Dilan ve Engin Polat davasında Daltonlar detayı: Hedef Banu Parlak değildi

Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, Bahçeşehir 1. Kısım Doğa Parkı'nda bulunan Banu Parlak'a ait güzellik merkezinin 1 Ekim tarihinde sabaha karşı saat 02.00 ile 04.30 arasında motosikletli kişilerce silahlı saldırıya uğramasına ilişkin yürütülen soruşturmanın tamamlandığını duyurdu.

Sosyal medya fenomeni Dilan Polat ve eşi Engin Polat ile Sezgin Polat hakkında, kara para aklama ve vergi kaçırma gibi suçlamalarla birlikte silahlı saldırının azmettiricisi oldukları iddiasıyla "Birden fazla kişiyle birlikte silahla tehdit" ve "Mala zarar verme" suçlarından 8'er yıla kadar hapis cezası talep edildiği öğrenildi.

SABAH Gazetesi Muhabiri Huzeyfe Atıcı'nın aktardığına göre, sosyal medya fenomeni Dilan Polat ve eşi Engin Polat ile Sezgin Polat hakkında kara para aklama ve vergi kaçırma gibi suçlamalarla birlikte silahlı saldırının azmettiricisi oldukları iddiasıyla "Birden fazla kişiyle birlikte silahla tehdit" ve "Mala zarar verme" suçlarından 8'er yıla kadar hapis cezası talep edildiği belirtildi. İddianamede, silahlı saldırının failinin Daltonlar Çetesi olduğu da ifade edildi.

Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Dilan Polat'ın Banu Parlak'ı tehdit ettiği videoya yer verildiği belirtildi.

İddianamede ayrıca, tehdit videosunun yayınlanmasından kısa bir süre sonra Sezgin, Engin ve Dilan Polat'ın ortak kararıyla, Engin Polat'ın Gürcistan'daki bağlantılarını kullanarak kamuoyunda "Daltonlar Çetesi" olarak bilinen suç örgütünün firari yöneticilerinden olan Beratcan ve kardeşi Batın Can Gökdemir ile Parlak'ın işyerine tehdit amaçlı silahlı saldırı düzenlenmesi için irtibat kurduğu ifade edildi.

Dilan Polat beni öldürmek istedi

İddianamede yer alan Banu Parlak'ın şikayet dilekçesinde ise, şu ifadelere yer verildiği belirtildi:

"Dilan Polat eski arkadaşımdı. Aynı sektörde faaliyet gösteren bir firma kurmam üzerine Dilan Polat ve Engin Polat bana husumet beslemeye başladı. Bu husumetimiz nedeniyle başlayan hukuki süreçler sonuçlandı. Ancak son zamanlarda kamuoyuna duyurulan bazı itiraf ve ihbar mahiyetindeki açıklamaları sebebiyle Engin ve Dilan Polat'ın benimle hukuk sınırları dışında hesaplaşma gayreti içerisine girdiklerini ve beni öldürtmek istediklerini anlıyorum.

Basına da yansıyan bir videoda Halil İbrahim Kalkan isimli şahıs, Engin, Dilan Polat ve Gürsel Yılmaz tarafından azmettirilen bir şahsın silahlı saldırısına uğradığını, kendisinden beni ve Seyhan Soylu'yu vurmasını istediklerini ancak kendisinin kabul etmediğini açıkladı. Polat ailesinden beni öldürtmek istedikleri için şikayetçiyim.

İşyerime ilk silahlı saldırı gerçekleştikten sonra sosyal medya hesabımdan 'İşyerime geçiyorum' şeklinde paylaşım yaptığım bunun üzerine işyerime tekrar silahla ateş edildiğini öğrendim. Can güvenliğimden endişe ettiğime dair paylaşımlar yaptım.

Dilan'ın açıklamaya ilişkin haberleri kendisinin yaydığını düşünüyorum. 30 Eylül günü saat 21.30 sıralarında Dilan Polat beni arayarak 'Kardeşim Sıla'yı içeriye aldılar. Engin'i de, beni de alacaklar bak yapma, o görüntüleri sen yaydın' dedi. Görüşmeden yaklaşık 5 saat sonra işyerim kurşunlandı. Dilan kız kardeşi Sıla'nın gözaltına alınması sebebiyle beni sorumlu tutuyordu. Son paylaşımlarından birinde ekmeği öperek 'Sana ekmek yedirmeyeceğim”

Hedef Banu Parlak değildi

Dilan Polat, tehdit videosunda hedefin Banu Parlak olmadığını şu sözlerle ifade etti;

 “Bahse konu sosyal medya paylaşımında sarf etmiş olduğum sözleri genele yönelik olarak söylemiştim. O tarihlerde sosyal medya üzerinden yoğun saldırıya maruz kalıyordum. Hatırladığım kadarıyla hastane odasında 'İftiranın danasını göreceksin' içerikli videoyu o tarih itibariyle bana sözlü saldırıda bulunan Seyhan Soylu, Feyza Altun ve Cüneyt Özdemir isimli şahıslara ve genele yönelik çekmiş ve yayınlamıştım. Burada hedef Banu Parlak değildi. O dönem bahsi geçen tüm şahıslar bana karşı birleşmiş ve sözlü saldırıda bulunuyordu. Ben de bu saldırılara tepki olarak bu paylaşımı yaptım."

Daltonlar için yakalama kararı

İddianamede, Barış Boyun, Beratcan ve Batin Can Gökdemir'in "Silahlı suç işlemek amacıyla örgüt kurma", "Birden fazla kişiyle birlikte silahla tehdit", "Mala zarar verme" ve "Ruhsatsız silah taşıma" suçlarından ayrı ayrı toplamda 8 yıl 4 aydan 23 yıla kadar hapis cezası istendi. Diğer 5 sanığın da çeşitli suçlardan değişen oranlarda cezalandırılmaları talep edildi.