Dinamo Kiyev maçında bu sezon ilk kez ciddi bir şekilde gözlemleme fırsatı bulduk Fenerbahçe’yi.

Tam beklediğim gibi olduğunu söyleyebilirim. Jesus’un diğer takımlarda olduğu gibi Fenerbahçe ile de bu sezon ortaya bir karakter koyacağını anladık.

Fenerbahçe; savunma, orta saha, kanatlar, bekler ve forvet arkası mevkilerinde gerçekten çok güçlü.

Kiyev maçında, bunu gayet iyi gösterdiler.

Takım; organizasyon kurmakta ve bir bütün olarak hareket etme noktasında çok iyi sinyaller verdi.

Bir diğer artısı ise; maçı bir den fazla formasyonla başarılı şekilde oynayabiliyorlar.

Sarı lacivertlileri bu sezon 3’lü savunma ile de görebiliriz, 4’lü savunma ile de…

Maçta en beğendiğim ismi soracak olursanız: İsmail Yüksel olduğunu söylemek isterim.

Oyunu her iki yönüyle oynayabilen, birden fazla mevkide forma giyebilecek iyi bir oyuncu.

Biraz Emre Can havası sezdim diyebilirim.

Uzun vadede Fenerbahçe için aydınlık bir gelecek görünüyor diyebilirim.

Fakat bunun iki şartı var!

Birincisi; Jesus’un da maç sonunda verdiği demeçte belirttiği gibi Fenerbahçe; organizasyonları sonlandırmakta sıkıntılar yaşıyor.

Yani bitirici bir santrafor eksikliği var. Bu sorun geçen sene de vardı, ondan önceki sene de…

Yönetimin sürekli orta saha transferinden vazgeçmesi; teknik heyetin sözünü dinlemesi gerekir.

Bir ya da iki tane bitirici santrafor ile takımı çok başka seviyeye gelecektir.

İkinci şart ise; kadro şişkinliğinin azaltılması gerekiyor.

Aynı mevkide 3 tane 11’de oynayabilecek bir kadro ile bir yere varmanız mümkün değil. Kadro genişliği konusunu yanlış anladıklarını düşünüyorum.

Muhtemeldir ki; Dinamo Kiyev maçının ardından Jesus takımın kadro sayısını epey bir düşürecektir.

Şimdi gözler rövanş karşılaşmasında.

Umarım bu turu ve bir sonraki turları geçer temsilcimiz ve ülke puanımız için bereketli bir yıl olur.