TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#tübitak

tübitak haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, tübitak haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Türkiye'nin ilk uzay aracı ne zaman ay yolculuğuna çıkacak? Haber

Türkiye'nin ilk uzay aracı ne zaman ay yolculuğuna çıkacak?

TÜBİTAK'tan edinilen bilgilere göre, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Türkiye Uzay Ajansı (TUA) ve Kurum çalışmaları ile ülkedeki kuruluşların katkılarıyla hazırlanan Milli Uzay Programı kapsamında Türkiye'nin 10 yıllık plan ve hedefleri belirlendi. Açıklanan 10 programdan ilkini oluşturan Ay Araştırma Programı ile ülkenin Ay'da mevcudiyet gösteren sayılı ülkelerden biri olması amaçlandı. Ay Araştırma Programı'nın ilk aşaması olan AYAP-1 kapsamında Ay'ın yörüngeden keşfi ve Ay yüzeyi ile ilk temasın gerçekleştirilmesi, ikinci aşamada ise AYAP-2 Projesi ile yumuşak iniş yöntemiyle yüzeye bir gezici keşif aracının (rover) indirilmesi hedeflendi. Ay Araştırma Programı'nın AYAP-1 Projesi kapsamında Dünya'dan Ay yörüngesine ulaşarak buradan veri toplayan ve sonrasında Ay yüzeyiyle teması sağlayacak bir uzay aracı geliştirilerek görev operasyonları yürütülecek. Bunun yanında milli imkanlarla geliştirilecek teknolojiler, ürünler, yazılımlar ve ekipmanların başarılı olmasıyla ülkenin sistem geliştirme ve zorlu görev operasyonlarını gerçekleştirebilme kabiliyetine yönelik uluslararası itibarı artırılacak. AYAP-1 kapsamında, Türkiye'nin ilk "Ay" ve "Derin Uzay" görevinin gerçekleştirilmesi ve operasyonel tecrübe kazanılması hedefleniyor. Ay yörüngesinde (Dünya'dan 400 bin kilometre uzakta) görev yapabilecek ve yumuşak inişe uygun bir uzay aracı geliştirilmesi planlanıyor. Ayrıca, yerli imkanlarla geliştirilen Hibrit İtki Sistemi'nin uzay tarihçesi kazanması, Ay yüzeyinden alınacak yüksek çözünürlüklü görüntüler ve bilimsel verilerin (Ay'daki suyun kökeni, mini-manyetosfer oluşumları, yüzey bileşenleri, yüzey sıcaklık ve yansıma haritaları, radyasyon) Türkiye'deki bilim insanlarınca bilgiye çevrilmesi planlanıyor. PROJE, "DERİN UZAY" ARAŞTIRMALARINA KAPI AÇACAK Proje, halihazırda Milli Uzay Programı kapsamındaki Ay Araştırma Programı altında yürütülüyor. Bununla birlikte Türkiye'deki endüstri ve akademiden birçok paydaşın direkt girdisi bulunuyor. Bu sebeple ülkenin uzay ekosisteminin güçlendirilmesine de katkı sağlanacak. Bir başka katkı ise uzay aracı üzerinde bulunan yerli ve uluslararası ortaklar tarafından geliştirilen bilimsel görev yüklerinin toplayacağı veriler üzerinden elde edilecek bilgiyle uzay bilimleri konusunda Türkiye'nin yetkinliği ve uluslararası iş birliğinin seviyesi artırılacak. Ülke için "Derin Uzay"a açılacak kapıyı aralayacak bu projeyle gençlerin uzay bilimi ve teknolojilerine ilgisi güçlendirilecek. UZAY ARACINDA SON DURUM Uzay aracı kapsamında "Sistem Seviyesi Tasarım Aşaması" tamamlanarak, "Ayrıntılı Tasarım (Ekipman/Modül/Bileşen Geliştirme) Aşaması" faaliyetleri yürütülüyor. Uzay aracı üzerinde kullanılacak tüm ekipmanların görev için yeterlilikleri gözden geçirildi ve bazı ekipmanlar için yeterlilik (kalifikasyon) modellerinin üretimleri başlatıldı. Bu ekipmanların yeterlilik testini geçmesi sonrasında uçuş modelleri üretilerek uzay aracına entegre edilecek. Uzay aracı kapsamında teslim süresi uzun ekipmanlar ve bileşenler için sözleşmeler imzalandı ve "Uzay Aracı Uçuş Modeli" üzerinde kullanılacak tüm ekipmanların planlaması tamamlandı. Uzay aracını oluşturan alt sistem ve ekipmanların uçuş modellerinin üretilmesi sonrasında sistem seviyesi entegrasyonu gerçekleştirilecek ve ardından çevresel (titreşim, ısıl-vakum, elektromanyetik uyumluluk gibi) ve işlevsel testler yapılacak. Bütün süreçlerin 2026 yılında tamamlanması ve aynı yıl aracın fırlatılması planlanıyor. UZAY ARACININ TASARIMLARI YERLİ Türkiye'nin ilk Ay görevi olması nedeniyle görevin başarısı her şeyin üzerinde tutuldu ve planlamalar yapıldı. Bu kapsamda yerli olarak geliştirilen ekipmanlara karar verilirken en az prototip seviyesinde olunması dikkate alındı ve yeterlilik modeli planlamaları gerçekleştirildi. Bununla birlikte görev kritik ekipmanlar için "Derin Uzay" tarihçesi bulunan alternatifler uzay aracı kapsamına alınarak görev başarısına katkı sağlayacak şekilde güvenilirlik artırıldı. Yurt dışından bazı bileşen ve ekipmanların tedariki özelinde iş birlikleri olmakla birlikte Ay görevinin ve uzay aracının tasarımları yerli olarak yapıldı. Aracın entegrasyonu, testleri ve operasyonları da Türkiye'nin altyapıları kullanılarak kendi beşeri sermayesi tarafından gerçekleştirilecek. İlk görev (AYAP-1) kapsamında geliştirilen uzay aracı, AYAP-2 içinde planlanan yumuşak iniş görevinin gereksinimleri de dikkate alınarak tasarlanıyor. Ayrıca yumuşak iniş için gereken bazı ekipmanlar (iniş takımı gibi) ve teknolojilerle (görüntü destekli seyrüsefer gibi) birlikte AYAP-2 kapsamındaki gezici keşif aracına yönelik konsept tasarım çalışmaları da yürütülüyor. Türkiye'ye stratejik kabiliyetler kazandıracak projelere odaklanılırken özellikle uzayda daha etkin olmak için yer gözlem ve haberleşme uyduları, küçük uydularla nesnelerin interneti, fırlatma sistemleri, yer kesimi, uzaktan algılama, uzay gözlem sistemleri ve bunların bileşenleriyle son dönemde Milli Uzay Programı ile birlikte "Derin Uzay" (Ay Araştırma Programı) ve insanlı uzay görevleri üzerine geniş çapta ve yoğunlukta çalışmalar yapılıyor. Bu haber de ilginizi çekebilir: Türkiye'nin "uzay milli takımı" vitrine çıkacak

