TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Evcil hayvanlar, sokak hayvanlarına bakıyor

Evlilik dolayısıyla İstanbul’dan İzmir’e yerleşen, İzmir’de da aradığı işi bulamayan İletişimci Zülal Atagün Dağdan, yarattığı sosyal sorumluluk projesi ile kendi işini kendi buldu

Haber Giriş Tarihi: 30.04.2017 07:02
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Evcil hayvanlar, sokak hayvanlarına bakıyor

ÖZKAN PEKÇALIŞKAN - ÖZEL HABER

İnsanlar kadar hayvanlar da bazen özel olduklarını hissetmek isterler. Küçük çocukların kardeşini kıskanması gibi bazen evcil hayvanınız da sizi eşinizden çocuğunuzdan veya başka bir şeyden de kıskanabilir. İstanbul’dan İzmir’e yerleşen ve İzmir’de aradığı işi bir türlü bulamayan İletişimci Zülal Atagün Dağdan, seramikten yaptığı mama kapları ile evcil hayvanların hem kendisini özel hissetmesini sağlıyor hem de sosyal sorumluluk projesi ile barınakta kalan diğer hayvanlara mama sağlıyor. Ürettiği mama kaplarını petpots.tr hesabıyla sosyal medya üzerinden pazarlayan ve çok sayıda sipariş alarak herkesin dikkatini çeken Atagün Dağdan, her sattığı mama kabından belli miktarda bir oranı Çandarlı’da barınakta yaşayan hayvanlara mama olması için bağışlayarak da çevresine örnek oluyor.

HER ŞEYİN BAŞLANGICI ‘KÖMÜR’

Her şeyin İzmir’de kendisini yalnız hissetmesi ve barınaktan bir köpek sahiplenmesi ile başladığını ifade eden Atagün Dağdan, “İstanbulluyum eş durumundan İzmir’e geldim. İstanbul’dan sonra kendimi burada çok yalnız hissediyordum ve barınaktan bir köpek sahiplendim. Sahiplendiğim köpek buradaki benim en yakın arkadaşım oldu. İzmir’de iş durumlarında bazı sıkıntılar olduğu için kendimi daha çok el işleri ve hobi tarzı işlere yönlendirdim. O arada seramik işiyle uğraşan Gülden Abla ile tanıştık. Onun atölyesine gidip seramik kurslarına katıldım. Kömür’ü çok sevdiğim için ona seramikten güzel bir su kabı yapmak istedim. Kömürü sahiplenmeme vesile olan kişiye de bunu gönderdim. O da çok beğendi ve aynısından kendisi de istedi. O da 8 kedi ve çok fazla köpek bakan bir hayvanseverdir. Ben maddi bir kaygı taşıyarak bu işi yapmıyordum. Kendisi bana, ‘Emeğimin karşılığını vermek istiyorum’ dedi. Ben de ressam ya da doğrudan seramikçi olmadığım için ticari bir fayda sağlamaktansa aldığım ücreti sosyal bir projeye dönüştürmek istedim. Buradan gelen geliri Çandarlı’da bir barınağa göndermek istedim. Maliyeti ayırdıktan sonra aldığım ücretin büyük kısmını onlara gönderiyorum. Bazen barınağa bağış olacağı için tedirgin olanlar oluyor. Onlara doğrudan mama bağışı yapmalarını tavsiye ediyorum. Bu şekilde opsiyonlar da sağlıyoruz çünkü ticari bir işten çok sosyal bir proje yürütüyoruz” dedi.

KENDİME İŞ YARATTIM

İlk başlarda bir iki tane yaparak başladığı işin daha sonrasında fazlasıyla ilgi görmeye ve beğenilmeye başlandığını söyleyen Atagün Dağdan, “Sosyal medya hesaplarını açarak yaptığımız işin bilinirliğini arttırmayı düşünüyorum. Karşıyaka’da oturuyorum. Geçtiğimiz günlerde de Karşıyaka Kadın Üreticileri Kooperatifi’ne üye oldum. Onlarla da çeşitli projeler yapacağız. Hiç bilmediğim bir şehirde kendime bir iş yarattım” diye konuştu.

DÜNYADA ADALET YOK

Atagün Dağdan, sokak hayvanları konusunda çok duyarlı olduğunu, karda kışta sokakta kedi veya köpek gördüğü zaman apartman içerisine üşümesin diye alan bir insan olduğunu belirterek, “Apartmandan nerdeyse bu yüzden beni atacaklardı. Sokak hayvanlarına elimden gelen her türlü yardımı yapmaya çalışıyorum. Hayvan satışlarında bile son derece rahatsızım. Bazı konularda dünyanın adaletsiz olduğunu düşünüyorum ve eşitlik sağlayabilecek her şeye açığım. ‘Bir sürü çocukta aç, Suriyeliler de var. Köpekler mi kaldı’ diyenler var. Böyle söyleyen insanlar olduğu için bunu söylüyorum. Ben site içerisinde yaşıyorum. Kömür’ü gezdirirken çok tuhaf bir şey ile karşılaştım. Sitenin belli kuralları var bunlara tabii ki uyuyoruz. Kadının biri geldi hayvanınıza sahip çıkın arka ayakları ile doğayı bozuyor dedi. Kadına verdiğim cevap ise şu oldu: ‘Hanımefendi, bakın doğa diye bir şey var mı etrafımızda? Binaları dikmişiz bir metrekare bahçeye diktiğiniz çime doğa diyorsunuz. Doğada bu hayvan bizden daha iyi biliyor yaşamayı.’ Burada ben kadının bakış açısından rahatsız olmuştum. Bizler doğayı mahvediyoruz ve onlarda bizim kurduğumuz bu sisteme yabancı oldukları için ne yapacaklarını bilemiyorlar” şeklinde konuştu.

