıyla, parklarıyla, otoparkıyla hem sağlık, hem eğitim tesisleri hem de ibadethaneleriyle bu bölgenin yeni gözdesi olacak” şeklinde konuştu. İHA

Bakan Bozdağ: Yıkılan binalarla ilgili soruşturmalarda 171 kişi tutuklandı Haber

Bakan Bozdağ: Yıkılan binalarla ilgili soruşturmalarda 171 kişi tutuklandı

Bozdağ, Diyarbakır'dan bağlandığı CNN Türk canlı yayınında, Kahramanmaraş merkezli depremlere ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı. Depremin ardından Türkiye'nin ayağa kalktığını ifade eden Bozdağ, bakanların bölgelere gittiğini, kendisinin de Diyarbakır'da bulunduğunu belirtti. Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Cumhuriyet savcılarının duruma el koyarak resen soruşturmalar başlattığını vurgulayan Bozdağ, yıkılan binaların sorumlularının tespiti, delillerin toplanması için yoğun mesai harcandığını dile getirdi. Deprem soruşturmalarının aktif şekilde sürdüğünün altını çizen Bozdağ, "Deprem soruşturmaları kapsamında bugüne kadar 583 şüpheli hakkında işlem yapıldı, 171 kişi hakkında tutuklama kararı, 197 kişi hakkında adli kontrol kararı verildi. Yakalama kararı 77 kişi hakkında çıkarıldı, gözaltı talimatı verilen 49 kişi, gözaltında olan 14 kişi. Yurt dışında olduğu tespit edilen 2 kişi, ölen 11 kişi var, ifadeleri alınan 62 kişi olduğunu görüyoruz." bilgisini paylaştı. Bekir Bozdağ, binaların müteahhidinden yapı sahibi, denetimi yapan, işçi ve ustasına kadar sorumluların ayrı ayrı tespitinin yapıldığını kaydetti. SORUMLU OLANLAR HESAP VERECEK Hakkında işlem yapılanlar arasında kamu görevlileri, yöneticiler ve denetim yapanların bulunup bulunmadığının sorulması üzerine Bozdağ, şöyle konuştu: "Şu ana kadar tutuklu 171 kişiden 78'inin müteahhit, 64'ünün yapı sorumlusu olduğunu görüyoruz. Yapı sahibi 11 kişi, binada değişiklik yapan 18 kişi var. Hakkında adli kontrol verilenlere baktığımızda 70 müteahhit var, yapı sorumlusu 78, yapı sahibi 21, binada değişiklik yapan 28 kişi. Ayrıca inşaatın ustası, inşaat teknikeri, yapı ruhsatı düzenleyen, yapı kullanma izni veren, denetimi yapan ve burada sorumluluğu ve imzası bulunan kim varsa bunların hepsi soruşturmaların kapsamındadır ve bunların sorumlulukları ayrı ayrı değerlendirilmektedir. Yıkılan bir binada sorumluluğu olan kim varsa görevi ne olursa olsun onların hepsi sorumluluklarına göre adalet terazisinde tartılacak ve hakkında yapılması gereken, hukukumuzun emrettiği her türlü iş ve işlem tereddütsüz yapılacaktır. Sonuna kadar da her tür soruşturma yürüyecektir ve adalet tecelli edecektir. Bundan hiç kimsenin endişesi olmamalıdır. Sorumlu olanlar, milletin gözü önünde, milletin yargısına hesap verecektir." HERKES SORUMLULUĞU KADAR MESUL TUTULACAK Bozdağ, kolonların kesilip kesilmediğinin, imara aykırı değişiklik yapılıp yapılmadığının, denetimleri kimin yaptığının, izinleri kimin verdiğinin savcılıklar tarafından incelendiğini ve araştırıldığını anlattı. Kamu görevlileri hakkında da soruşturma olup olmayacağına yönelik soruyu Bozdağ, şöyle yanıtladı: "Kimin ne kadar sorumluluğu varsa herkes sorumluluğu kadar bütün bu yapılanlardan mesul tutulacaktır. Hukuk bunu emrediyor. Herkesin kusuru tespit edilecek, buna göre bir değerlendirme yapılacak. Ruhsat veriyorsanız bu mevzuata uygun mu, yapı kullanma izni veriyorsanız bu yapı kullanma izni teknik düzenlemelere ve mevzuata uygun mu, denetimler doğru mu yapılmış, ustaysa demirleri doğru mu bağlamış, betondaki kum ve çimento oranı teknik nizamnameye uygun mu bütün bunlar, aklımıza gelebilecek ne kadar soru varsa buradan kaynaklı olabilir, buradaki eksiklik bu sonuçları doğurabilir, denetim eksikliğinden kaynaklanmıştır, şu şartlar gerçekleşmediği halde buna ruhsat verilmiştir ya da başka başka şeyler yapılmıştır... Diyarbakır özelinde söyleyeceğim, burada 411 insanımız hayatını kaybetti. Bu 411 insanımızın hayatını kaybettiği binaların hepsinin altında işletmeler, dükkanlar