TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Mülakat sadece bir grubun işine yarıyor

Yaptığı açıklamada Mülakat uygulamasına tepki gösteren Çetin “iktidar istihdam olanaklarını çökme anlayışıyla yandaşlarına rüşvet olarak dağıtmayı hak olarak görmektedir” dedi

Haber Giriş Tarihi: 17.04.2024 14:11
Haber Güncellenme Tarihi: 17.04.2024 14:11
Kaynak: HABER MERKEZİ
Mülakat sadece bir grubun işine yarıyor

AYSELİN UZUN - Büro Emekçileri Sendikası İzmir Şubesi(BES) İzmir Adliyesi önünde “Mülakat Kaldırılsın” adlı bir basın açıklaması düzenledi. Açıklamada kamu personeli seçiminde mülakat yapılmasına karşı çıkılarak, bu uygulamanın emekçilerin önünde bir engel ve baskı aracı olduğu belirtildi. BES İzmir Şube Başkanı Deniz Çetin, ise mülakatın sadece iktidar yanlılarının işine yaradığını bunun dışında hiçbir gruba bir faydası olmadığını vurgulayarak “. Bu iktidarla birlikte görevde yükselme ve unvan sınavlarında uygulanmaya başlayan mülakat uygulaması, kamuya ilk işe girişler dahil, kamu kurumları tarafından yapılan bütün sınavlar liyakatten uzak bir anlayışla iktidar partisinin yandaşlarını bir kayırma, gönül alma ve rüşvet verme aracına dönüşmüştür.” Şeklinde konuştu.

GÖNÜL ALMA VE RÜŞVET VERME

İktidarın kendi etrafını kollama, parti yandaşlarından sermayedar yaratma anlayışıyla ülkeyi yönetmeye devam ettiğini söyleyen Çetin, bu sebeple birçok meslektaşının işsiz kalarak bunalıma sürüklendiğini ya da mesleği yapacak şevkinin kalmadığını belirterek, “İktidarın kamusal kaynakları dağıtma yöntemi ve kendi yandaşlarına servet olarak aktarmasındaki bu el koyma anlayışı kamunun yarattığı istihdam ve görevlerde de hız kesmeden devam etmektedir. Anayasamızda Devletin istihdam yaratma ve kamusal hizmetlerde görev almayı bir hak olarak tanımlandığı gibi, Anayasanın alt metini olan ve kamu emekçilerinin işe alınması ve istihdam edilmesi, özlük haklarına ilişkin düzenlemelerin yer verildiği 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve diğer düzenleyici metinlerde; kamusal hizmetlerin verilmesinde ayrımcılık yapılamayacağı ve kamusal hizmetlerde görev almanın liyakat esasına göre yapılacağı ve kamusal hizmetlerde kariyer yapmanın yine liyakat esasına göre yapılacağı belirlenmiş olduğu halde, iktidar kamunun yarattığı istihdam olanaklarını da tıpkı ekonomik kaynakların dağıtılmasında ki çökme anlayışıyla yandaşlarına rüşvet olarak dağıtmayı hak olarak görmektedir. Bu iktidarla birlikte görevde yükselme ve unvan sınavlarında uygulanmaya başlayan mülakat uygulaması, kamuya ilk işe girişler dahil, kamu kurumları tarafından yapılan bütün sınavlar liyakatten uzak bir anlayışla iktidar partisinin yandaşlarını bir kayırma, gönül alma ve rüşvet verme aracına dönüşmüştür” açıklamasını yaptı.

