Türkiye Yazarlar Birliği İzmir Şubesinin tertiplediği Geleneksel Kültür Sohbetleri çerçevesinde Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü Felsefe Tarihi Ana Bilim Dalı Başkanı Doç.Dr. Fatih Toktaş, Batı Bilimi/Oksidentalizm konulu bir söyleşide bulundu
TANER UYANIKER
Oryantalizm ve oksidentalizmin Dünyayı algılama, anlama, açıklama ve tanımlamada iki farklı bakış açısı olduğunu izah eden Sayın Toktaş, Temel olarak oryantalizm Batı'nın Doğu algısı, Oksidentalizm Doğu'nun Batı algısıdır. Karşılıklı bu algılama sadece bir düşünceden ibaret olmayıp, eylemi de beraberinde getirir dedi.
Toktaş, Batı'nın, zayıf ve kendini yönetemeyen Doğu algısı işgal ve sömürüyle sonuçlanırken; Doğu'nun, güçlü ve disiplinli Batı algısı efendiye itaate sebep olur. İkinci Dünya Savaşı'nın ardından Doğu kendi gücünü keşfetmeye başlarken, bu değişim oryantalizmden yüzyıllar sonra oksidentalizmin ortaya çıkış zeminini hazırlar diye konuştu.
ÖZGÜRLEŞME HAREKETİDİR
Batı, sömürgeciliğinin keşif kolu olan oryantalizm vasıtasıyla elde ettiği bilgi ile Doğu üzerinde iktidarını kurar diyen Toktaş şu ifadelerde bulundu: 20. yüzyılda fiziksel işgal yerini zihinsel işgale bırakırken, iktidar da farklı bir boyuta taşınır. Oksidentalizm, Batı'nın bu iktidarını yıkma, Doğu üzerindeki hegemonyasını ortadan kaldırma girişimidir. Bu anlamda, Oksidentalizm bir özgürleşme hareketidir.
Düşünceleriyle söyleşisini tamamlayan Toktaş, dinleyicilerin sorularını cevapladığı gibi, birlikte düşünme ortamını da hazırladı.