TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

İyi bir vücut için doğru beslenin

2016 Türkiye Vücut Geliştirme ve Fitness Şampiyonasında ve Dünya Şampiyonası’nda madalyayla dönen İsa ve Sadık Kesici kardeşler ile vücut geliştirme üzerine söyleşi gerçekleştirdik

Haber Giriş Tarihi: 22.04.2017 07:09
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
İyi bir vücut için doğru beslenin

TANER UYANIKER - ÖZEL HABER

İzmir’in Gaziemir İlçesi’nde bir spor salonunun işletmeciliğini üstlenen vücut geliştirme sporunda Türkiye ve dünya şampiyonalarında elde ettikleri derecelerle İzmir’in ve Türkiye’nin gururu olan İsa ve Sadık Kesici kardeşler ile bir araya geldik. 24 yaşındaki İsa Kesici, 21-25 Eylül tarihlerinde Antalya’da yapılan 2016 Türkiye Vücut Geliştirme ve Fitness Şampiyonasında 75 kilogramda Türkiye 1.’si olurken Dünya Şampiyonası’nda da 3’üncü olarak önemli bir başarıya imza attı. Abi Sadık Kesici’de Antalya’da yapılan 2016 Türkiye Vücut Geliştirme ve Fitness Şampiyonası’nda 70 kilogramda Türkiye 2.’si olma başarısı gösterdi. Kesici kardeşlerle vücut geliştirme sporunda bilindik yapılan yanlışlardan, nelere dikkat edilmesine kadar birçok konuyu masaya yatırdık. Kesici kardeşler, sporda en önemli unsurun beslenme olduğunun üzerinde durdu. Disiplinli bir program ile herkesin ideal bir vücuda kavuşacağını belirten kardeşler, bunun içinde spora yeni başlayanları doğru salon ve antrenör seçiminde uyardı.

BESLENME SPORUN YÜZDE 80’İ

Vücut geliştirmede ilk önce beslenmeye önem verilmesi gerektiğini ifade eden Sadık Kesici, beslenmenin bu spora etkisinin yüzde 80 olduğunu söyledi. İyi bir vücut için kişilerin beslenmenin yanında antrenmana istikrarlı bir şekilde katılmaları gerektiğini de belirten Sadık Kesici, spor döneminde yapılanları şu şekilde ifade etti: “Temelde spor ikiye ayrılıyor. Birincisi bulk denen bir dönem var. Vücudun kütlesini bu dönemde artırmaya çalışıyoruz. Kilo alıp adale koyman gerekiyor. Kilo almaktan kastım tabi yağlı büyümek değil. Sonra diyet dönemi başlıyor. O dönemde de tamamen yağ yakımına yönelik oluyor. Büyüttüğün kasın yağlarını yakıyorsun ve yarışmaya öyle katılıyoruz. İşte bu ikinci bölümde fark ortaya çıkıyor.”

İsa Kesici de vücut geliştirme sporunda beslenmenin önemine dikkat çekti. Düzenli bir hayat programının uyulmasının zaruri olduğunu sözlerine taşıyan İsa Kesici, “Vücut geliştirme zor bir spordur. Emek, zaman ve disiplin ister. Bunun yanında iyi bir şekilde bilgi sahibi olman gerekiyor. Antrenman bilgin yerindeyse ve iyi besleniyorsan kasın mutlaka kendini gösteriyor. Birde spor yaparken özellikle ilk dönemlerde adaleyi beslemen ve karbonhidrat alman gerekiyor. Vücut geliştirme olunca herkes bu işin protein olduğunu düşünüyor ama mutlaka karbonhidrat almamız gerekiyor” dedi.

HERKESE AYNI PROGRAM YAPILIYOR!

