Prof. Dr. Mehmet Çelik: İsrail’e tepkiler yetersiz

Muhabir-Berkay Erden / İsrail Devleti’nin Filistin’e yaptığı saldırılardan sivillerin etkilenmesi insanlık gözünde katliam olarak anılırken; dünya siyasetinde ise konu üzerinde bir tepkisizlik hakim. Uluslararası hukuk arenasında bu sessizliği bozan ülkenin Güney Afrika Cumhuriyeti olması ise uzmanlar tarafından dikkat çekici bir gelişme olarak ifade ediliyor. İsrail’in yaptığı katliamlar ve uluslararası arenada yaşanan bu gelişmeler üzerine görüşlerini paylaşan Profesör Doktor Mehmet Çelik, İslam ülkelerinin Güney Afrika Cumhuriyeti’ne gerekli desteği vermediğini belirtti. Devletlerin halktan gelen tepkilere rağmen İsrail’e destek verdiğini belirten Profesör; “İnsanlık tarihinde yüz kızartıcı bazı olaylar var. Bunlar savaş olarak nitelendiriliyor. İsrail’in ise bugün yaptığı bir milleti soykırıma uğratmak. Dikkat edin 30 bini aşkın bebek öldürdüler ve bu modern dünya dediğimiz dünya bırakın bunu önlemeyi bir de destek veriyorlar. Bu ülkelerin halklarına hiçbir diyeceğim yok onlar devlet yönetimlerinin bu duruşlarını protesto ediyorlar. Amerikan halkı, üniversiteleri, İngiliz gençleri hepsi tepki gösteriyor fakat bu devletlerin yönetimleri İsrail’in yaptıklarını destekliyorlar hem de sonuna kadar destekliyorlar” ifadelerini kullandı.

İslam Ülkeleri’nin yapmadığını Güney Afrika yaptı

Güney Afrika Cumhuriyeti’nin İsrail’in yaptığı katliamı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıması üzerine konuşan Profesör, İslam ülkelerinin yapmadığı hareketi Güney Afrika Cumhuriyeti’nin yaptığını vurguladı. Atılan bu adımın henüz bir sonuca ulaşmamasına rağmen olumlu olduğunu dile getiren Profesör Doktor Mehmet Çelik; “Bunun yanında 60 ülkeye yakın İslam ülkesi ise sessizliğe bürünmüş durumda. Hiç kimsenin yaptığı bir şey yok hatta Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne bir dilekçe bile yazmaktan çekindiler. Bu işi Güney Afrika Cumhuriyeti yaptı. Maalesef onlar o dilekçeyi verirken o salonda dinleyici olarak bile bir Müslüman yoktu. Güney Afrika Cumhuriyeti’nin bu adımı son derece önemli. Medya’ya bazı şeyler de düştü sanki İsrail Devleti’ni devlet olarak tanımama gibi bir yanılgı oluştu. Yine de bu karar çok önemlidir. Fakat dünya bırakın yapması gerekeni yapmayı İsrail’in sürekli sırtını sıvazlıyorlar” şeklinde konuştu.

Sovyetler bir dengeydi

Profesör Çelik yaptığı açıklamada Sovyetler ’in yıkılmasından sonra dünyadaki dengenin bozulduğuna dikkat çekerek, diğer devletlerin artık daha rahat hareket ettiğini dile getirdi. Amerika’nın gönderdiği uçak gemileri üzerinden durumu örnekleyen Profesör, “İnsanlık şunu kaybetti dünyada Sovyetler birliği dağılırken özellikle İslam ülkeleri komünizm yok oluyor diye bayram etti. Meğerse ne nimetmiş dünya için. Batılı emperyalist devletlere karşı bir dengeydi Sovyetler. O denge yıkıldıktan sonra olanları görüyorsunuz. Daha İsrail’in hücumları başlamadan Amerika uçak gemileri gönderiyor Akdeniz’e ‘biz buradayız’ dediler. Bütün dünyaya adeta göz dağı verdiler İsrail’e karışılmasın diye. Bütün dünyanın gözü önünde kaç aydır katliam yapılıyor durmadan. Şimdi Güney Afrika Cumhuriyeti’nin bu teşebbüsü az bir şey değil istenilen neticeyi şu an almış olmasa da en azından devletler arası hukuk arenasından olayı gündemde tutması önemli. Maalesef İslam ülkeleri Güney Afrika Cumhuriyeti’ne yeterli desteği vermediler işin acı tarafı da bu” diye açıklamalarda bulundu.

Dini düzeyde gerekli tepki oluşmadı

Halk ve gençler düzeyinde İsrail’e gösterilen tepkinin İslam ve Hristiyan dünyasını temsil eden kişilere yansımadığını dile getiren Profesör Çelik, düzenlediği konferanslara katılan Hristiyanların hassasiyetine dikkat çektiği açıklamalarını şu sözler ile bitirdi; “Dini açıdan bu olaylara bakacak olursak Allah tüm dünyayı bu olaylar ile imtihan ediyor.  Çok acı bir şey Papalığın bile ciddi bir tutumu olmadı. Dini açıdan Hristiyan dünyasından, Avrupa ülkelerinin gençleri sokaklara döküldü, Amerika’nın üniversite öğrencileri hepsini saygı ile selamlıyorum. Kendi yönetimlerine aylarca yaptıkları protestolar ile tepki gösterdiler. Maalesef İslam Dünyası bunu yapmadı bazı yerlerde sadece siyasi içerikli mitingler oldu. Avrupa’da konferanslar verdim. Oraya dinleyici olarak gelen Hristiyanların yüzlerinde gördüm bizim insanımızdan daha hassasiyetliydiler.”