Hububat Haberleri - Son Dakika Hububat Haber Güncel Gelişmeler

Hububat ve bakliyat ihracatı 9,2 milyar doları buldu

Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri verilerine göre, Türk hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörü, yılın 9 ayında 217 ülke ve serbest bölgeye 10 milyon 603 bin 984 ton ürün gönderdi. Dış satım karşılığında 9 milyar 205 milyon 576 bin dolar gelir elde eden sektörün bu dönemdeki ihracatı, geçen yılın aynı dönemine göre miktarda yüzde 35,31 değerde ise yüzde 11,89 yükseldi. İtalya'ya ihracat yüzde 1400 yükseldi Sektör, en fazla ihracatı 3 milyar 120 milyon 433 bin dolarla Orta Doğu ülkelerine yaptı. Orta Doğu'yu 2 milyar 49 milyon 88 bin dolarla Afrika, 1 milyar 511 milyon 186 bin dolarla Avrupa izledi. Sektörün ülke bazlı ihracatında ilk sırada 1 milyar 501 milyon 542 bin dolarla Irak yer alırken, 637 milyon 801 bin dolarla İtalya ikinci, 519 milyon 365 bin dolarla ABD üçüncü oldu. Sektörün İtalya'ya yaptığı ihracat geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1400 artış gösterdi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu, sektördeki ihracatın ivme kazandığını belirtti. İhracatın sektör için önemli olduğunu anlatan Tiryakioğlu, şunları kaydetti: "İhracatımız hem değerde hem de miktarda önemli şekilde yükseldi. Ürünlerimizi geçmişte az alan ülkeler şu an daha fazla almaya başladı. İtalya bu duruma bir örnektir. İhracatımız 10 milyar dolara yaklaştı. İhracatımızın ve sektörümüzün ihracatından memnumuz ve başarıyı daha da yükseltmek için çalışacağız. Ülkemizin potansiyeli yüksek ve ürünleri kalitelidir. Gelecek dönemlerde ihracatımızın ulaştığı seviye herkesi mutlu edecektir." BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Aradığınız fiyata ve gıdaya ulaşılamıyor

Mazot ve gübre destekleri erken ödenecek

"Hububatta 2023 Üretim Yılı Mazot ve Gübre Desteklerinin 2023 Yılında Ödenebilmesine ve Bu Ödemelere İlişkin Finansman Maliyetlerinin Karşılanmasına İlişkin Cumhurbaşkanı Kararı", Resmi Gazete'de yayımlandı. Kararla hububatta (buğday, arpa, çavdar, yulaf, tritikale ve çeltik) 2023 üretim yılı tarımsal desteklerinden mazot ve gübre desteğinin bu yıldan itibaren ödenebilmesine ilişkin usul ve esaslar belirlendi. Bu kapsamdaki tarımsal destek tutarları, bu tutarları hak etmiş üreticilerin talep etmeleri halinde, Ziraat Bankasınca, destek amacına uygun şekilde kullanılmak şartıyla, 29 Mart 2024 vadeli kredi kullandırılmak suretiyle ödenebilecek. Destek ödemesinin banka tarafından kredi kullandırılarak üreticilere yapılması halinde, kredilerin vade tarihine kadar oluşacak faiz tutarı, gelir kaybı ödemeleri kapsamında Hazine ve Maliye Bakanlığınca, anapara ödemeleri ise Tarım ve Orman Bakanlığınca tarımsal üreticiler adına bankaya yatırılacak. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından, üreticilerin hak edişlerine yönelik listeler bu yıl, destekleme ödeme takvimi ise 2024 yılında bankaya iletilecek. Kredinin kullandırılması, hak edişin tespitine ve üreticinin bankaya başvurmasına bağlı olacak. Karar kapsamında kredi tahsis edilecek üreticilerin kredi tahsis kriterlerinin belirlenmesi, borçlandırma, kullandırma, takip ve tahsil gibi işlemleri bankanın kendi usul ve mevzuat esasları dahilinde yürütülecek. Merkezi yönetim bütçe imkanları çerçevesinde krediler vadesinden önce kapatılabilecek. Bankaca, karar kapsamında kullandırılan krediler nedeniyle oluşan gelir kaybı tutarları, kredilerin faiz tahakkuk tarihinde/erken kapatma olması durumunda kredinin kapatıldığı tarihte banka tarafından uygulanan cari faiz oranları esas alınarak hesaplanacak. Bu kapsamda kredi kullanan tarımsal üreticiler adına Hazine ve Maliye Bakanlığınca yapılan gelir kaybı ödemeleri, Bakanlık bütçesinin ilgili tertibine tefrik olunan ödenekten karşılanacak. Kredinin vadesinden önce kapatılması durumunda kalan vadeye yönelik olarak bankaya ilave herhangi bir ödeme yapılmayacak. Gelir kaybı ödemeleri, bankanın, karar kapsamında kullandırılan kredilere ilişkin vade sonuna/erken kapatma tarihine kadar hesaplanan ve ilgili dönem sonunda kendi kayıtlarına göre kesinleşmiş gelir kaybı tutarlarını Hazine ve Maliye Bakanlığınca bildirilen formatta iletmelerini takiben gerçekleştirilecek. Tarımsal destek ödemelerinin tamamlandığı tarihe kadar kullanılmayan krediler için bankaya ödeme yapılmayacak. Karar, 15 Eylül 2023 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girdi. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Kartla ödeme ne kadar arttı?

