Arslan: GAP Suyu Cana Can Katacak

HALİL ARSLAN

Mardin Artuklu Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin kurulması için büyük bir mücadele veren Doğu ve Güneydoğu Kültür Sanat Derneği’nin 23 İlden Sorumlu Genel Koordinatörü ve gazetemiz imtiyaz sahibi iş insanı Halil Arslan, Mardin Ovası için hayati öneme sahip olan GAP suyu ile ilgili bir yazı kaleme aldı. GAP suyu ile birlikte değeri daha da anlaşılacak olan Mardin Artuklu Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nin kurulması isteğini de tekrarlayan Halil Arslan, GAP suyunun Mardin Ovası’na katacağı faydaları sıraladı.

ÇİFTÇİ ÜRETMEK İSTEMİYOR

Mardinli çiftçiler artık istese de tarlasını eskisi gibi ekemiyor. Mesela eskiden Mardinli karpuz üreticisinin 1 karpuzdan elde ettiği verim 25 kiloya kadar çıkarken, şu anda bir karpuzdan 3 kilo bile çıkmıyor. Bu yüzden çiftçi de ekmiyor, ekemiyor. Geçmişte toprak sahibinden toprağı yarı yarıya işlemek için yalvaran üreticiler, şimdi bedava toprak versen de üretim yapmak istemiyor. Çiftçi burada neden tarım yapmak istemediğini de net bir şekilde ifade ediyor: “Ektiğim üründen verim alamıyor, kazanç sağlayamıyorum. Verim elde edemediğim bir işi neden yapayım?”

TOPRAĞIN DOKTORU ZİRAAT MÜHENDİSLERİDİR

İşte bu noktada Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP), son derece hayati önem taşıyor. Hem kentimiz için hem de ülkemiz için çok önemli bir proje… Dünya nüfusu her geçen gün artarken, çiftçinin üzerinde tarım yaptığı toprak arazileri, kuraklık ve iklim krizi sebepleriyle verimini kaybediyor. Bu toprakları verimli hale getirmek bizlerin elinde. Ziraat Mühendisleri aracılığıyla toprak analizleri yapılmalıdır. Buradan yola çıkarak, her köye bir ziraat mühendisi gönderilmeli, köye giden ziraat mühendisi de toprağın karakterini ortaya çıkarması için çalışmalar yapmalıdır. Zira, verimi düşen toprağın teşhisini ziraat mühendisleri koyar. Toprak hastaysa doktoru Ziraat mühendisleridir. Teşhis konan toprağın nasıl iyileşmesi gerektiği de bu şekilde ortaya çıkar. Sağlıklı bir hububat yetişmezse insan sağlığından bahsetmemiz mümkün değildir.

TOPRAKLARIMIZI KULAK ARKASI EDEMEYİZ

Şu anda Mardin Ovası’nı oluşturan toprak arazileri de kuraklık hastalığı yaşıyor. Bu hastalığın ilacı da GAP suyudur. GAP suyu Mardin Ovası’na can verecektir, cana can katacaktır. Tek bir örnek vermem gerekirse dünyanın en kaliteli makarna buğdayı Mardin Ovası’nda yetişiyor. Yine dünyanın en iyi bulguru ovamızdan çıkan buğdaydan yapılıyor. İstanbul ve İzmir gibi metropollerdeki market raflarını birinci kaliteyle bu Midyat ve Kızıltepe bulgurumuz süslüyor. Bulgurumuz aynı zamanda ihraç edilen bir bulgur ve ülkemize döviz kazandırıyor. Un ihracatı yapan firmalar buğdaylarını ya Mardin’den ya da Gaziantep’ten alıyor. Dünyanın en iyi makarnalık ve en iyi ekmeklik buğdayımız Kızıltepe Ovası’nda yetişiyor ve tescilidir.  En iyi mercimek de Mardin ovamızda yetişiyor. Tadı da bambaşkadır. Kısacası bu zenginliklerimizi kulak ardı edemeyiz, etmemeliyiz. Bu ürünlerin yetişmesine katkı sağlayacak, memleketimize döviz kazandıracak toprağını GAP suyu ile beslemek durumundayız. Aksi takdirde buğdayı Rusya başta olmak üzere birçok ülkeden ithal etmek durumunda kalmaya devam edeceğiz. GAP suyu ile bu durumu tersine çevirebiliriz. Buğdayı ithal eden ülkeden ihraç eden ülke konumuna gelebiliriz.

