Okul müdürleri darağacı kurdu

Türk Eğitim-Sen İzmir 3 Nolu Şube Başkanı Adnan Sarısayın, Milli Eğitim Bakanlığı’nın okul müdürlerine yönelik başlattığı not sistemini eleştirdi. Üyeler, müdürlere kıyım uygulandığını iddia ederek temsili darağacı ile basın açıklaması yaptı

EMİNE ŞEKER

Yaşadıkları mağduriyeti anlatmak isteyen Türk Eğitim-Sen İzmir 3 Nolu Şube Başkanı Adnan Sarısayın ve İzmirli eğitimciler, Karabağlar Kaymakamlığı’nın önünde temsili darağacı kurarak, okul müdürlerinin yeni sistemle idam edildiğini iddia ettiler. Müdürlerin çoğunluğunun, ödenek olmadığı için okullarını kendisinin boyadığını söyleyen Türk Eğitim Sen 3 Nolu Şube Başkanı Adnan Sarısayın, birçok okul müdürünün boya yaparken görevden alındığını, bu sebeple müdürlerin Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından boya elbiseleriyle asıldığını belirtti.

DEĞERLENDİRMELERDE ADAM KAYIRMA VAR

Görev süresi uzatılacak müdürlerin sözde bir değerlendirmeye tabi tutulduğunu vurgulayan Sarısayın, “Değerlendirmede ne yazılı sınav var ne de başarı, bilgi, tecrübe var. Değerlendirme adı altında, adam kayırma var, emek hırsızlığı var, usulsüzlük var, kişiye özel puanlamalar var, gayri ciddilik hepsinden önemlisi hukuksuzluk var. Değerlendirmede ki sistem okul müdürlerinin kaderini ilçe müdürlerinin dolayısıyla yandaş sendikanın insafına terk edilmiştir. Soruyorum size; daha 2-3 aydır koltuklarında oturan şube müdürleri, okul müdürünün yöneticilik vasıflarına sahip olup olmadığından bihaber ilçe milli eğitim müdürleri, okul müdürlerine hangi kriterlere göre puan verdi? Görev süresi uzatılacak eğitim kurumlan müdürleri için yapılan değerlendirilmelerde tam bir kıyım yaşanmıştır. Yedi binin üzerinde okul müdürü 75 puanın altında puan aldı, diyerek tasfiye edilmiştir. Dün kendi teftişlerinde 100 puan alan takdir, teşekkür belgeleri verilen okul müdürleri, bu gün kendi sendikalarından, düşüncelerinden, eğitime bakışlarından vazgeçmedikleri için cezalandırılmış ve adeta kıyıma uğratılmışlardır. Haziranda yeni ilçe müdürleri atanmış temmuzda da bu müdürler okul müdürleri ile ilgili değerlendirme yapmıştır. Bu durum bile bu işin ne kadar gayri ciddi bir yaklaşımla gerçekleştirildiğini ortaya koymaktadır. Eğitim gibi çok ciddi bir iş gayri ciddi insanların bilgisiz insanların Allah’ın doğuştan tüm insanların içine yerleştirdiği hisleri kaybetmişlerin insafına terk edilmiştir” şeklinde konuştu.

İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ TABELASINI İNDİRSİN

Sarısayın, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün tabelasını indirmesi gerektiğini savunarak, “Sarı Sendika Eğitim Bir Sen Sendikası tabelasını asın. Çalıştığı yöneticilik süresinde adı olumsuz herhangi bir olayla birlikte anılmadığı gibi her yılı ‘aylıkla ödül, başarı belgesi, takdir ve teşekkür belgeleri’ ile ödüllendirilmiş, haklarında herhangi bir inceleme ve soruşturma yapılmamış, toplantılara katılmadıkları için yazılı bir uyarı yapılmamış, kendi ailelerine, eşlerine, evlatlarına ayırmadıkları zamanlarını okuluna ve okuldaki çocuklarına ayırmış, görüldüğü gibi bu değerlendirmenin objektif bir tarafı yoktur. Değerlendirme; iddia edildiği gibi bir sendikanın, çeşitli toplantılarla önceden planlanarak belirlenen kurumlara kendi üyelerini atayabilmek için yapılmıştır. Okul Müdürlerini değerlendiren ‘Sıfırcı tetikçilere’ şunu sormak istiyorum. Okul müdürlerinin İlçe millî eğitim müdürlüğünden, kaymakamlıktan, İl Millî Eğitim Müdürlüğünden, Valilikten ve Bakanlıktan aldığı belgeleri hiçe saymak, bu saydığım kurumlardaki amirleri hiçe saymak değil midir? Bu hukuksuzluk bundan sonra müdür başyardımcıların da ve müdür yardımcılarında da devam edecektir. İktidarın bu haksızlıkları karşısın da hem bu dünyada hem öteki dünyada yakasına yapışacağız” ifadelerini kullandı.

EĞİTİM HER ŞEYİN BAŞIDIR

Karabağlar ilçesinde 63 okul müdürünün değerlendirmeye tabi tutulduğunu belirten Sarısayın, “Bunlardan 17 tanesi geçer not aldı. Bu 17 kişinin ortak özelliği yandaş sarı sendikanın üyeleridir. Malum Sen’in üyesi olmalarıdır. Burada Karabağlar İlçesi’nde başka sendikalara üye olan yüzlerce kişi var. Bu kişilerin üzeri çizildi. Bu sübjektif değil de nedir? Bu hak yemek değil de nedir? Bu hak gaspının hesabını hukuk önünde soracağız. Buradan İzmir halkına da seslenmek istiyorum; İzmir’de 700 bin öğrencimiz var. Okulların siyasileşmesine razı değiliz. Okullara siyasi kadroların atanmasına razı değiliz. Çocuklarınızın geleceğine sahip çıkın. Eğitim her şeyin başıdır. Eğitime çocuklarımızın geleceğine sahip çıkalım” dedi.

CELLATLIĞINI YANDAŞ SENDİKA YAPTI

MEB tarafından idam fermanı imzalanan müdürler için sembolik olarak bir darağacı kurduklarını ifade ederek, sözlerine şu şekilde devam etti:  “Müdürlerimizi darağacında sallandırdılar. MEB tarafından müdürlerin idam fermanı hazırlanmış idam edilmelerine maalesef karar verilmiştir. Yıllardır özveri ve şerefle vatanına ve milletine zevkle hizmet ettiklerinden dolayı idam kararı verilmiştir. Cellatlığını da yandaş sendikaya yaptırmışlardır. Onları da buradan şiddetle kınıyoruz. Sembolik olarak darağacında idam edilen okul müdürü, okullarda ödenek olmadığı için okulunu boya ve badana yaparken idam fermanı geldi. Kendisi idam edilirken, ‘bu elbiselerimle beni idam etsinler. Bu benim için bir şereftir’ dedi. Kendisine son arzusu soruldu: ‘Benim hakkımı yiyenlere çocuklarımın rızkıyla oynayanlara hakkımı helal etmiyorum’ dedi.” Okul müdürleri, daha sonra itiraz dilekçelerini vermek üzere kaymakamlığa girdi.