Karanlığı aydınlattılar

Eğitim-İş İzmir şubeleri, Öğretmenler Günü’nde Basmane’den Konak’a kadar meşaleli yürüyüş gerçekleştirdi

DAVUT İPEK - Eğitim-İş İzmir şubeleri, Öğretmenler Günü dolayısıyla Basmane Fuar 9 Eylül Kapısı önünde toplanarak, Konak’a kadar meşaleli yürüyüş gerçekleştirdi. ‘Karanlığı aydınlatmak için yürüyoruz, bütçeden hakkımızı istiyoruz’ sloganıyla yola çıkan Eğitim-İş İzmir şubeleri, bütçe konusundaki sıkıntılarını dile getirdi. Öğretmenler için nöbetlere ücret, 2014 yılı için enflasyon farkı ve maaş, ücret ve emeklilik maaşlarında iyileştirme isteyen öğretmenler de yürüyüşe katıldı. Ayrıca yürüyüşe katılanlar arasında İzmir milletvekilleri Mustafa Moroğlu, Hülya Güven, Demokratik Sol Parti(DSP) İzmir İl Başkanı Selçuk Karakülçe, Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Ali Engin ve çok sayıda vatandaş da vardı.

“İKTİDARIN ÖĞRETMENLERLE PROBLEMİ VAR”

Meşaleli yürüyüş Basmane 9 Eylül Meydanı’ndan Konak’a kadar devam etti. Yürüyüşe katılanlar son durak olarak Konak’ta toplandı ve burada bir açıklama yaptı. Eğitim-İş şubeleri adına açıklamayı Prof. Dr. Ömer Lütfi Değirmenci yaptı. Değirmenci, yaptığı açıklamada şunları belirtti: “Biz biliyoruz, bu siyasal iktidarın öğretmenlerle ilgili sorunları var. Zamanın başbakanı, şimdinin cumhurbaşkanı birtakım açıklamalar yapmıştı. Hatırladığım kadarıyla öğretmenlerle ilgili ‘onlar yarım gün çalışır’ diye bir açıklamaydı bu. Biz de bu anlamlı günde gerçekleştirdiğimiz yürüyüşle herkese cevabımızı vermek istedik. Yeni yapılan Ak Saray’da, günümüzün değimiyle Kaç-Ak Saray’da, Öğretmenler Günü dolayısıyla öğretmenlere bir resepsiyon veriliyor. Bu resepsiyon, tam 317 tane tam donanımlı okul değerinde olan bir sarayda veriliyor. Biz buradan sesimizi Ankara’ya duyurmak istiyoruz. Bugün buradan haykırdıklarımız, bütün öğretmenlerin vicdanlarının sesidir.”

“ÖĞRETMEN BOYUN EĞMEZ, DERS VERİR”

Değirmenci, sözlerine şu şekilde devam etti: “Herkes çok iyi biliyor ki, Eğitim-İş bir mücadeleye devam ederse onun sonunu getirir. Nöbet ücretimizi alacağız. Enflasyon farkını alacağız. Binlerce öğretmenimizin emeklilik süresi dolmuş vaziyette, ama emekli olmuyorlar. Çünkü onlar da biliyorlar ki emekli olduklarında alacakları maaş neredeyse 3’te 1’e kadar düşecek. Bu iyileştirme yapıldığında binlerce arkadaşımız zaten emekli olacak. Bunun sonucunda ise gencecik öğretmenlerimizin önünü açacaklar. Öğretmen diz çökmez, öğretmen boyun eğmez, öğretmen ders verir, işi budur. Bu siyasal iktidara da dersini verecektir. Öğretmenlerin bu iktidar zamanında alım gücü bir hayli düşmüştür. Gerekli iyileştirmeler ne zaman yapılacaktır, çok merak ediyoruz. Öğretmenlerimizin sorunları dağ gibidir. Bu sorunlar maddi ve manevidir. En önemlisi ise öğretmenlik mesleğinin onur mücadelesini veriyoruz. Mesleğimiz değersizleştirilerek, onursuzlaştırılmaya çalışılıyor. Biz Eğitim-İş olarak, Atatürk’ün öğretmenleri olarak, sonuna kadar mücadelemizi veriyoruz, vermeye de devam edeceğiz.”

“ALIM GÜCÜ ARTIK YOK”

Öğretmenlerin alım gücünün büyük oranda düştüğünü de söyleyen Değirmenci, “Atatürk döneminde öğretmenlerimiz 90 lira maaşla 24 altın alabiliyorlardı. Bugün yaklaşık iki bin 200 lira maaş alan öğretmenlerimiz 14 tane altın alamıyor. Maaşlar artıyor fakat alım gücü düşüyor. Alım gücü hususunda sürekli geriye gidiyoruz. Öğretmenlerimizi yüzde 30’u ek iş yapmak zorunda kalıyorlar. Öğretmenlerimizin yüzde 40’ı anasından babasından maddi destek almadan ay sonunu getiremiyorlar. Öğretmenlerimiz borçlarını nasıl ödeyeceklerini düşünerek sınıflarına derse giriyor. Böyle koşullarda yaşayan öğretmenlerimizden geleceğin nesillerini yetiştirmelerini bekliyoruz. Öğretmen Atatürk’ün deyimiyle geleceğin nesillerini yetiştiren meslek grubunu oluşturuyor. Bu bakımdan bütün meslek grupları içinde en fazla değer verilmesi gerekenler öğretmenlerdir. Bugün öğretmenlerimiz bu borç batağı içerisinde sosyal hayatına, özel hayatına bütçe ayıramamaktadır. AKP iktidarı döneminde de hem ekonomik anlamda gerilemiş hem de ‘az çalışıyorlar çok kazanıyorlar’ denilerek resmen öğretmenlerle dalga geçilmiştir” dedi. Eğitim-İş’in gerçekleştirdiği yürüyüşte bir başka ayrıntı da dikkat çekti. Adını ‘Nöğmen (Nöbetçi Öğretmen)’ koydukları bir süper kahraman da kortejin en ön sırasında yerini aldı. Yürüyüş sırasında asayişi sağlamakla görevli olan emniyet mensuplarına karanfil dağıtan Nöğmen, çevredeki vatandaşların da sempatisini kazandı. Konak’ta yapılan basın açıklamasının ardından yürüyüş son buldu ve grup olaysız şekilde dağıldı.