TÜBİTAK Başkanı Mandal, EÜ’de öğrencilerle bir araya geldi Haber

TÜBİTAK Başkanı Mandal, EÜ’de öğrencilerle bir araya geldi

Konuşmasına TÜBİTAK 2209 A/B projeleri kabul gören öğrencileri tebrik ederek başlayan Prof. Dr. Hasan Mandal, söz konusu programların kendisi için en değerli programlardan biri olduğunu ifade etti. Ege Üniversitesinin programda Türkiye birincisi olmasından dolayı memnuniyet duyduğunu ifade eden Prof. Dr. Mandal, programa verilen önemden dolayı Rektör Prof. Dr. Necdet Budak’a, üniversite üst yönetimine ve emek veren akademisyenlere teşekkür etti. Prof. Dr. Mandal ayrıca Filistin’de, İsrail tarafından gerçekleştirilen katliamlarda hayatlarını kaybedenlere rahmet diledi. “Acil Çözüm Gerektiren Güçlüklere Karşı Yenilikçi Bilim ve Teknoloji Yaklaşımı” konulu bir sunum gerçekleştiren TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, özellikle küresel ısınma ve iklim değişikliğine dikkat çekti. Prof. Dr. Mandal, “Türkiye bu değişimden en çok etkilenen ülkeler arasında. İleride pek çok kıtlık sorunu ile karşılaşabiliriz. Bu değişiklikler, dolaylı olarak insan sağlını etkileyen patojenleri ortaya çıkarabilir. Tüm dünya bu sorunun çözümünü bilim ve teknolojide arıyor. Bilgi üretenin ve bilgiyi kullananların birlikte çalışma zorunluluğu var”  dedi. TÜBİTAK’ın öncelikli Ar-Ge ve yenilik konularından bahseden Prof. Dr. Mandal, “Destek Programlarımızda öncelik vereceğimiz 264 Öncelikli Ar-Ge ve Yenilik Konusunun her 2 tanesinden 1’i dijital teknolojilerde, her 4 tanesinden 1’i yeşil teknolojilerdedir. TÜBİTAK Öncelikli Ar-Ge ve Yenilik Konuları 3 bölümden oluşuyor. Öncelikli ve Kilit Teknolojilerde Ar-Ge ve Yenilik Konuları, Avrupa Yeşil Mutabakatı ve İklim Değişikliğine Uyuma Yönelik  Ar-Ge ve Yenilik Konuları ile Stratejik ve İhtiyaç Odaklı Ar-Ge ve Yenilik Konuları. 577 akademisyen ve uzmanın katkısıyla toplam 218 öncelikli Ar-Ge ve Yenilik konusu belirlendi” diye konuştu. “Son 5 yılda EÜ’nün 2 bin 357 proje ve bursu desteklendi” Ege Üniversitesini TÜBİTAK nezdinde değerlendiren Prof. Dr. Mandal, “Türkiye’nin aşı çalışmaları Ege Üniversitesinin lider olduğu platformda gerçekleşti. Sürdürülebilir Tarım Teknolojilerinde de önemli çalışmalar gerçekleştiriliyor. Uluslararası Lider ve Genç Araştırmacıların Ekosisteme Entegrasyonu kapmasında Ege Üniversitesinden 5 lider araştırmacı yer alıyor. Ege Üniversiteli uluslararası lider ve genç araştırmacılar moleküler biyoloji ve genetik, organik kimya, temel tıp bilimleri ve çevre mühendisliği odaklıdır.  Birlikte Geliştirme Odaklı İnsan Kaynağı ve Sanayi Doktora Programında Egeli 26 doktora öğrencisi yer alıyor. Lisans öğrencilerine erken aşamalardan Ar-Ge deneyimi kazandıran Stajyer Araştırmacı Programı (STAR) ile 252 Ege Üniversitesi lisans öğrencisi, Ar-Ge ekosistemine güçlü başlangıç yapmıştır. 2247-A Ulusal Lider Araştırmacılar programında Ege Üniversitesinden iki lider araştırmacı desteklenmiştir. 2018-2023 yılları arasında bilim insanlarının desteklenmesine yönelik farklı burs ve araştırma projelerine yönelik destek programları kapsamında Ege Üniversitesinin 2 bin 357 desteklenen burs ve projesi olmuştur” diye konuştu. “EÜ’de bir proje kültürü oluştu” Ege Üniversitesi öğrencilerinin TÜBİTAK 2209 A/B programlarına önemli katkılar sağladığını belirten Prof. Dr. Mandal, “Üniversite Öğrencileri Araştırma ve Sanayiye Yönelik Araştırma Projeleri kapsamında 132’si sanayiye yönelik olmak üzere Ege Üniversitesi öğrencilerinin 1001 araştırma projesi desteklenmiştir. Bu da bizlere Ege Üniversitesinde bu program doğrultusunda  artık bir farkındalık değil bir kültür oluştuğunu göstermektedir. 