Tarihinin en yüksek hububat alımı gerçekleşti

Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürü Ahmet Güldal, "TMO, tarihinin en yüksek alımını gerçekleştirerek 11 milyon tonun üzerinde hububat aldı. Aldığımız hububatların karşılığı 65-70 milyar lira gibi bir meblağ üreticilerimize ödendi, ödenmeye devam ediyor. 2023-2024 ve sonraki belki bir iki yılda arz güvenliğimizi sıkıntıya sokacak problem olmayacağını değerlendiriyoruz" dedi. Tarım ve Orman Bakanlığı TMO Genel Müdürü Ahmet Güldal, 2023 yılı hububat alımı ve stokların mevcut durumuna ilişkin İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklamalarda bulundu. TMO’nun hasat dönemlerinde yoğun bir faaliyet içerisine girdiğini belirten Güldal, "Normalde haziran-ağustos ayı sonlarına kadar olan bu süreç hububatta bu sene bereketli bir mahsulün olması dolayısıyla eylül ayına sarkmış oldu. Hatta şu anda da kısmen devam ediyor" dedi. Güldal, Türkiye’de bu yıl büyük bir rekolte görüldüğünü hatırlatarak, "8 buçuk milyon ton arpa, 21 milyon buğday tahmini yapılmıştı. Ama geldiğimiz noktada bu rakamların üzerinde dahi üretim alındığı görünüyor. Mart ayına kadar Türkiye kuraklık riskini yaşayan bir ülkeydi. Ama ondan sonra gelen mart sonu, nisan ve mayıs yağışları ülkemizin her bölgesinde ciddi bir verim artışına, toparlanmaya ve rekoltede de yüksek rakamların oluşmasına vesile oldu. Bu anlamda bereketli bir sezon geçirdik" ifadelerini kullandı. "11 milyon tonun üzerinde bir hububat alımı gerçekleştirdik" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan hububat alım fiyatlarının üretici açısından memnun edici olduğunu kaydeden Güldal, TMO’nun bu yılki hububat alımına ilişkin şöyle konuştu: "Sektörün birtakım sebeplerden ticarete çok girmemesi dolayısıyla bütün alım ağırlığı TMO’ya yönelmiş oldu. TMO bu süre içerisinde tarihinin en yüksek alımını gerçekleştirdi. Bugün itibarıyla 11 milyon tonun üzerinde bir rakam hububat alımı gerçekleştirildi. Türkiye'deki kendi depolarımıza, lisanslı depolara, kiraladığımız depolara ve yetmediği yerlerde de büyük ölçüde açık yığın sahalarına stoklamış olduk. Bu ciddi bir alımdır. Karşılığı 65-70 milyar lira gibi bir meblağ üreticilerimize ödendi, ödenmeye devam ediyor. 30 gün içerisinde vadesi gelen üreticilerimize biz ödüyoruz. Kalan miktarlar önümüzdeki haftalarda ödenmiş olacaktır." "Alımlarımız devam ediyor" Güldal, ülke genelinde hasadın birçok bölgede tamamlandığını aktararak, "Özellikle Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki alımlarımız devam ediyor. Gene iç bölgelerde üreticilerimizin satmayıp da şimdiye beklettikleri ürünler oluyor. Onları da almakta bir sıkıntımız yok. Çok azalarak da