Son dönemlerde bu spora ilginin arttığını belirten Sadık Kesici, buna rağmen insanların bu konuda bilinçsiz olduğunu söyledi. Bazı spor merkezlerinin bu bilinçsizlikten faydalanarak, fotokopiyle herkese aynı programı verdiklerini ileri sürdü. Sadık Kesici, “Salonlarda fotokopiyle program dağıtanını gördüm. Herkesin sanki aynı antrenmana ihtiyacı varmış gibi kopyalayıp herkese aynı programı veriyorlar. Herkesin fiziki yapısı farklıdır. O yüzden herkese farklı programlar yapılması gerekir. Örneğin; kimisinin kol bölgesinde kimisinin karın bölgesinde sıkıntı vardır. Onlara ona göre bir çalışma düzeni oluşturmalıdır. İnsanlar bu sporu yapacaklarsa bilinçli yapsınlar. Her söylenene inanır olduk.  Para için salon sahipleri insanlara kişinin ihtiyacı olmayan ilaçları satabiliyor. Bu işi yapmayı isteyenler iyi antrenörlerle çalışması gerekiyor. Antrenörünüz vücudunuzun neye ihtiyacı olduğunu görecek. İlaçları bilinçsiz kullandığın zaman karaciğer gibi organların zarar görebilir” diye konuştu.

Kişilerin egzersiz esnasında yanlışlıklar yaptıklarına dikkat çeken İsa Kesici, “İnsanlar buraya vücudunu geliştirmeye geliyor skolyoz (omurganın göğüs veya bel bölgelerinde görülebilen, yana doğru eğriliğidir) olup çıkıyorlar. Bunun dışında çeşitli bir sürü sakatlığa maruz kalıyorlar. Burada antrenörlere çok fazla görevler düşüyor. Sonuçta insanlar buraya bilmeden geliyor ve iyi yönlendirilmeleri gerekiyor. Antrenör seçimine kişiler öncelikle dikkat etmelidir. Millet olarak tembeliz. Maalesef araştırmıyoruz. Oysa artık bilgiye ulaşmak çok kolay. Araştırmak ve hocaları da terletmek gerekiyor” dedi.

YAĞI KASA ÇEVİRME YANLIŞI!

Spor yaparken çok bilinen yanlışlıkları sorduğumuz Sadık Kesici ise bu soruyu şu şekilde cevapladı: “Çok bilinen yanlışların başında yağı kasa dönüştürme geliyor. Kas bir doku, yağda bir madde tamamen birbirinden farklı şeyler. ‘Sen kilolusun sende daha fazla kas çıkar’ deniliyor. Böyle bir şey yok.  Ya da vücut kılları kas oluşumunu engeller deniliyor. Bu da bilinen başka bir yanlış. Kıllar ile kasın hiçbir alakası yok. Şimdi bu yanlış bilgilere inansak da zamanla iyi bir noktaya geleceğimizi düşünüyorum. Ama bunun için 10-20 yıl gibi bir süremiz var” şeklinde konuştu.

Bu spora devlet katkısının yeterli olmadığını ifade eden Sadık Kesici, “Devletin ufak tefek katkısı olması için şampiyon olman gerekiyor. Desteğimizin az olmasına rağmen Türk sporcular dünya klasmanında iyi sonuçlar alıyor. Bu sporda İran dünyada başı çekiyor. Bunun da en önemli sebeplerinden birisi ülkelerinde doping testinin olmamasıdır. Bu sporu yarışma boyutunda yapan herkes dopingi kullanıyor. Sadece yakalananlar yakalanmayanlar olarak ayrılıyor. Her ilacın vücutta atılım süresi farklı. A ilacı vücuttan 3 ayda çıkıyor diyelim. 3 ay kala kesiyorsun ve temiz çıkıyorsun. İranlılar ise dopingi hiçbir şekilde kesmiyor. Dünya şampiyonasında finale kalan altı kişiye top çektiriyorlar ve sarı topu çeken test oluyor. Tabi yakalanınca 4 sene bu yarışmalara katılamıyorsun ve 20 bin lira para cezası alıyorsun. Dopingin taraftarı değiliz tabi ama eşit şartlarda yarışmak istiyoruz” dedi.

ZENGİN HAMALLIĞI!

Vücut geliştirme sporuna halk arasında zengin hamallığı dendiğini belirten İsa Kesici, “Bu sporda beslenmeye çok fazla bir para ayırmanız gerekiyor. Yarışmacının ayda 3 ile 5 bin arası bir para harcaması gerekiyor. Ben yarışmaya 5 ay kala katılmayı düşündüm ve bu dönemde yaklaşık 25 lira para harcadım.  Sonra Türkiye Şampiyonu olduktan sonra dünya şampiyonasına da hazırlandım. Orası içinde çok fazla para harcadım. 10 ülkenin şampiyonunu geride bırakarak üçüncü oldum ama karşılığında hiçbir şey almadım. Havaalanına indiğimde taksiyle evime kupamla gittim” dedi.