var. Bu dükkanların bir kısmında kolon kesme ve başka iddialar var. Bütün bunlarla ilgili de soruşturmalar yapılıyor ve bunlarla ilgili de adli işlemler sürüyor. Kolon kesildiyse, binanın kolonları ve kirişleri bu nedenle yükü taşımadıysa elbette bunu kesenlerle, buna izin verenlerle, göz yumanlarla, denetim yetkisini kullanmayanlarla ilgili yasal işlem yapılacaktır. Bunda hiçbir şüphe yok." Bozdağ, kullanıcıların yaptığı imara aykırı değişikliklere de bakıldığını, süreçlerin titizlikle, delillendirilerek devam ettiğini belirtti. ANAYASAL DÜZEYDE BİR DEĞİŞİKLİKTE FAYDA VAR "İmar affı artık Türkiye'de literatürden kalkmalı, siz buna katılıyor musunuz?" sorusuna Bakan Bozdağ, "Anayasal düzeyde bazı konularda af çıkarılamayacağına dair hükümler var, o zaman anayasal düzeyde bir düzenleme yapıldığı takdirde bu kalıcı olabilir. Belki 'imar affı çıkarılamaz düzenlemesini' veya 'imarla ilgili suçlarda ceza alanın affı cihetine gidilemez', bunu anayasal düzeyde tartışmak, değerlendirmek, Meclisin de bu anlamda Anayasa'yı değiştirmedikçe adım atamayacağı bir düzenlemeyi tartışmakta elbette fayda vardır. Bu konuda anayasal düzeyde bir değişiklikte ben kendi adıma söylüyorum, böyle bir değişiklikte Türkiye açısından fayda vardır, yarar vardır. Yaşadığımız bu tecrübelerde bu konuların artık Türkiye'nin gündemine gelmemesi gerektiğini gösteriyor. Bunu gündeme sokmayacak şey de anayasal engeldir." yanıtını verdi. Hayatını kaybedenlerin kimlik tespiti konusunda DNA testleri yapıldığını bildiren Bozdağ, yaşamını yitirenlerin yakınlarının örnek vermesinin önemli olduğunu vurguladı. Deprem soruşturmaları kapsamında delillerin toplanması için büyük titizlikle çalışıldığını dile getiren Bozdağ, delillerin karartılmasının söz konusu olmadığını, deliller toplanmadan enkazın kaldırılmadığını anlattı. Bekir Bozdağ, bilirkişi incelemesi yapılmadan kaldırılan enkazın bulunmadığını kaydetti. Bozdağ, "Şu ana kadar enkazdan bilirkişi incelemesi için numune alma çalışması Diyarbakır, Adana, Şanlıurfa, Gaziantep ve Kilis'te tamamlandı, üç ilimizde devam ediyor. Orada da önemli mesafe alındı. Şu ana kadar 6 bin 167 binada bilirkişi incelemesinin tamamlandığını ifade etmek isterim. Yakın zamanda da kalan üç ilimizdeki bilirkişi incelemeleri de tamamlanmış olacaktır." diye konuştu. Deprem iddianameleri için koordinatör başsavcılığa ihtiyaç bulunup bulunmadığının sorulması üzerine Bozdağ, buna ihtiyaç bulunmadığını söyledi. Bakan Bozdağ, deprem bölgelerine çok sayıda savcı görevlendirildiğini anımsatarak, savcı ihtiyacı olan yerlere ilave görevlendirmeler yapılabileceğini belirtti. "Depremlerde hasar gören binaların yapımında yer alan kişilere meslekten men cezasına yönelik düzenleme yapılır mı?" şeklindeki soru üzerine Bozdağ, ceza ve imar mevzuatının gözden geçirilmesinde büyük fayda olduğunu belirtti. Bozdağ, müteahhitlere kamu ihalelerine girmelerine yönelik men cezası verilebildiğini, mühendis ve mimarlarla da ilgili benzer yaptırımların uygulanabildiğini ifade ederek, "Bunlarla ilgili daha etkin, daha caydırıcı neler yapılabilir, elbette Adalet Bakanlığı olarak bu konu üzerinde çalıştığımızı ifade etmek isterim." diye konuştu. Depremlerde yıkılan binalarla ilgili "zaman aşımı" konusunun çok tartışıldığını, Yargıtay 12. Ceza Dairesinin konuyla ilgili yerleşik içtihatlarının bulunduğunu anlatan Bozdağ, şunları kaydetti: "Zaman aşımı, fiilin olduğu neticenin meydana geldiği andan itibaren işlemeye başlıyor. Dolayısıyla binaların eski tarihli olması, onların zaman aşımından istifade edeceği anlamına gelmez çünkü zaman aşımı, deprem tarihi olan 6 Şubat'tan itibaren burada işlemeye başladığına dair Yargıtayımızın yerleşik içtihatlarının olduğunu ifade etmek isterim." CEZALARI YENİDEN DÜZENLEMEK KONUSUNDA HAZIRLIĞIMIZ VAR Bozdağ, ceza alan kişilerin aynı mesleği yapmaya devam edebilmelerine yönelik soru üzerine, herkesin hak ettiği ceza