2018 yılından bu yana Ege Üniversitesi araştırmacılarının çeşitli programlarımızda 143’ü TÜBİTAK 1001 olmak üzere 418 araştırma projesi desteklenmiştir. Üniversite-Sanayi İşbirliği Destek Programında ise desteklenen 22 proje ile Ege Üniversitesi, Ege Bölgesinde birinci Türkiye’de dördüncü sırada yer almıştır” dedi. Prof. Dr. Mandal, TÜBİTAK program çağrıları ile ilgili bilgiler vererek ve katılımcılardan gelen soruları yanıtlayarak konuşmasını sonlandırdı. “TÜBİTAK programlarında zirvedeyiz” Ege Üniversitesinin son yıllarda TÜBİTAK nezdinde önemli başarılar elde ettiğini ifade eden Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Devletimizin Kalkınma Planlarındaki öncelikli alanlara yönelik araştırma ve geliştirme faaliyetlerimizi yenilikçi adımlar atarak sürdürüyoruz. Üniversitemiz, TÜBİTAK Projelerinde son üç yıldır proje kabul oranında ve uluslararası projelerde fon almada Türkiye birincisi olmanın gururunu yaşıyor. Aynı şekilde Patent Başvurularında Türkiye birincisi, patent tescilinde Türkiye ikincisi olarak yer alıyoruz. TÜBİTAK 1004 Mükemmeliyet Merkezi Destek Programı kapsamında desteklenen Türkiye’nin dev projeleri arasında Ege Üniversitesinden iki proje yer aldı” dedi. “Gençlere yönelik önemli yatırımlarımız meyvelerini veriyor” Genç araştırmacıları teşvik etmek adına önemli adımlar attıklarını belirten Prof. Dr. Budak, “Geleceğimizin teminatı olan gençlerimize Ar- Ge kültürü kazandırıyoruz. Bilgi ve teknoloji geliştirmeleri, proje hazırlamaları, bu projeleri tescilleyerek ticarileştirmeleri yönünde önemli eğitimler veriyoruz. Aydınlık yarınlarımızın teminatı olan gençlerimizle büyüyen, güçlenen, sınırları aşan, özgüven ve iddia sahibi Türkiye’nin yükselişine şahit oluyoruz.  Öğrencilerimizin projelerini en verimli şekilde hayata geçirmeleri ve gerekli desteği almaları adına Araştırma Odaklı Öğrenci Merkezini (AROM) kurduk. Üniversitemizde öğrenimlerine devam eden öğrencilerimizin Ar-Ge kültürü kazanmaları için oluşturduğumuz bilim üretme ekosisteminin sürdürülebilir bir başarı sağladığını görmekten ziyadesiyle mutluluk duyuyoruz. Üniversitemizin bu yıl, TÜBİTAK- 2209-A Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri programına yaptığı 293 başvurunun 196’sı kabul gördü. Böylece başvurusu en çok kabul gören üniversite olduk. Ayrıca programa en fazla başvuru yapan ikinci üniversite konumunda yer aldık. 2209-B programında ise 38 başvurumuzun 24’ü kabul görürken en fazla proje başvurusu yapan ve projesi kabul gören ikinci üniversite olmayı başardı. Projesi kabul gören öğrencilerimizi, proje yürütücüsü ve danışman hocalarımızı içtenlikle tebrik ediyorum. Tüm öğrencilerimizi, okudukları alanlarda araştırmalar yapmaya, hocalarıyla birlikte projeler üretmeye davet ediyorum. Biz üniversite olarak her türlü desteği vermeye hazırız” dedi. Prof. Dr. Budak, “Öğrenci odaklı, tam akredite bir araştırma üniversitesi olarak, Cumhuriyetimizin 100. Yılını, Türkiye Yüzyılı’nı bilimin ve akademinin yüzyılı yapmak için çalışmaya, üretmeye, ürettiklerimizi katma değere dönüştürmeye devam edeceğiz. Devletimizin 2053 vizyonu doğrultusunda 12. Kalkınma Planına ve TÜBİTAK’ın öncelikli alanlarına yönelik projeler üretmeye devam edeceğiz. Üniversitemizin hedeflerine kararlılıkla ilerlemesinde bizlere her türlü desteği veren Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayip Erdoğan başta olmak üzere, YÖK Başkanımız Prof. Dr. Erol Özvar’a, TÜBİTAK Başkanımız Prof. Dr. Hasan Mandal’a teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu. “Projesi kabul edilen öğrenciler belgelerini aldı” Konuşmaların ardından 2209 A/B Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destekleme Programı kapsamında fakülte bazında Türkiye birincisi olan EÜ Fen Fakültesinde Dekan Prof. Dr. Dinçer Ayaz’a ve projelere verdiği katkılardan ötürü EBİLTEM Proje Uzmanı Sercan Ertaş’a plaketleri TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal tarafından takdim edildi. Ayrıca projeleri desteklenen öğrencilere belgelerini yine Prof. Dr. Mandal ve Rektör Prof. Dr. Necdet Budak verdi. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Ege Üniversitesi 2023-2024 akademik yıl açılışı gerçekleştirildi

