Kahramanmaraş'ta onlarca kişiye mezar olan Ezgi Apartmanı davasında yeni gelişme

Kahramanmaraş'ta meydana gelen depremlerin ardından yıkılan 10 katlı Ezgi Apartmanı faciasında hayatını kaybeden 35 kişinin davası, ikinci gününde devam etti. Gecenin ilerleyen saatlerine kadar süren duruşma, 3 Mayıs 2024 tarihine ertelendi.

Haber Giriş Tarihi: 02.03.2024 09:56
Haber Güncellenme Tarihi: 02.03.2024 09:56

Kahramanmaraş 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, sanık ve müşteki avukatları hazır bulundu. Kimlik tespitlerinin ardından davanın ikinci günündeki duruşmaya başlandı. İddianame özetinin okunmasıyla başlayan duruşmada, Ezgi Apartmanı müteahhidi Y.A. salonda hazır bulundu. Tutuklu sorumlu mühendis fenni mesul M.T. ve iç mimarı E.D. ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katıldı. Mahkeme başkanı, tutuklu sanıklar ve tanıklarla ilgili beyanları okudu.

Tanık M.K, binanın altındaki pastanede tadilat işlemleri başlamadan önce, binanın görevlisi nezaretinde kazan dairesine girerek yapılan tahribatı gördüğünü ifade etti. M.K, "Kazan dairesi ve kirişlerdeki tahribatları gördüm. Fotoğrafını çekip bina yöneticisine teslim ettim" şeklinde konuştu.

Pastane çalışanı C.E. ise tanık olarak dinlendi. Mahkeme başkanı, çalıştığı döneme ilişkin C.E.'ye sorular yöneltti. C.E., "Halen çalışıyorum, 6,5 yıldan beri. Biz geldiğimizde yapılmıştı. Yapılan tadilatlara ilişkin bilgim yok. Ben geldiğimde mutfak kuruluydu. Malzemeleri pastane girişinden içeri alıyorduk. Arka tarafta herhangi bir giriş yeri yoktu" şeklinde cevap verdi.

Daha sonra tanık A.Ş., "Ben pastanenin tadilatı sırasında başka bir şubede çalışıyordum" dedi. Tanık İ.Ş.A. ise, "Ben 2001 ve 2002 yıllarında ofisim vardı. Daha sonra yakındaki inşaatım vardı ve ben oraya geçtim. Kiracıydım. Kervan pastanesi binayı aldı. Ben o binayı biliyorum ama kolon kesilip kesilmediğini görmedim. İş yerim varken kazan dairesindeki kazanın değiştirildiğini ve bu sırada kapı üzerindeki kirişlere müdahale edildiğini gördüm" şeklinde konuştu.

Tanık işletme müdürü H.K., "İşletme sorumlusuydum. 2017 ila 2023 arasında çalıştım. Tadilat sırasında geçici şube açtık ve günlerimizi orada geçiriyorduk. Binada sütun veya kolon bulunmuyordu. Havalandırma bacaları ve tadilatlardan haberim yoktu. Kazan dairesiyle ilgimiz yoktu. Önceki merdiven dönerdi ve demirden yapılmıştı" ifadelerini kullandı.

Diğer bir tanık M.G., "Pastanemin tadilat yapıldığı dönemde şehir dışındaydım" şeklinde konuştu. İç mimarlık ofisinde çalışan A.B., "İç mimarlık işini yapan E.D.'nin yanında çalışıyordum. Islak zemine şap attık. Banyo duvarlarına ve zemine şap attık. İlk katta zemin, ikinci katta asma kat vardı. Yaklaşık 20-25 gün çalıştık. O zamanlar 4-5 kişiydik. Geldiğimizde şap ve sıva işi için hazırlandı, o işleri yaptık" dedi.

İnşaatın kalıp işlerini yapan tanık B.T., "Ezgi Apartmanı'nın demir ve kalıp işlerini yapıyordum. Binanın yapımında görev aldım. 8'likten 20'liğe kadar demir kullandım. İnşaatın tamamlanması yaklaşık iki yıl sürdü. Kalıpları 15-20 gün aralığında söktük. Binada taşıyıcı kolon bulunmuyordu" şeklinde konuştu.