PROTEİN TOZU ABARTILIYOR!

Protein tozunun düşünüldüğünün aksine bir zararı olmadığını ifade eden Sadık Kesici, “Protein tozu, yumurta ya da kırmızı etin izole hale getirilmiş halidir. İnsanlar protein ihtiyacını normal yoldan karşılıyorsa almasınlar ama karşılayamıyorsa alması gerekir.  Milletimizde bu konuda bir ön yargı var. Adamın cebinde sigara paketi var, bize protein tozu kullanıyoruz diye öleceksin diyor. Oysa sigara protein tozundan bin kat daha zararlıdır.  Tekrar ediyorum iyi besleniyorsanız protein tozu kullanmayabilirsiniz.  Yulaf çok güzel bir karbonhidrat ve lif değeri taşır. Bu ürünü de tüketmememiz vücudumuz açısından olumlu etki edecektir. Meyve konusuna gelecek olursak tabi vücudumuzun da meyvelere ihtiyacı var ama bir sporcu için fazlası da içindeki şeker oranından ötürü zararlıdır. Biz genel olarak bir muz ve iki yeşil elmanın günde yeterli olacağını ifade ediyoruz. Spor yapan kişinin de günde 8 saat gece uykusu alması gerekiyor. Eğer mümkünse saat 22.00 ile 02.00 arası uyunsun. Çünkü bu saatlerde vücutta kaslar daha fazla kendini toparlıyor” dedi.

Amatör sporcular için günlük ideal spor saatinin 1 saat olması gerektiğini belirten Sadık Kesici, “3-4 saat spor salonunda kalanlar var.  Bu kişilere uyarılarda bulunuyoruz. Uzun süre antrenman yapanlardan ölçüm aldığımızda 3-4 kilo adale kaybettiklerini gözlemliyoruz. İnsanlar çok çalışınca daha fazla kasa sahip olacağını sanıyorlar, bu yanlış bir düşünce” şeklinde konuştu.

DEVLET DESTEĞİ YETERSİZ

 İsa Kesici ise vücut geliştirme sporunun diğer spor dalları kadar ilgi görmediğinden yakınarak, “Bizim diğer spor dallarındaki gibi yüzümüz gülmüyor. Basketbol ve futbol takımları gibi hiç ilgi görmüyoruz. Birde biz bireysel bir spor yapıyoruz. Bu sporda tek başınasın. Açıkçası devlet tarafından da çok fazla ilgi gören bir spor değil. Beslenme ve ilaçlarımıza çok yüksek şekilde para harcıyoruz ama devletten ve sponsorlardan destek alamıyoruz. Ben dünya üçüncüsü oluyorum beni kimse tanımıyor. Futbol takımı çeyrek finalde eleniyor. Herkes bunu konuşuyor. Bende Türk bayrağını dalgalandırıyorum onlarda! Atletizm ve bizim gibi spor dallarına yönelik belediyelerde devreye girmeli ve destek vermelidir” dedi.

İsa Kesici:

 4-5 senedir bu sporla uğraşıyorum. Bu sporun öncesinde amatör olarak boksla uğraşıyordum. Vücut deforme olmaya başlayınca farklı spor dallarına yöneldim. Vücut geliştirme sporuyla abim sayesinde tanıştım. Vücut gelişim gördükçe şampiyonalara katılma kararı aldım. 2016 Eylül’de Türkiye Şampiyonası yarışmasına katıldım ve ilk yarışmamda şampiyon oldum. Ondan sonra Dünya Şampiyonası’na katıldım orada da kendi sıkletimde dünya üçüncüsü oldum.

Sadık Kesici:

6 senedir bu sporu yapıyorum. Balıkesir Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’ndan mezun oldum. Daha önce de güreşle uğraştım. 2016 Eylül’de Türkiye Şampiyonası yarışmasına katıldım ve ikinci oldum. Dünya Şampiyonası’nda İspanya’da yarıştım orada dünya on birincisi oldum.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.