Mandal: Türk Gençliği’nden mutluyum Haber

Mandal: Türk Gençliği’nden mutluyum

Ege Üniversitesi Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezi düzenlenen tören ile TÜBİTAK(BİDEP) 2209 A/B Üniversite Öğrencileri araştırma Projeleri Destekleme Programı Belge Takdim Töreni gerçekleştirildi. Törene katılan TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Cumhuriyetin 100. Yılında Türk Gençliğinden umutlu olduğunu vurgulayarak, “Ege Üniversitesi, Türkiye genelindeki üniversiteler içinden TÜBİTAK’a proje sunup, en fazla kabul alan üniversite oldu. Bu kapsamda projeleri kabul gören öğrencilerimize, projelerini hayata geçirmeleri için 6 bin lira maddi destekte bulunacağız. Bu programı diğer programlarda ayırt eden en büyük özellik, öğrencilerin bu programda bir projenin hem yürütücüsü aynı zamanda da yürütücüsü olmalarıdır. Bu iki sorumluluğu verdiğimiz başka bir lisans öğrencisi araştırma projesi daha yok. Bu sebeple projenin sağlamış olduğu kazanım hem yürütme anlamında hem de idari anlamda çok kıymetli” diye konuştu. “PROJEYİ İÇİN 6 BİN TL DESTEK” Ege Üniversitesi öğrencilerinin sundukları projelerle TÜBİTAK’tan en çok kabul alan üniversitesi olmayı başardığını belirten Başkan Mandal, Ege Üniversitesi öğrencilerine ve akademik kadrosuna bu sebeple teşekkür etti. Ayrıca kabul alan proje sahiplerine, TÜBİTAK tarafından projelerin hayata geçirilmesi için 6 bin TL maddi destek verileceğini bildiren Mandal, yaptığı konuşmada: “Ege Üniversitesi, Türkiye genelindeki üniversiteler içinden TÜBİTAK’a proje sunup, en fazla kabul alan üniversite oldu. Bu kapsamda projeleri kabul gören öğrencilerimize, projelerini hayata geçirmeleri için 6 bin lira maddi destekte bulunacağız. Bu programı diğer programlarda ayırt eden en büyük özellik, öğrencilerin bu programda bir projenin hem yürütücüsü aynı zamanda da yürütücüsü olmalarıdır. Bu iki sorumluluğu verdiğimiz başka bir lisans öğrencisi araştırma projesi daha yok. Bu sebeple projenin sağlamış olduğu kazanım hem yürütme anlamında hem de idari anlamda çok kıymetli. Özellikle erken aşamada öğrencilerimizi projelere dahil etme yaklaşımı açısından en iyi olanağı vermeye çalışıyoruz. Ben geleceğe baktığım zaman bu projelerinde sayesinde başarmış olduğumuzu düşünüyorum. Bu kadar geniş bir kitlenin TÜBİTAK’la ilişkilendirilmiş olması büyük bir mutluluk” sözlerine yer verdi. “ARAŞTIRMA ÜNİVERSİTESİ OLMA GURURU” Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak ise üniversitesinin öğrencileriyle gurur duyduğunu dile getirdiği konuşmasında: “Bizler Ege Üniversitesi olarak bu projeler sayesinde, daha çok çalışarak ve projeler üretiyoruz. Böylece ise ülkemize, bilime ve insanlığa karşı taşıdığımız sorumlulukları yerine getiriyoruz. Bu yılla birlikte 68 yıllık köklü bir geçmişe ve nitelikli akademik kadrosu ve güçlü bilimsel çalışmaları ile ülkemizin geleceğine değer katıyoruz. Cumhuriyetin 100 yılını, öğrenci odaklı araştırma üniversitesi olma gururunu yaşıyoruz. Devletimizin kalkınma planındaki öncelikli alanlara yönelip araştırma ve geliştirme hareketlerimizi sürdürüyoruz.” dedi. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Ege Üniversitesi’nden özel gereksinimli çocuklar için iş birliği