MANEVİ OLARAK TATMİN OLUYORUM

Petpots’un kelime anlamı olarak evcil hayvan kabı anlamına geldiğini açıklayan Atagün Dağdan, “İşin içinde barınak olunca insanları etkiliyorsunuz. Sosyal sorumluluk çerçevesinde işimizi yapıyoruz. Maddi olarak bir şey olmadığı için manevi olarak kendimi çok tatmin ediyorum. Mesela geçen gün hiç kedisi köpeği olmayan biri arkadaşının ölmüş köpeği için sipariş verdi. Ben de onlara kap yerine ölmüş bir hayvan için mama kabı yapmayalım onun yerine saksı yapalım içine çiçek ekersiniz o şekilde hatırasını yaşatırsınız demiştim” ifadelerini kullandı.

SİPARİŞLER SOSYAL MEDYADAN

Taleplerin artmaya başladığını ve ilginç siparişler de almaya başladıklarını dile getiren Atagün Dağdan, “Hayal gücü sınırsız olduğu için onlardan gelen talepleri başka başka şekillere evriltip çok değişik şeyler de ortaya çıkartabiliyoruz. Ürün çeşidimizi daha da arttırmaya çalışacağız. Projeyi duyan herkes bir şekilde destek olmaya çalışıyor. Türkiye’nin her yerinden geri dönüşler ve siparişler alıyoruz. Siparişleri genelde sosyal medya hesapları üzerinden alıyoruz. Hayvanın fotoğrafı ismini, sevdiği ve hoşlandığı şeyleri alıyoruz. Ondan sonra boyalarla kasenin üzerinde çalışıyoruz. Sonuçta kendileri de çizip bize bir şeyler gönderebilirler. O yüzden kedi, köpek, tavşan ne varsa ona göre hareket ediyoruz. Her hayvan için her şekilde her şey yapılabiliyor. Köpeklere kedilere mama kabı yaparken sahiplerine de yapıyoruz. Önümüzdeki günlerde saklama kabı ve mama kabının altına Amerikan servis de yapmayı planlıyoruz” dedi.

SIRADA KİDPOTS VAR

Çandarlı’daki hayvan barınağının belediyeden çok az bir destekle kendi başlarına bir şeyler yapmaya çalıştıkları için seçtiklerini belirten Atagün Dağdan, “Önümüzdeki günlerde Karşıyaka’daki barınaklar ile ilgili görüşmelerimiz olacak. Biz ne kadar çok iş yaparsak o kadar fazla fayda sağlayacağız. İlerleyen günlerde çocuklar için de benzer bir proje yapacağız. Kidpots projesi ile aileler, çocukları için verecekleri mama kabı siparişi veya başka herhangi bir şey ile yurtlarda kalan çocuklara da yardım etmiş olacaklar. Tabii ki yalnızca mama kabı değil bu bardakta olabilir herhangi başka bir eşya da” diye konuştu.

DESTEK ARTTIKÇA YARDIMLARIMIZ ARTACAK

Siparişlere yetişememe gibi bir korkusunun olmadığının altını çizen Atagün Dağdan, “Tek başıma olsam belki korkum olurdu ama bana yerini açan ve bu işi öğreten Gülden Abla beni rahatlatıyor. O olmasaydı bu proje olmazdı. Bundan sonrası nasıl olur açıkçası bilemiyorum. Şu anda yapmış olduğumuz yardımlarla sadece Çandarlı’da bulunan barınağın mama ve temizlik ihtiyacının bir kısmını gidermeye çalışıyoruz. Bize gelen destek arttıkça hayvan barınağına daha çok yardım edeceğiz. Tabii ki bunlar zamanla olacak. Barınakta şu anda 400 civarında köpek var. Bizim yardımlarımız bunun sadece küçük bir kısmını karşılıyor. Küçük ama emin adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz. Yardım etmek isteyenlere her türlü imkanı sağlıyoruz. Butik ve samimi çalışıyoruz. Siparişler 15-20 günden önce olmuyor. Tamamen şans eseri olanaklarımızı kullanıyoruz. Kötü komşu ev sahibi yaptırır derler ya bunca yaptığım işten sonra bu bayağı iyi oldu” dedi.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.