olsa alımlarımız devam ediyor" dedi. "Daha yüksek bir ekim miktarına ve alanına ulaşacağımızı tahmin ediyoruz" Ekim döneminin ekim ayı itibarıyla başlayacağını hatırlatan Güldal, devletin son yıllarda hububata yaptığı pozitif yaklaşımın üretim alanlarının artmasına sebep olduğunu vurgulayarak, "2023 yılında buğday ekilişi 7 milyon üzerine çıkmıştı. Önümüzdeki yılda da yani bu sonbahar döneminde yapılacak ekilişlerle beraber daha da yüksek bir ekim miktarına ve alanına ulaşacağımızı tahmin ediyoruz" açıklamasını yaptı. "Mısırda bugüne kadar 500 bin ton üzerinde alım yaptık" Ağustos ayının sonu itibarıyla alımlarına başlanan mısırda üreticinin genel olarak TMO’yu tercih ettiğini bildiren Güldal, "Sadece mısırda günlük 20-25 bin ton civarında alım yapıyoruz. Bugüne kadar da 500 bin ton üzerinde alım yaptık. Çukurova ve Hatay tarafı, Adana bölgesinden ağırlıklı hasatlar gerçekleşmişti. Asıl ikinci ürün hasatları İç Anadolu Bölgesi, başta Konya olmak üzere 15-20 gün sonra başlayacak. Güneydoğu, Diyarbakır gene öyle. Dolayısıyla büyük bir mısır alımı gerçekleştireceğimizi değerlendiriyoruz" dedi. "Mısır ürünlerini alma ve depolamada herhangi bir sıkıntı çekmeyeceğiz" Güldal, depolarda mısır alımına yer kalıp kalmayacağına ilişkin, "TMO, gelecek olan mısırı depolamak için hazırlığını yapmaktadır ve yapıyor. Hem kendi depolarımız hem özel sektörün depoları ve hem de lisanslı depolardaki boşalan kısımları değerlendiriyoruz. TMO'ya gelecek mısır ürünlerini alma ve depolamada herhangi bir sıkıntı çekmeyeceğiz. Yine mısır üreticilerimize aynı şekilde 30 gün içerisinde ödemelerini yapacağız" ifadelerine yer verdi. "2023-2024 ve sonraki bir iki yılda arz güvenliğimizde sıkıntı yok" Güldal, TMO’nun stoğuna dair şunları aktardı: "11 milyon tonun üzerinde buğday ağırlıklı olmak üzere arpa aldık. Hasat sonuna kadar en az 2 buçuk-3 milyon ton mısır alacağız. Bizim 2023-2024 ve sonraki belki bir iki yılda arz güvenliğimizi sıkıntıya sokacak problem olmayacağını değerlendiriyoruz. Çünkü bu stoklar önümüzdeki yıllarda da muhafaza edilecek şekilde bir ihtiyaç stoğu da olacaktır. Elbette bunlar zamanı geldiğinde ticarete konu edilecektir. Ticarete, üretime, işlemeye dönecektir ama yeni hasat dönemiyle beraber bu şart daha rahat olacaktır. Şu anda söyleyebiliriz ki özellikle Karadeniz’deki büyük ülkeler dışında arz güvenliği ve üretim noktasında en rahat ülkelerin başında Türkiye gelmektedir. Çünkü ciddi bir üretim ve stok oluşturduk. Bunun da önümüzdeki yıllarda önemli oranda katkı sağlayacağını değerlendiriyoruz. Bir problem görmüyoruz." BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Manisa’da çiçek açan erik ağacı şaşırttı