MÜLAKAT SOPASI KULLANILMAYA DEVAM EDİLDİ

Kamuda mülakat uygulamasının yarattığı ayrımcılık ve tahribatın 2023 Mayıs seçimlerine de yansıdığını dile getiren Çetin, “Konuyla ilgili sendikamızın eylem etkinlikleri ile de gerek muhalefet partileri gerekse iktidar partisi mülakatın kaldırılacağını sözünü vermek zorunda kalmıştır. Ancak iktidar partisi vaat ettiği halde mülakatın kaldırılması konusunda herhangi bir yasal düzenleme yapılmamış; tam aksine bu düzenlemeler yapılmadan yangından mal kaçırırcasına 2023 ve 2024 Yıllarında hemen her bakanlıkta görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavları ile mülakat sopası kullanılmaya devam edilmiştir.  Hatırlarsanız Adalet Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan değişikliği için 19 Ağustos 2023 tarihinde yazılı sınav yapmış, yazılı sınavda başarılı olanlar için 11 Aralık 2023 ile 17 Ocak 2024 tarihleri arasında mülakat sınavı yapmıştı. Ancak yapılacak mülakat öncesi Adalet Bakan yardımcısı Ramazan Can’ın Adalet akademisi toplantısındayken cep telefonuna gelen torpil talepleri ve bu talepleri, Adalet Bakanlığı özel kalemine ilettiğini belirten ve yaklaşık yarım saatten fazla süren yazışmalarıyla gündeme gelmiş ve kamuoyundan yoğun eleştiriler almıştı. Yapılan eleştirilere Adalet Bakanı Yılmaz Tunç “Bu değerlendirmeleri yapacak olan komisyonlardır. Bu talepleri değerlendirirken ilgili komisyonlar kişinin liyakatine bakar. Bizim tek kriterimiz liyakattir” diyerek adeta bakan yardımcısına gelen torpil taleplerini sahiplenmişti. Öyleyse buradan ve bütün işyerlerimizin önünden Sayın Bakana bir kez daha soruyoruz, tek kriterimiz liyakattir diyerek sahip çıktığınız bakan yardımcınızdan torpil talep edenler; yazılı sınavda kaç puan almışlar, yazılı sınavı kazananlar arasında başarı sıralamaları nedir, daha da önemlisi bakanlıkça yapılan mülakat sınavında kaçı başarısız bulunarak elenmiştir” dedi.

MÜLAKAT KALDIRILSIN

Yargı adaleti ve hukukun üstünlüğünün kurumsallaşması için kayda değer bir şey yapmayan adalet bakanlığı yapılan bütün kurum güven araştırmalarında en alt sıralarda kendine yer bulmaktadır” sözleriyle konuşmasına devam eden Çetin, “ Hukukun yerlerde sürünmemesi için bir şeyler yapması gereken bakan yardımcısı, Adalet Bakanlığında binlerce yargı emekçisinin bin bir emekle hazırlandığı görevde yükselme sınavında yazılı sınavı kazanan adayların girmeye hak kazandıkları mülakat sınavında torpile kayırmaya ve emek hırsızlığına aracılık etmektedir. Torpilin ve emek hırsızlığı yapıldığını nereden mi anlıyoruz. Bakanlıkça, açıklanan yazılı sınavda yüksek puan aldığı halde mülakatta elenenlerden ve yine bakan yardımcısının torpiline aracılık ettikleri dahil, yazılı sınavından düşük puan aldığı halde mülakatta başarılı sayılanların çokluğundan anlaşılmıştır.

Bizler Büro Emekçileri Sendikası olarak mülakat uygulamasının emek hırsızlığı olduğunu, kamusal hizmetlerin yerine getirilmesinde liyakat-kariyer ilişkisini ortadan kaldırdığını ve kamusal hizmetleri niteliksiz hale getirdiğini biliyoruz ve sürekli kamuoyunun gündemine getiriyoruz. Bu nedenle mülakat uygulamasına başından beri karşı durduk, kamuda ilk işe girişler dahil, görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarında mülakatın kaldırılması için idari yargıda davalar açtık, siyasi partilerle görüşmeler gerçekleştirerek yasal düzenlemeler için önerilerde bulunduk, diğer taraftan işyerlerimizin önünde ve alanlarda basın açıklamaları yaparak teşhir ettik ve etmeye de devam edeceğiz.

Bir kez daha altını kalın çizgilerle çizerek söylüyoruz. Kamusal görev ve unvanlar hiç kimsenin ve partinin mülkiyetinde değildir. Kamusal hizmet ve unvanlar toplumun ortak Anayasal hakkıdır. Bu sınav ve mülakatların toplumun bütün kesimlerine açık ve eşit olması gerekmektedir. Hak edenin kamusal hizmette görev aldığı, liyakat esasına göre kariyer yaparak yükselmenin temel olarak benimsendiği, dolayısıyla bakan, bakan yardımcıları ve yüksek bürokratların aracılık etmediği/edemediği adil bir sınav hakkı için mücadele etmeye devam edeceğimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz. Mülakat kaldırılsın” diye konuştu.

Kaynak: HABER MERKEZİ

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.