EÜ’den kanser hastalığı ile ilgili önemli proje Haber

EÜ’den kanser hastalığı ile ilgili önemli proje

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Aslı Tetik Vardarlı’nın yürütücülüğünü yaptığı “Erken Evre Akciğer Kanseri Tanılı Olguların Ekshale Soluk Havası Kondensat Örneklerinde Genomik Profilin Erken Tanı Biyobelirteçleri Olarak Değerlendirilmesi” başlıklı proje, TÜBİTAK tarafından desteklenmeye uygun bulundu. Proje ile akciğer kanseri erken evrede daha etkili şekilde tespit edilerek, hastaların yaşam sürelerinin uzamasına ve sağlık hizmetlerindeki yükün azalmasına katkıda bulunulacak. Proje ekibini tebrik eden Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Sağlık alanında Türkiye’nin referans merkezi konumunda bulunan üniversitemiz, TÜBİTAK’a en çok proje veren ve projesi en çok kabul gören üniversitelerin başında geliyor. Doç. Dr. Aslı Tetik Vardarlı hocamızın yürütücülüğünü yaptığı proje ile en sık görülen kanserler arasında yer alan akciğer kanserinin erken tanısına yönelik çalışmalar yürütülecek. Hocamızı ve ekibini tebrik ediyorum” dedi. Akciğer kanseri vakalarının üçte ikisinin ileri evrelerde tespit edildiğini söyleyen Doç. Dr. Aslı Tetik Vardarlı, “Buna bağlı olarak cerrahi tedavi şansı maalesef azalıyor. Ortalama 5 yıllık akciğer kanseri sağkalım oranı, tanı anında hastalığın evresine bağlı olarak yüzde 4  ila 17 arasında değişiyor. Bu sebeple akciğer kanserinde erken tanıya yönelik biyobelirteçlerin belirlenmesi oldukça önem taşıyor. Bizim projemizdeki amacımız, erken evre akciğer kanserinin moleküler patolojisinden sorumlu tüm somatik mutasyonları saptamak için non invaziv bir yöntem olan ekshale soluk havası kondensat  örneklerinden elde edilen cfDNA ile tüm genom dizi analizini gerçekleştirerek, erken evre akciğer kanserinin moleküler patogenezinden sorumlu değişikliklerin erken tanıda biyobelirteç olma özelliklerini ortaya koymaktır. Projemizin özgünlüğünü, daha önce tümör doku veya likit biyopsi örneklerinde yapılan genomik analizler yerine, ekshale soluk havası kondensat örneklerinden eksrakte edilen cfDNA örnekleri kullanarak tüm genom dizi analizini gerçekleştirilmesi oluşturuyor” dedi. “Kanser hastaları ile sağlıklı bireylerin genomik profilleri karşılaştırılacak” Projenin bir olgu-kontrol çalışması olduğunu belirten Doç. Dr. Tetik Vardarlı, “Erken evre akciğer kanseri tanısı alan olgular ile kanser tanısı almamış sağlıklı bireylerden ekshale soluk havası kondensat örnekleri toplanacak. Bu örnekler üzerinde tüm genom dizi analizi gerçekleştirilecek ve kanser hastalarında saptanan genomik değişiklikler ile sağlıklı kontrol grubu karşılaştırılarak risk skorları belirlenecek. En yüksek risk skoruna sahip genler belirlenecek ve bu genler için bir akciğer kanseri erken tanı paneli tasarlanacak. Bu panel kullanılarak şüpheli olguların ekshale soluk havası kondensat örnekleri analiz edilecek ve genomik değişikliklerin hastalığın erken tanısında kullanılabilirliği değerlendirilecek. Elde edeceğimiz bulgularla uzun vadede tasarlanması planlanan erken evre akciğer kanser panelinin, daha büyük hasta kohortunda, yeni nesil dizileme platformlarında uygulanması ve klinik rutin pratiğimize girmesi durumunda hastaların yaşam sürelerinin uzamasını ve  tıbbi harcamalarda etkili bir düşüş sağlanmasını bekliyoruz. Daha ileriki zamanlarda ise başarıya ulaşmamız durumunda tasarlanması planlanan erken evre akciğer kanseri panelini tescil ettirerek ülke ekonomisine katkı sağlamayı hedefliyoruz” dedi. Doç. Dr. Tetik Vardarlı, projenin kanser araştırmalarında ve hedefe yönelik yeni tedavi stratejilerinin belirlenmesinde önemli bir adım olacağını ve bilimsel literatüre katkı sağlayarak Türkiye’nin ulusal ve uluslararası düzeyde önemli bir yer edinmesine yardımcı olacağını öngördüklerini belirtti. Multidisipliner ekip Proje ekibinde; EÜ Ege Üniversitesi Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Cumhur Gündüz, Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Tuncay Göksel, Patoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Veral, Radyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Recep Savaş, Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Tevfik İlker Akçam, Fen Fakültesi Kimya Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Levent Pelit, Uzman Dr. Haydar Karakuş, Dr. Su Özgür, Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesinden Doç. Dr. Ozan Usluer, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı Arş. Gör. Aycan Aşık yer alıyor. Projenin danışmanlığını ise EÜ Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Kutsal Turhan ve Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesinden Prof. Dr. Kenan Can Ceylan yapıyor. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Ege Üniversitesi’nden özel gereksinimli çocuklar için iş birliği

