Palandöken: Daha yılbaşı gelmeden kaçak alkol vakaları başladı

Palandöken, “Yeni yıl yaklaşırken alkollü içeceklerdeki sahtecilik, maalesef insan ölümlerini artırmaya devam ediyor. Bu tür sahtecilikler, normal zamanlarda da yapılmakta fakat medya bunları genellikle görmezden gelmektedir. Sonuçta, toplu ölümler ve etil alkolün serbestçe piyasada veya internet üzerinden satılması, hem halk sağlığını hem de devletin önemli gelir kaynaklarını olumsuz etkiliyor. Yılda 10 milyar TL’lik bir vergi kaybı yaşandığı ifade ediliyor. Bu durum, insan sağlığını hiçe sayanların faaliyetlerinin bir sonucudur. Etil alkolün kolayca erişilebilir olması ve yapım tariflerinin paylaşılması, insanları evlerinde kimyager gibi bu işi yapmaya teşvik etmektedir. Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da 7 kişinin kaçak alkolden zehirlenmesi olayı ortaya çıktı” dedi.

Yeni yıla sayılı günler kala sahte alkol konusunda vatandaşları uyaran Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Emniyet güçlerinin son 10 yılda gerçekleştirdiği denetimlerde, ülke genelinde yaklaşık 15 milyon litre sahte içki ele geçirildi. Sahte alkol kullanımı, körlük, sakatlık veya ölümlerle sonuçlanabiliyor. Bu yüzden devletin, sanayide kullanılan etil alkolün kimlere verildiğini izleyen bir sistemle takip etmesi şart. Eğer bu ürünlerin şişelenip piyasaya sürülmesi engellenmez ve suçlular ağır cezalarla yargılanmazsa, insan ölümleri artmaya devam eder. Her yıl ortalama 500 kişi bu yüzden hayatını kaybetmektedir. Bunun yanı sıra tedaviyle kurtulan veya hiç tespit edilmeyen vakalar da bulunuyor. Sahte alkolle mücadelede, etil alkolün teminini zorlaştırmak en kritik adımdır. Ayrıca, devletin vergi kaybını engellemek amacıyla yüksek alkollü içki vergilerinin bu duruma olan etkisinin de göz önünde bulundurulması gerekir. Alkol tüketimini tamamen engelleyemediğimizde, fiyat artışlarının bu tür ölümcül vakaların yaşanmasına neden olduğu unutulmamalıdır” dedi.

İnsan sağlığını hiçe sayanlara en ağır cezaların verilmesi gerektiğini vurgulayan Palandöken, “En önemli konu, insanların sağlığıdır. Bandrollü ürünlerin kontrollü bir şekilde, yalnızca belirlenen ve satış izni verilmiş yerlerden temin edilmesi sağlanmalıdır. Ayrıca, odalar ve meslek kuruluşlarının bu konuda daha aktif bir rol üstlenmesi gerekmektedir. Alkol satışı yapılan yerlerde sıkı denetimler yapılmalı, oda kaydı ve gerekli belgeler talep edilerek bu işletmelerin ruhsatlandırılması sağlanmalıdır. Bu önlemler, ölümlü vakaların önlenmesinde en etkili yöntemlerden biri olacaktır. Ayrıca, insan sağlığını hiçe sayanlara ağır cezalar verilerek bu tür olayların kökünden çözülmesi sağlanmalıdır. Ailelerin ve bireylerin zarar görmesi, ülkenin vergi kaybı yaşamaya devam etmesi artık son bulmalıdır” dedi.