Sivas’ta hububat rekoltesi arttı ancak kalite düştü

2023 yılının ilkbahar ve yaz aylarında etkili olan yağmur üreticileri etkiledi. Yağmur ile verim artsa da sarı pas ve septoria hastalıkları nedeniyle kalite düştü. 2023 yılı hasat dönemini değerlendiren Sivas Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hacı Çetindağ, eylül ayı itibarıyla hasat döneminin sona erdiğini söyledi. Çiftçilerin Toprak Mahsulleri Ofisi’nden (TMO) randevu alarak hasat ettikleri ürünleri sattığını söyleyen Çetindağ, “2023 yılı iklim değişikliğinden dolayı aşırı yağışlarla geçti. Hasat zamanı yaklaştığında ise aşırı sıcaklıklardan dolayı rekoltenin fazla olmasına rağmen kalite oranımız düştü. Sayın Cumhurbaşkanımız tarım arazilerinde ekilmedik yer kalmamasını söylemişti. Bizim Anadolu insanımız da tüm arazilerini ekti. İklim şartlarının sıkıntılı olması nedeniyle kalite düştü” dedi. “Çiftçilerimiz üretmeye devam edecek” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iyi bir alım fiyatı açıkladığını ifade eden Çetindağ, “Çiftçinin elinde ürün kalmayacak dendi. Ben biliyorum ki Cumhurbaşkanımız verdiği sözü yerine getirir. Çiftçilerimiz üretmeye devam edecek. Bu vatan bizim. Çiftçilerimiz emin olsun ki Sivas Ziraat Odası olarak başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere bütün devlet büyüklerimizle istişare halindeyiz. Genel başkanımız da bu konuları sürekli dile getiriyor. Tarımda stratejik bir öneme sahip çiftçilerimiz tüccarlara ezdirilmesin” diye konuştu. Bu haber de ilginizi çekebilir: Sivas Kongresi’nin 104. yılı Aliağa’da törenle kutlandı

Bafra Ovası'nda hububat hasadı başladı

Bafra Ziraat Odası Başkanı Osman Tosuner, Bafra Ovası'nda ekim kasım aylarında ekilen buğday ve arpanın hasat olgunluğuna geldiğini söyledi. Ovada hububatın geçen yıl olduğu gibi bu yıl da yaklaşık 250 bin dekar alanda ekildiğini belirten Tosuner, bölgede haziran ayındaki aşırı yağışların etkisiyle kalite ve verimde yüzde 30 civarında düşüş bulunduğuna dikkati çekti. Hasat edilen hububatın özel sektör ve Toprak Mahsulleri Ofisine (TMO) satıldığını dile getiren Tosuner, "Ovanın haricinde 75 kırsal mahallede de hububat ekili. Fazla yağış olması ve dengesiz sıcaklık üründe kırsalda yüzde 75, ovada ise yüzde 15 hastalık meydana getirdi." dedi. Ortalama verimin ovada 750 ila 800, kırsalda ise 500 ila 650 kilogram arasında olduğunu anlatan Tosuner, "Buğday alımının üç fiyat üzerinden olması lazım. 7,5 lira birinci sınıf, 7 lira ikinci sınıf, 6,5 lira üçüncü sınıf şeklinde bir fiyat uygulanabilir. Üreticinin bir diğer sıkıntısı, çiftçi sırasını, randevusunu almış ama yağışlardan dolayı hasat yapamamış. Dolayısıyla randevu dönemine hasadı yetiştiremeyecek." ifadesini kullandı. Tosuner, hububatı özel sektöre veren üreticinin desteklerden faydalanabilmesi için faturasını alıp il veya ilçe tarım ve orman müdürlüklerine onaylatması gerektiğine işaret ederek, aksi durumda destekleme ödemesini alamayacağını kaydetti. Üretici Ferdi Yılmaz da hububat hasadına başladığını belirterek, "Bölge fazla yağış aldığından dolayı buğdayın verimi düşük. Arpa ile buğday daha önceleri 20-25 gün aralıklarla harman olurdu. Şimdi buğday ile arpa aynı zamanda hasat ediliyor. Buğdayı tüccar faturalı 5,5 liradan alıyor. Toprak Mahsulü Ofisleri ise 7,5 liradan alıyor. Güzel para veriyor ama 45 gün, 2 ay gün veriyor randevu için. Bunun biraz daha aşağı çekilmesini istiyoruz." diye konuştu. AA