TÜBİTAK tarafından desteklenene afet projesi tamamlandı Haber

TÜBİTAK tarafından desteklenene afet projesi tamamlandı

Proje yürütücülüğünü Kastamonu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Erol Tekin’in yaptığı, TÜBİTAK BİDEB 2237-A Bilimsel Eğitim Etkinlikleri Destekleme Programı tarafından desteklenen “Deprem Gerçeği Özelinde Afetlere Sosyolojik ve Psikolojik Açıdan Hazırbulunuşluk” eğitimi tamamlandı. 2-5 Ekim tarihleri arasında Kastamonu Üniversitesi’nde düzenlenen eğitimlerde Sakarya Üniversitesi, ODTÜ, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi, Gedik Üniversitesi ve Kastamonu Üniversitesi’nden 12 uzman tarafından dersler verildi. Eğitimlere farklı üniversitelerden katılan 20 kursiyer, 2,5 gün boyunca afetlere sosyolojik ve psikolojik yaklaşım ile ilgili teorik dersler aldı. Teorik derslerin yanı sıra etkinlikte 1,5 gün boyunca afetlere sosyolojik ve psikolojik açıdan yaklaşmasına yönelik araştırma konuları belirleyen uygulamalar gerçekleştirildi. Gruplar halinde çalışan kursiyerler oluşturdukları araştırma fikirlerini jüri üyeleri önünde sundu. Etkinlik sayesinde farklı üniversitelerden katılım gösteren katılımcıların afetler konusunda sosyolojik ve psikolojik düşünceyi dikkate alan hususlar konusunda farkındalıklarının artırılması sağlandı. Başta deprem olmak üzere Türkiye’nin doğa kaynaklı afetlere hem sosyolojik hem de psikolojik açıdan hazırbulunuşluğu ile ilgili farkındalığın oluşturulmasına yönelik gerçekleştirilen etkinlik, 5 Ekim tarihinde yapılan kursiyer sunumları ile sona erdi. Etkinliğe katılan tüm kursiyerler hem Kastamonu’da olmaktan hem de afetlere psikolojik açıdan hazırbulunuşluğa ilişkin bir etkinlikte yer aldıkları için memnuniyetlerini ifade etti. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Deprem çantası nasıl hazırlanır?