Tanık R.Y., "Bu işi iç mimar adına yaptık. Mermer işiyle uğraşıyorum. İşi sırayla yapıyoruz. Geldiğimizde şap atılmış, üzerine mermer döşedik" ifadelerini kullandı. Tanıkların ifadelerinin ardından katılan vekillerin beyanları alındı.

Mahkeme savcılığı, sanık S.K. ve M.P. için kırmızı bültenle aranmalarına karar verilmesini talep etti. Daha sonra sanıkların savunmalarına geçildi. Sanık Y.A., önceki savunmalarını tekrarladı. Sanık fenni mesul M.T., masum ve suçsuz olduğunu ifade ederek tahliyesini talep etti. Mahkeme başkanı, iç mimar E.D.'den savunma istedi. Sanık iç mimar E.D., tahliyesini talep etti. Avukat Taner Akıncı, depremlerde hayatını kaybedenlere başsağlığı dileyerek binanın yapım aşamasındaki eksiklikleri anlattı. Akıncı, pastane sahipleri S.K. ve M.P.'nin yakalama kararının kaldırılmasını talep etti.

Avukat Mesut Çakar, "Dosyanın uzman bir bilirkişiye gönderilerek bilirkişi raporu alınmasını talep ediyoruz. Kahramanmaraş ilinde binlerce deprem dosyası var. Hangi sanık hakkında kırmızı bültenle arama talep edildi? Karadeniz Teknik Üniversitesinden asli kusurlu değil de kusurlu olarak yargılanmasına devam edilen insanlar var" dedi.

Mahkeme heyeti, savunma yapan avukatın ardından toplantı için ara verdi. Gece geç saatlere kadar süren duruşmada mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların tutukluluklarının devamına, sanıklar S.K. ve M.P.'nin yakalama emrinin beklenmesine, kırmızı bülten talebinin reddine, dosyanın bilirkişiye gönderilmesine daha sonra karar verilmesine karar verdi.

Duruşma sonrası açıklamada bulunan Av. Ersan Şen, “İki tam gün boyunca oldukça yoğun bir duruşma geçirdik. Maalesef uzun zamandır haksız suçlamalarla karşı karşıya kaldık ve bunları anlatabilme imkanımız oldu. Temsil ettiğimiz kişiler adına en azından haklı tespitlerin ve bulguların ortaya çıktığını düşünüyoruz. Bir sonraki duruşma 3 Mayıs tarihine ertelendi. Müdahil tarafın kırmızı bülten çıkarılması talebi mahkeme tarafından haklı gerekçelerle reddedildi. Biz her zaman savunma yapmaya hazırız. Ancak, sosyal medya üzerinden yoğun baskılar devam ediyor. Bu tür süregelen davalar için olumsuz etkiler doğuruyor. Ancak, savunmalarımızı doğru şekilde ortaya koyduk. Biz binanın müteahhidi, fenni mesulü, mimarı veya statik projesini çizen kişiler değiliz. Evet, bir pastane var ancak, bu pastanenin dışında dükkanlarımız ve dairelerimiz de bulunuyor. Bu tür bir yerde, haksız yere bir binanın çökmesine ve 35 canın hayatını kaybetmesine yol açacak bir hatanın içinde olmak mümkün değil. Bazı eksiklikler bulunmakta ve mahkeme başkanı bunların farkında. Bu eksikliklerin tamamlanmasıyla dosyanın bilirkişiye gönderileceğini düşünüyoruz. Bugün net taleplerimiz var: dosyanın bilirkişiye sevk edilmesi ve yakalama kararının kaldırılması. Çünkü, yakalama kararı ciddi bir baskı oluşturuyor, özellikle sosyal medyada ön yargı oluşturuyor. Günah keçisi ilan edilerek, ancak cevaplarımızı verdiğimizi düşünüyorum. Haklılığımıza inanıyoruz, zor bir dosya ancak amacımız maddi gerçeğe ve adalete ulaşmak. Kim sorumlu ve suçluysa ortaya çıksın, ancak haksız yere kimse suçlanmasın, adalet yerini bulsun” dedi. Duruşma 3 Mayıs 2024 tarihine ertelendi.