neyse onu alacağını ve alması gerektiğini söyledi. Bu cezaların ve caydırıcılık konusunun yeniden ele alınacağını bildiren Bozdağ, "Çünkü taksirle baktığımız zaman cezalarda gerçekten caydırıcılık konusunda yeteri kadar caydırıcılık vasfı taşımadığını bu olaylar da bize bir kez daha gösterdi. Şimdi o maddeleri yeniden ele almak ve bu cezaları yeniden düzenlemek konusunda bizim bir hazırlığımız var." ifadelerini kullandı. Depremde yıkılan Adıyaman'daki İsias Oteli soruşturmasında gizlilik kararı verilip verilmediğine ilişkin soru üzerine Bozdağ, "Soruşturduk, orada bir gizlilik kararı yok diye biliyorum. Kamuoyuna öyle yansıdı ama gizlilik kararı olmadığına dair bana bilgi verdiler." dedi. KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ ENGELLEYEN BAZI YARGI KARARLARI Bozdağ, bazı yargı kararlarının kentsel dönüşümü engellediğine ve bunun önlenmesine yönelik soru üzerine, kentsel dönüşümün Türkiye'nin önemli konularından biri olduğunu ve bugüne kadar bu konunun çok tartışıldığını söyledi. Türkiye'de bugüne kadar kentsel dönüşümle ilgili binlerce dava açıldığını dile getiren Bozdağ, şöyle devam etti: "Sadece 2015 ile 2023 arasında açılan dava sayısına baktığımızda bu rakam bile oldukça yüksek bir rakam. 2015 ile 2023 arası 7 bin 97 kentsel dönüşüm davası var. İstanbul, Ankara, Kocaeli'yi de bunlara ilave ettim. 5 bin 713'ü deprem bölgesiyle beraber Ankara, İstanbul dahil davalar. Örneğin 5 bin 120 dava sadece İstanbul'da açılmış. Ankara'da 250 dava, Kocaeli'de 25 dava, Malatya'da 14, Adana'da 245, hasılı Türkiye'nin dört bir yanında kentsel dönüşüm nedeniyle açılmış davalar var. Bu davalar, kentsel dönüşümü yavaşlattı. 2012'de çıkan yasa nedeniyle atılması gereken adımlar maalesef atılamadı, bu nedenle gecikti. Bu davaları çıkarttırdım ben. Baktığım zaman belediyelerin, STK'ların, kişilerin açtığı davalar var ama kentsel dönüşüm davaları maalesef milletimiz ve devletimizin büyük bedeller ödemesine neden oldu." Bozdağ, kentsel dönüşümle ilgili davalar konusunda herkesin bir kez daha düşünmesinde fayda olduğunu vurguladı. "Biz de bu davalarla ilgili neler yapılabilir, onun üzerinde de bir çalışma yapıyoruz." diyen Bozdağ, şunları söyledi: "Anayasa'ya aykırı olmamak kaydıyla 'Acaba hukuk içinde, Anayasa'ya uygun biçimde neler yapabiliriz', bunun üzerinde durmakta fayda var. Kentsel dönüşümü, 'rantsal dönüşüm' diye takdim edip siyasi rekabetin konusu haline getirmek büyük bir vebaldir, büyük bir haksızlıktır, hem milletimize hem devletimize haksızlıktır. Kentsel dönüşüm, milletimizin de devletimizin de hayrına, yararına büyük bir projedir." Deprem bölgesindeki ve il dışına tahliye edilen depremzedelerin seçimde nasıl oy kullanacağına ilişkin soru üzerine Bozdağ, bugüne kadar seçimle ilgili değerlendirme yapmadıklarını ve deprem sonrası çalışmaların devam ettiğini söyledi. Bozdağ, seçimle ilgili sürecin yasalarda herhangi bir yoruma açık olmayacak şekilde açık açık yazdığını vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı: "Seçim yapıldığı zaman kim nerede, nasıl oy kullanacak bizim seçim kanunlarımızda yazıyor. Bunu konuşanların hepsi bunları biliyorlar. Onun için buralarda ayrı bir değerlendirme yapmaya hiç gerek yok. Her şey açık ve net ortadadır. İşin doğrusu böylesi bir zamanda daha fazla bir değerlendirme yapmayı doğru görmüyorum. Herkes meskun olduğu yerde oyunu kullanacak. Diğer meskun olduğu yer neredeyse orada oyunu kullanıyor. Seçim listeleri yayınlandığında, askıya çıktığında, o askıda insanların itirazı varsa itiraz edecek, adres değişikliklerini işleyecek ve ona göre oy kullanacaklar yani bunlar için yeni bir düzenlemeye o yüzden ihtiyaç yok." Bakan Bozdağ, "Sandıklar deprem bölgesinde konteyner ve çadırlarda mı kurulacak?" şeklindeki soruya "Ona YSK karar verecektir. YSK kurmak isterse ona bakacaktır." yanıtını verdi. AA

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.