Anadolu Üniversitesi öğrencilerinden TÜBİTAK’ta büyük başarı Haber

Anadolu Üniversitesi öğrencilerinden TÜBİTAK’ta büyük başarı

İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi 3. Sınıf öğrencileri Merve Esra Özer, Süleyman Şeker ve Sevde Nur Önsür’ün “Anadolu Üniversitesi Öğrencilerinin Basılı Medya ve Dijital Medyaya Yönelik Algıları” başlıklı projesi TÜBİTAK BİDEB tarafından desteklenmeye hak kazandı. Özer: “Projemiz desteklendiği için mutlu ve gururluyuz” Proje yürütücüsü Merve Esra Özer, projenin desteklenmesi hakkındaki mutluluğunu dile getirerek şunları söyledi: “TÜBİTAK BİDEB tarafından desteklenen projemizde Anadolu Üniversitesi öğrencileri olarak yer almanın haklı gururunu yaşıyoruz. Yaşadığımız teknoloji çağında basılı medyaya karşı talep oldukça azaldı. Bizde, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi öğrencileri olarak üniversite öğrencilerinin medyaya karşı algı ve tutumlarını tespit etmenin yaşadığımız dijital çağ için son derece önemli olduğunu düşünüyoruz.” “Medya tercihleri hakkında bir farkındalık oluşturmayı hedefliyoruz” İİBF öğrencisi Süleyman Şeker de projeye dair şunları söyledi: “Projemiz kapsamında, günlük hayatımızda büyük bir yer edinen medyanın, tercih edilirken hangi faktörlerin etkili olduğunu, tercihlerdeki değişim ve dönüşümü nasıl gerçekleştiğini anket çalışmasıyla ortaya koyarak; elde ettiğimiz sonuçlar neticesinde medya tercihleri hakkında bir farkındalık oluşturmayı hedefliyoruz. Projemizin TÜBİTAK tarafından desteğe layık görülmesi ekibimizi mutlu etti. Hem bireysel hem de bölümümüzün gelişimi açısından olumlu bir gelişme olacağına inanıyorum.” “Anadolu Üniversitesi öğrencileri olarak oldukça heyecanlıyız” TÜBİTAK BİDEB kapsamında başlattıkları projenin kabulü ile yapacakları araştırma için heyecanlı olduklarını dile getiren İİBF öğrencisi Sevde Nur Önsür ise “İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğrencilerinin medya ile olan ilişkilerini inceleyeceğimiz ve gelecekteki meslekleri yönünde yeni bakış açıları katacağını düşündüğümüz projeyi başlatmak için sabırsızlıkla bekliyoruz. Başta yürütücümüz, destekçimiz Dr. Öğr. Üyesi Hakan Gökhan Gündoğdu olmak üzere tüm ekip arkadaşlarıma emekleri için teşekkürlerimi iletiyorum.” şeklinde konuştu. Dr. Öğr. Üyesi Gündoğdu: “Öğrencilerimiz için faydalı bir deneyim olacak” Proje hakkında bilgiler veren ve projenin ortaya çıkış amacından bahseden proje danışmanı Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Hakan Gökhan Gündoğdu, konuşmasında şunları aktardı: “Anadolu Üniversitesi İİBF öğrencilerinin; araştırma, bilgi edinme, güncel gelişmeleri takip etme, eğlenme, boş vakitlerini değerlendirme ve eğitim görme gibi amaçlarını yerine getirirken yazılı ve dijital basın ve yayın araçlarını ne oranda tercih ettikleri ve bunları etkileyen faktörler araştırılmaktadır. Bir TÜBİTAK projesinde danışman olmak ve öğrencileriniz ile bir proje yürütmek bir akademisyen için paha biçilemez bir deneyimdir. Bu süreç bizlere, bilimsel bilginin gelişimi ve aktarımı bakımından çok değerli katkılar sunma olanağı vermektedir. Bu kapsamda, desteklenmeye hak kazanan TÜBİTAK projemizde lisans öğrencilerimize danışmanlık yapmanın kendim için ve ekipteki diğer üyeler için faydalı bir deneyim sağlayacağını düşünüyorum.” BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Eskişehir'de hayvan hareketleri kontrol altında

Yıldız Teknik Üniversitesi'nde akademik yıl başladı Haber

Yıldız Teknik Üniversitesi'nde akademik yıl başladı

Yıldız Teknik Üniversitesi'nde 2023-2024 akademik yılı düzenlenen törenle başladı. YTÜ Davutpaşa Kampüsü Konferans Salonu’nda düzenlenen törene TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal da katıldı. Tam kadro yönetim üyelerinin ve akademisyenlerin yer aldığı törende YTÜ Rektörü Prof. Dr. Tamer Yılmaz akademisyenlere seslendi. Yılmaz, “Yıldız Teknik Üniversitesi'nde akademisyen olmak çok zordur. Türkiye'nin en yüksek akademik yükseltme kriterlerine sahibiz. Bunu başardığınız için sizleri kutluyorum, tebrik ediyorum” dedi. “AR-GE’de son 3 yılda 6,56’lardan 8,2 oranına geldik” AR-GE kavramını farklı tanımladıklarını ve son yıllarda bu konudaki başarılarını arttırdıklarını aktaran Prof. Dr. Yılmaz, “AR-GE’yi eski ve modası geçmiş bir kavram olarak tarif ediyoruz. Üniversitemizde AR-GE dediğiniz zaman araştırma, inovasyon, teknoloji ve ticarileştirme vardır. Ticarileştirmeye ulaşmayan herhangi bir AR-GE çalışması bizi çok mutlu etmiyor. AR-GE değil aslında AYİD demek lazım. AR-GE yapıyorsanız doktora öğrencilerine ihtiyacınız var. Doktora öğrenci sayılarımız gereğinden fazla artmaya başladı. Ama rakamlara bakın, son 3 yılda 6,56’lardan 8,2 oranına geldik. Orta vadede bunu yüzde 10’lara çıkarmamız gerekiyor. Lider AR-GE üniversitesi olacaksak bu oranı 15-20’lere çıkarmamız lazım” dedi. “Temiz enerjide, enerjide hidrojen teknolojilerle Türkiye’nin en iyisiyiz” TÜBİTAK 1001 programını da önemsediklerini söyleyen Prof. Dr. Yılmaz, “Başkanıma da huzurlarınızda şükranlarımı sunuyorum. Gerçekten önemli bir fondur. Bazen PYT'leri beğenmiyorsunuz, bütçeler düşük geliyor. TÜBİTAK 1001 hala bizim için çok prestijli bir proje. Bunun üzerinde çok ciddi duruyor, buradan ciddi açılımlar yapılıyor. Proje kültürünü kazandığımız zaman başka fonları da ülkemize çekme şansımız var. 2022’yi 27 bin ile kapattık. İnşallah 2023’te bu sayı daha fazla olacak. Ben bu 27’yi 30’a çıkaracağımıza inanıyorum. Yıldız Teknik Üniversitesi temiz enerjide, enerjide, hidrojen teknolojilerle Türkiye'nin en iyisidir” diye konuştu. “Kampüsümüzü dünyanın en sürdürülebilir 50’nci kampüsü yapacağız” Sürdürülebilirlik konusunda kampüs içinde de çalışmalar yaptıklarını belirten Prof. Dr. Yılmaz, şunları söyledi: “Yıldız Teknik Üniversitesi sürdürülebilir bir kampüs. Sıfır atık belgelerini bütün kampüsler aldı ama biz kalite yönetiminde, Çevre Yönetim Sistemi 14001’e de sahibiz. Daha önemlisi artık biz kurumları sürdürülebilirlik açısından sertifikalandırıyoruz. Green Stars bizim ürettiğimiz sertifika. Şu ana kadar 10 büyük şirketi sertifikalandırdık. Onlara yol haritası çiziyoruz ve bayrak veriyoruz. Bizim bayraklarımızı dalgalandırmaktan çok mutlular. Ona sahip olmak için çok ciddi ödeme yapıyorlar. GreenMetric’teki yükselişimiz bu sene 95’inci sırada. Ama hedefimiz Davutpaşa kampüsünü dünyanın en sürdürülebilir 50’nci kampüsü yapmak. Yine sürdürülebilirlikle ilgili THE’nın bir indeksi var. Burada da 200-300 bandında yer alıyoruz. Ama bazı alanlarda çok çok iyiyiz. Erişilebilir ve temiz enerjide dünyada 12, sanayi, yenilikçilik ve altyapıda dünyada 71, yoksulluğa son, kaliteli eğitim, temiz su ve senitasyonda da 100-200 bandındayız. Bunlar sürdürülebilirlikle ilgili bizim göstergelerimiz. 2023’teki yerimiz ise dünyanın en saygın 2 sıralama kuruluşunda yer almak.” Açılış konuşmalarının ardından Prof. Dr. Hasan Mandal’ın “Acil Çözüm Gerektiren Güçlüklere Karşı Yenilikçi Bilim ve Teknoloji Yaklaşımı” başlıklı açış dersinden sonra tören toplu fotoğraf çekimi ile son buldu. BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Öğrenciler müjde! Burs ve kredi başvuruları başladı