Dinar’da hububat hasadı başladı

Dinar İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünden yapılan açıklamada, hasadın ilçeye bağlı Yaka köyünde başladığı kaydedildi. Açıklamada, “Bölgemizde yağışların bitmesi sonrasında hububat arazilerinde de olgunlaşma hızlanmaktadır. İlçemizde yaklaşık 300 bin dekar hububat arazisi bulunmakta olup hasat yapmak için nem ve olgunluk kontrolleri sonrası hareket edilmesi tavsiye edilir. Tüm üreticilerimize bol bereketli bir sezon dileriz” ifadelerine yer verildi. İHA

Malatya’nın ‘Çukurovası’nda hububat bolluğu

Depremin ağır tahribata yol açtığı Malatya’da bu yıl ilkbaharda yağışların yüksek olması çiftçilerin yüzünü güldürüyor. Malatya’nın Yazıhan ilçesinde de yağışların fazla olması ile bu yıl hububatta bolluk yaşanıyor. Düz ve geniş tarım alanlarına sahip ilçede, şu sıralar biçerdöverler aralıksız çalışarak hububat hasadını yapıyor. Türkiye Ziraat Odaları Birliği Bölge Koordinatörü ve Malatya Ziraat Odaları Birliği Başkanı Yunus Kılınç, büyük bir yıkımla karşı karşıya kalan Malatya’da tahıl da hasada başladıklarını belirterek, “Bu sene yağışların fazla olması üreticilerimizin yüzünü güldürdü. Şu anda hasadını gerçekleştirdiğimiz arpa ve buğdayda dekar başına 400 ila 600 kilogram arası verim alıyoruz” dedi. Malatya’nın asrın felaketinde büyük yıkıma uğradığını da hatırlatan Kılınç, buna rağmen çiftçiler yine de üretimlerine ara vermeden devam ettiğini söyledi. Üretim ile yaraların sarılacağını söyleyen Kılınç, TMO tarafından açıklanan tahıl fiyatlarının ise buğday da 8,25 TL, arpa da 7 TL artı 50 kuruş destek, oluğunu ifade etti. Üretici olarak 10 TL üzeri bir fiyat arzu ettiklerini ancak bu sezon rekoltenin yüksek olması ile çiftçinin zarar etmekten kurtulduğunu da sözlerine ekledi. Malatya’da tahılda hasadın başlar başlamaz TMO’nun da alım yapmasının üreticiyi memnun ettiğini de belirten Başkan Kılınç, Recai Kutan Boztepe Barajı ile ilçede 83 bin dekarlık alanda yonca, silajlık mısır, çerezlik ayçiçeği, pancar ve tahıl olmak üzere her çeşit ürünü Yazıhan’da ürettiklerini söyledi. İHA