ZİRAAT FAKÜLTESİ TALEBİMİZİ TEKRARLIYORUZ

Biz Ekim ayında GAP suyu Mardin Ovası’na ulaşsın istedik. Ulaşacaktı ama yıllardır ötelendiği gibi yine ötelendi. Yukarıda bahsettiğim gibi Mardin Ovası’ndaki toprakları hatta hiçbir toprağımızı kulak arkası edemeyiz. Bu topraklarımıza verimliliği getirmemiz lazım. Ayrıca Mardin Artuklu Üniversitesi bünyesinde Kızıltepe’ye bir Ziraat Fakültesi kurulması talebimizi yine tekrar ediyoruz. Ziraat Fakültesi kurulduğu zaman fakülte dekanı, hocası ve öğrencileriyle birlikte toprağın karakterini de ortaya çıkaracaktır. Ortaya çıkan toprak analiz sonuçlarına göre topraklarımız ekilip biçilecek. Şu anda Ziraat mühendisleri ve fakültesi olmadığı için insanlarımız rastgele gübre kullanıyor. Rastgele kullandıkları gübre ya toprağı yakıyor ya da ortaya bir şey çıkmıyor.

GAP, DAİMİ İSTİHDAM SAĞLAYACAK

GAP suyu, ayrıca Mardin Ovası tarımına mevsimlik işçiliğin ötesinde daimi istihdam da sağlayacak. Zira GAP Suyu; Mardin, Şırnak, Şanlıurfa, Gaziantep ve Diyarbakır gibi şehirlerden yazın batıya mevsimlik işçi olarak gitmek zorunda kalan tarım işçilerini Mardin Ovası’nda tutacak. İnsanlarımız kendi toprağını işleterek verimin artmasına da ciddi katkı sağlayacaklar. GAP suyu göçü engelleyecek ve herkes bulunduğu yerde üretime katkı sunacak.

EN BÜYÜK TEMENNİM…

Nasıl ki her sağlık ocağına doktor gerekliyse, her köye bir ziraat mühendisi de elzemdir. “Bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur” demiş atalarımız. Bizler topraklarımıza bakarak işler hale getirebiliriz. Hem bir medya patronu olarak hem de bölgenin bir ferdi olarak bu konunun gündemde olmasını istiyorum. Yetkililerin de bu konuya dikkat çekmeleri en büyük temennimdir.

100 KAT DAHA UCUZ OLACAK

Tarım için hem elektrik kullanıyoruz hem de yeraltı sularımızı bitiriyoruz. Böyle bakıldığında iki taraftan bir kayıp söz konusu. Yani elektrik enerjisinin ciddi maliyetlerle üretildiği bir dönemde yerüstünde GAP suyu gibi bir su varken, elektriği yeraltı suyu için harcamak büyük bir kayıp. Elektrik her ne kadar boşa harcanmıyorsa da değerinden fazla tükenmiş oluyor. Şöyle ki buğday yetiştiriciliğinde bir hektar 350 TL’ye mal oluyor. Eğer GAP suyu ovamıza ulaşırsa bu maliyet 35 TL’ye çekilmiş olacak. Yani 100 kat daha ucuza buğday üretmiş olacağız.

Tekrar diyorum: İlgililer ve yetkililerin bu konuda duyarlı olmalarını istiyoruz. Su, su, yine su… Su Hayattır. En kısa zamanda GAP suyunun Mardin Ovası’na getirilmesini çiftçilerimizle, üreticilerimizle ve de zengin tarım topraklarımızla dört gözle bekliyoruz.