İGÜ’lü öğrencilerin 43 projesine TÜBİTAK'tan destek Haber

İGÜ’lü öğrencilerin 43 projesine TÜBİTAK'tan destek

İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ), “Araştırma Üniversitesi” vizyonuyla ilerleyerek, öğrencilerinin bilimsel, teknolojik, araştırma ve geliştirmeye yönelik çalışmalarına imkân sağlıyor. TÜBİTAK Bilim İnsanı Destekleme Programları Başkanlığı (BİDEB) tarafından yürütülen 2209-A Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destekleme Programı 2023/1. dönemi çağrısı sonuçlarına göre İGÜ’lü öğrencilerin 43 projesi desteklenmeye hak kazandı. “Öğrencilerimizin üniversite hayatlarına proje deneyimi eklemeleri konusunda kararlıyız” Program, üniversitelerde öğrenim görmekte olan lisans ve ön lisans öğrencilerini projeler yoluyla araştırma yapmaya teşvik etmeyi amaçlıyor. İGÜ’nün, öğrencilerin ön lisans ve lisans eğitimleri boyunca bilimsel araştırma projelerinde aktif rol oynaması konusunda destekleyen ve ar-ge kültürünü aşılayan bir üniversite olduğunu belirten İGÜ Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Serap Yeşilkır Baydar, “Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğü olarak Komisyon Başkanımız ve Ar-Ge’den sorumlu Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Necmettin Maraşlı liderliğinde öğrencilerimizin fikirlerini projelendirmeleri ve bu projeleri profesyonel bir şekilde kurgulayabilmelerine zemin hazırlıyoruz. Verdiğimiz seminerler, eğitimler ve bilgilendirme mesajlarıyla farkındalıklarını artırıyoruz. Her bir öğrencimizin hem kurum içi hem de kurum dışı hibe programlarına başvurarak üniversite hayatlarına proje deneyimi eklemeleri konusunda kararlıyız. Akademisyen kadromuzla iş birliği içerisindeyiz. Her dönem katlanarak artan başarımızla öğrencilerimizi ve de fikirlerini desteklemeye devam edeceğiz” dedi. Öğretim üyeleri ve öğrencilerin geliştirdiği projelerin desteklendiği programda İstanbul Gelişim Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi'nden 18 proje, Güzel Sanatlar Fakültesi'nden 8 proje, İstanbul Gelişim Meslek Yüksekokulu'ndan 6 proje, Uygulamalı Bilimler Fakültesi'nden 5 proje, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu'ndan 2 proje, İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi'nden 2 proje, Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu'ndan 1 proje, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi'nden 1 proje ile toplamda 43 proje TÜBİTAK tarafından desteklenmeye hak kazandı. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: İlber Ortaylı’nın görmeden ölmeyin dediği 5 şehir

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.