Suriye sınırında hububat hasadı başladı

Kilis ve ilçelerinde ovalarda yetiştirilen mercimek, arpa, buğday hasadına başlanırken, sulanan arazilerde ise hasadın biraz daha geç başlayacak. Hububat hasadının başladığı bölgelere giren biçer döverler tam kapasitede çalışırken, şu ana kadar üreticiler dönümde 250-500 kilogram arasında ürün alıyor. Yüksek rekolte beklendiğini belirten Kilis Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Güven Özdemir, Arpa hasadıyla başlayan hububat hasadının devam ettiğini dile getirerek, "İlimizde yaklaşık olarak 150 bin dekar alanda arpa, buğday hububat ürünleri bulunmaktadır. Bu hasadın büyük bir bölümü Elbeyli ilçesinde 150 bin dekar alanda oluşmakta. Suriye'ye sıfır noktada olan bölgemizde yüksek verim yüzleri güldürüyor. Ama ürün fiyatının çok düşük olması üreticiyi düşündürüyor" diye konuştu. Çiftçilere de ürünlerini satmakta acele etmemelerini gerektiğini belirterek çağrıda bulunan Özdemir, "Çiftçilerimiz ürünlerini satmadan önce devletimizin vereceği taban fiyatı beklemelidir. Taban fiyatlar belirlendikten sonra ürünlerini piyasaya sürmelidir" diye konuştu. İHA

Yeni kriz kapıda: “Hububatımızı kurtarabilmeliyiz”

SULTAN GÜMÜŞ KAYA Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ersoy Yıldırım, her geçen gün kuraklık gerçeğiyle yüzleştiğimiz bu dönemde tarımda yaşanacak olan sorunlara dikkat çekti. Hububat tarımının yoğun olduğu kentlerde kuraklığın yaşandığını belirten Yıldırım, “Tek temennim, bahar yağışlarının gelmesi. En azından hububatımızı kurtarabilmeliyiz çünkü Türkiye'nin yıllık yaklaşık 20 milyon tona yakın hububat üretimi var” dedi. YAĞMURLAMA VE DAMLA SULAMA ÖNERİSİ Tarımda su tasarrufu için kanal şebekesi bulunan yerlerde yağmurlama ve damla sulama uygulamalarının hızlandırılması gerektiğini söyleyen Yıldırım, tasarruf önlemlerini de ele aldı. Yıldırım, tarımda su tasarrufuna ilişkin şu önerilerde bulundu: “Toprak suyunun korunması ana hedef. Su hasadı tekniklerini konuşuyoruz ama pratiğe az aktardığımızı düşünüyorum. İkincisi, dünyada toprak işlemeyi azaltma yönünde bir trend var. Doğrudan ekim ve sıfır toprak işleme bunlardan bazıları.” ELEKTRİK FİYATLARINDAKİ ARTIŞ… “Bir diğer husus, mevcut kuyulardan en az su çekimini sağlayacak bilinçlendirme çalışmalarına destek olmamız” ifadelerini kullanan Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti: “Biz şu an için bir yaptırım koşuluna sahip değiliz. En büyük yaptırım; elektrik fiyatlarındaki artış. Bu artış sulama sürelerini kısaltmıştır. Çoğu bölgede az enerji bedeli ödeyenler az su kullanmıştır. Ürüne ihtiyaç duyduğundan fazla su verip bitkinin kökü suya boğulduğunda, sanılanın aksine verimde düşüş yaşanacaktır. Dolayısıyla bitkiye, ihtiyaç duyduğu zaman, ihtiyaç duyduğu miktarda su vererek hem su tasarrufu yapılabilir hem de bitkinin rahat büyümesi sağlanabilir.” HUBUBATIMIZI KURTARABİLMELİYİZ Prof. Dr. Yıldırım, hububatın da bu dönemde gerekli yağışı alamadığını söyleyerek açıklamasını şöyle sonlandırdı: “İç Anadolu'da Eskişehir, Afyonkarahisar ve Kırıkkale'de de yağışlarda yüksek oranlarda düşüş var. Hububat tarımının yoğun olduğu Kırıkkale, ülkemizin bu sonbahardaki en kurak ili oldu. Tek temennim, bahar yağışlarının gelmesi. En azından hububatımızı kurtarabilmeliyiz çünkü Türkiye'nin yıllık yaklaşık 20 milyon tona yakın hububat üretimi var.”